Kapatma davası: Diyarbakır'da hayal kırıklığı
CHP İl Başkanı: İddianame hukuki değil
Kapatma davası: Diyarbakır'da hayal kırıklığı
HDP’nin kapatılması istemiyle hazırlanan iddianame, Kürt siyasetini 11 yıl sonra, bir kez daha parti kapatma tehlikesi ile karşı karşıya getirdi. Bölgedeki siyasetçi ve seçmenler iddianameye tepkili.
Türkiye'de Demokratik Toplum Partisi'nin kapatıldığı 2009 yılından beri konuşulmayan parti kapatma davaları Halkların Demokratik Partisi (HDP) hakkında hazırlanan iddianame ile yeniden gündemde. Yaklaşık 31 yıldır siyasi yasaklar ve parti kapatmalarla boğuşan Kürt siyasetinin, HDP'nin de kapatılması durumunda nasıl bir pozisyon alacağı merak konusu. HDP'nin kapatılmasına yönelik atılan ilk somut adım, partinin en çok oy aldığı Doğu ve Güneydoğu'da hayal kırıklığı ve tepkiyle karşılandı.
Kürt siyasetinin merkezi olarak bilinen Diyarbakır'da, parti kapatma tartışmaları siyasetin de sokağın da ana gündem maddesi. Siyasi partilerin yerel temsilcilerinden iddianameye itiraz var.
CHP İl Başkanı: İddianame hukuki değil
DW Türkçe'ye konuşan CHP Diyarbakır İl Başkanı Gönül Özel'e göre, iddianame hukuki değil. Geçmişte AKP hakkında açılan kapatma davasını hatırlatan Özel, iktidar partisinin o dönem bunu hukuki bulmadığını, şimdi ise aynı şeyi kendisinin yaptığını belirtiyor.
Her dönem parti kapatmalara karşı çıktıklarını söyleyen Özel, kapatmak çözüm değil. HDP'nin kapatılması durumunda yeni bir parti kurulacağına dikkat çeken Özel, "Altı milyon insanın iradesi var. Altı milyon insan, HDP'nin kendilerini temsil ettiğini düşünerek oraya oy vermiş. Bu bir dikta rejimidir, bu bir baskıdır ve baskılar her zaman ters teper. En kısa zamanda bu yanlıştan dönülmesini bekliyoruz" diyor.
AKP ve Hüda-Par sessiz, DEVA'dan tepki
Diyarbakır'da HDP'nin karşısında siyaset yapan AKP ve Hüda-Par ise kapatma tartışmaları konusunda sessiz kalmayı tercih ediyor. DW Türkçe'nin ulaştığı AKP yetkilileri, İl Başkanı'nın yoğun programı nedeniyle şimdilik açıklama yapmayacağını belirtirken Hüda-Par ise röportaj talebine cevap vermedi.
AKP'den ayrılan isimlerin kurduğu ve son günlerde bölgede görünürlüğünü artıran Gelecek ve DEVA partileri ise iddianameyi "demokratik toplum ve hukuk devletine açıkça müdahale" olarak yorumluyor. DEVA Partisi Diyarbakır İl Başkanı Cihan Ülsen, HDP'nin son iki yıldır fiilen kapatılmış durumda olduğu görüşünde. Ülsen'e göre, HDP faaliyetleri düzenli bir şekilde engelleniyor. Altı milyon oy alan partinin kapatılmasının kabul edilebilir olmadığını belirten Ülsen'e göre, tartışmaların iki nedeni var.
"Ülkede var olan problemlerin üzerini örtme, gündem değiştirme çabası. İkincisi, küçük ortak olarak nitelendirdiğimiz MHP'nin, AKP üzerindeki vesayetinin yansıması olarak görüyoruz. Çünkü geçtiğimiz yıllarda Cumhurbaşkanı'nın parti kapatmalarla ilgili tavrı ve görüşü çok net ortadayken MHP aslında iktidar partisini buradan sıkıştırmaya çalışıyor. Şimdiye kadar iktidar partisinden bu konu ile ilgili net ve açık bir beyan gelmemesi de bunun göstergesidir."
Gelecek Partisi: İktidarın isteğiyle oluşan bir durum
Gelecek Partisi Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç da HDP'nin kapatılmasına itiraz edenlerden. AKP'li yetkililerin son dönemde bunu sıkça dillendirdiğine dikkat çeken Altaç'a göre HDP'nin kapatılmasına dair atılan adımların tamamı, iktidar partisinin tercihleri ve isteğiyle hayata geçiriliyor.
Yargı erkinin siyasi erkin altında olduğunu çok iyi bildiklerini ifade eden Altaç, "Ancak bu kadar açık, bu kadar net, herkesin anlayabileceği şekilde yargının iktidardan talimat alması ve hemen dava açmış olması, açılan davanın hukuki niteliğini ortadan kaldırmış bulunmaktadır. Siyasi anlamda çözülmesi gereken şeyleri parti kapatmayla değil, siyaseti daha tabana yayarak, daha güçlü tutarak çözmek gerekir" diyor.
