Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu haftalık basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Halkın büyük bir yoksullukla karşı karşıya olduğunu ifade eden Karamollaoğlu, iktidarın basının üzerinde baskı kurarak vatandaşın feryadını engellemeye çalıştığını söyledi.

“ADAM ÖLÜMLE CEBELLEŞİYOR”

Denizli Valisi Ali Fuat Atik’in esnaf denetimi sırasında oyuncak satan bir esnafla yaşadığı diyaloğu anımsatan Karamollaoğlu şöyle konuştu: “Adam ölümle cebelleşiyor neredeyse Vali bey de neden maske takmıyorsun? diye soruyor. Esnafın cevabı hakikaten herkesi şok etti üzdü. Feryat ediyor adam, ‘Canıma yetti, gebermek istiyorum. Piyasanın haline bak,  salı günü 15 lira kazandım çarşamba günü de 100 lira. 100 liranın hepsi kar olsa neye yarar' diyor ve bu feryadı devlet memuruna hakaret gibi görmeye kalkıyorlar. Aslında herkes aynı noktada bütün vatandaşlar feryat noktasına geldi ama kimse sesini çıkaramıyor.”

“HALA ANLAMIYORLAR BİTTİLER”

RTÜK tarafından gazetelere ve televizyonlara ceza yağdığını ifade eden Karamollaoğlu, “Gazetelerin televizyonların üzerine gidiyorlar azıcık kenarından bir kelime bulsalar RTÜK Başkanı zaten aldı başını gidiyor nerede duracağı belli değil. Televizyonlara ceza yağıyor, kapatılıyor. Siz onların sesini kestiğiniz takdirde vatandaş ‘iyiyim' mi ?diyecek, yoksa sesi daha da mı gür çıkacak? Hala anlamıyorlar bittiler. Bir seçimden bu kadar kısa zaman sonra tamamen biten bir parti Türk siyasi tarihinde olmamıştır. Bittiler onun için çılgınlaştılar ne yapacaklarını bilemiyorlar. Öyle fikirler sürüyorlar ki artık vatandaş isyan ediyor. Bu iş böyle gitmez iktidar milletin bu feryadına tepki göstererek değil, anlayışla yaklaşırsa belki çözüm üretebilir ama dinlemekten işsizin halini anlamaktan, geçinemeyenin sıkıntısını anlamaktan acizler” dedi.

“TÜRKİYE BU FOTOĞRAFI HAK ETMİYOR”

Türkiye’deki basın özgürlüğü durumunu da değerlendiren Karamollaoğlu, “Bugün Türkiye'de gazetecilerin yüzde 80'ni şöyle veya böyle sansüre uğramış durumda. Türkiye 128 ülke arasında 107. sırada. 2019 yılı raporunda 231 gazeteci neredeyse iki günde bir gazeteci tutuklanmış. Türkiye bu fotoğrafı hak etmiyor. Sansür ve baskının bu denli ayyuka çıktığı bir ülkede basın özgürlüğünden bahsetmek mümkün değil. Basın özgürlüğü fikir, inanç, düşünce özgürlüğü demektir. Eğer insanlar düşünenler kendi fikirlerini rahatlıkla gündeme getiremiyorlarsa orada sıkıntı yaşanıyor demektir” diye konuştu.

“EKONOMİ YÖNETİCİLERİNE NOBEL VERİLMELİYDİ”

Temel Karamollaoğlu sözlerini şöyle tamamladı: Aslında Türkiye'yi kaçırdılar. Nobel Ödülleri şu sıralarda dağıtılıyor epey de gündeme geldi. Ekonomiyle ilgili Nobel Ödülü'nü yeni fikirler üretenlere verdiler ama aslında büyük bir hata yaptılar bu ödülü kapitalizme en ciddi hizmeti yapan Türk ekonomisini bu kadar kısa zamana feci duruma getiren ekonomi yöneticilerine vermeliydiler. O zaman görecektik böyle salına salına etrafta yürüyeceklerdi belki de. Bizimkiler o kadar pişkin ki döviz kurları, geçim sıkıntısı borçların ödenememesi umurlarında değil.”

SÖZCÜ