Seçmen hayal kırıklığı yaşıyor
HDP, 2019 yerel seçimlerinde 3 büyükşehir ve 5 il olmak üzere, 65 belediye kazandı. 49 belediyesine kayyum atanan HDP’nin elinde 4 ilçe ve 2 belde belediyesi kaldı. Kayyum atanan belediyelerden ilki de HDP'nin 62,93 oyla kazandığı Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi oldu. Büyükşehir Belediye Başkanr Selçuk Mızraklı tutuklandı ve 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı. HDP'nin en çok oy aldığı kentlerden olan Diyarbakır sokaklarında hayal kırıklığı var. Siyasetin geçmişe nazaran az konuşulduğu kentte, sokağın gündemi yine de siyasal gelişmelerle paralel şekilleniyor. HDP'nin sine-i millete dönmesini isteyenler de var, demokratik siyasete devam etmesi gerektiğini vurgulayan da. İddianameye tepkili olan halkın ortak görüşü hiçbir siyasi partinin kapatılmaması yönünde.
HDP'ye oy verdiğini söyleyen ve ismini açıklamak istemeyen bir erkek seçmen, İçişleri Bakanlığınca onaylanmış bir partinin kapatılmasının sebebini anlayamadığını söylüyor ve ekliyor: "Burası bir halkın iradesidir. Onların uydurdukları sebep benim için geçerli değildir."
İddianameye tepkili olan bir kadın seçmen ise HDP'nin kapatılması durumunda bile yeni bir parti kurulacağı görüşünde. Bunun bir kısırdöngü olarak sürdüğünü belirten seçmen, "Ne yazık ki Türkiye bundan da ders çıkarmıyor" diyor.
31 yılda kurulan 9 partiden 5'i kapatıldı
HDP'nin kapatılmasına yönelik atılan adımlar Kürt siyasetini 11 yıl aradan sonra, bir kez daha yargı kıskacına soktu. Ancak bu iddianame, Kürt siyasetinin kapatmalarla muhatap olduğu ilk olay değil. Peki, Kürt siyaseti partileştiği günden bu yana neler yaşadı?
Kürt siyasi hareketinin Türkiye'de 31 yılda kurduğu 9 partiden 5'i kapatıldı. Ancak kapatılan her parti, yeni isim ve yeni aktörlerle siyasete geri döndü. 1980’li yıllarda SHP çatısı altında siyaset yapan Kürt siyasetçiler, 1990'da Halkın Emek Partisi'ni kurdu. Yüzde 10'luk seçim barajı nedeniyle SHP listesinden girdiği 1991 seçimlerinde 21 milletvekili çıkaran HEP, 1993 yılında aynı dönemde kurulan ÖZDEP ile birlikte peş peşe kapatıldı. HEP'li milletvekilleri daha sonra kurulan Demokrasi Partisi'ne geçti. 1991 yılındaki Kürtçe yemin krizi nedeniyle hakkında dava açılan DEP ise 1994'te kapatıldı. Aralarında Leyla Zana, Hatip Dicle, Orhan Doğan ve Ahmet Türk gibi isimlerin bulunduğu 8 vekil, dokunulmazlıkları kaldırılarak meclisten zorla çıkarılıp tutuklandı.
Her kapatmadan sonra oy oranları arttı
DEP'in kapatılması ile Kürt siyasetinin yeni adresi HADEP oldu. 1994'te kurulan, 1995 seçiminde 1,5 milyon oy alan ve 1999 yerel seçimlerinde 37 belediye kazanan HADEP de 2003'te aynı gerekçeyle kapatıldı. 1997'de kurulan ve 2002'de kapatma davası açılan DEHAP ise 2005 yılında kendini feshetti. Kürt siyasetinde kapatılan son parti, 2005'te kurulan ve bağımsız adaylarla girdiği 2007 seçimlerinde 21 milletvekili çıkaran DTP oldu. DTP'nin 2009'da kapatılması ile Kürt siyaseti BDP ile yoluna devam etti. 2011 seçimlerine bağımsız adaylarla giren BDP, 36 milletvekili çıkardı. 2014 yerel seçimlerinde 102 belediye kazanan BDP, aynı yıl ismini DBP olarak değiştirdi. Milletvekilleri ise 2012 yılında kurulan HDP'ye katıldı. 2015 yılından itibaren DBP'nin 94 belediyesine kayyum atandı, 95 belediye eş başkanı tutuklandı.
Kürt siyaseti ilk kez HDP ile seçim barajını aştı
Türkiyelileşme politikası ile yola çıkan ve Haziran 2015 seçimlerinde 6 milyon oy alan HDP, yüzde 13.12 oy oranı ile 80 milletvekili çıkardı. HDP, Kürt siyasetinde seçim barajını aşarak TBMM'ye girebilen ilk parti oldu. Bugün kapatılması tartışılan HDP, en son Kasım 2015’te yenilenen seçimde yüzde 10.76 oy alarak meclise 59 milletvekili gönderdi. HDP'nin kurucu eş başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ 2016'dan beri cezaevinde. Partinin çok sayıda sayıda milletvekili ve belediye başkanı tutuklandı, belediyelerine de iki dönemdir kayyum atanıyor.
AİHM, geçmişte kapatılan beş Kürt partisinin örgütlenme özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi ve Türkiye'yi yaklaşık 400 bin euro tazminata mahkûm etti. Kürt siyaseti ise her kapatmadan sonra oyunu artırarak siyaset sahnesine geri döndü.
Felat Bozarslan
Deutsche Welle Türkçe