Karamollaoğlu’ndan Arınç ve KHK açıklaması
Erdoğan tepki göstermişti!
Erdoğan tepki göstermişti! Karamollaoğlu’ndan Arınç ve KHK açıklaması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bülent Arınç'ın "KHK facia" ifadesine tepki göstermişti. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu KHK konusu ve Arınç'ın sözlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün grup toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını cevaplandırmıştı.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Bülent Arınç'ın 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) hakkında yaptığı "Bu bir faciadır" açıklamasına tepki göstermişti.
Erdoğan, Arınç'ın sözleri için "Arkadaşlar kendisini iyi bir hukukçu olduğuna göre 'KHK facia' ifadesi kullanmasını esefle karşıladım. Bugün zaten bir toplantımız var, bunu da kendi aramızda değerlendireceğiz. Bugün yapacağımız toplantıda konuşacağız" ifadelerini kullanmıştı.
BÜLENT ARINÇ NE DEMİŞTİ?
TBBM eski Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç, Gazeteci Kemal Öztürk'ün Youtube kanalına konuk olmuştu. Arınç, Öztürk'ün KHK'larla ilgili sorularına verdiği cevapta 'facia' nitelendirmesinde bulunmuştu. KHK konusunda çok eleştirildiğini açıklayan Arınç, "Çevremde o kadar çok bu felaketi yaşayan insan var ki... KHK bir faciadır... Pazarda limon bile satamıyorlar, acı duyuyorum" demişti.
KARAMOLLAOĞLU, ARINÇ'IN SÖZLERİNİ VE KHK'YI DEĞERLENDİRDİ
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu Çalar Saat programında gündeme ilişkin önemli açıklamalar yaptı.
Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, Bülent Arınç'ın açıklamalarına ve KHK konusuna dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Mahkeme tarafından suçsuz bulunduğu halde KHK'lı olduğu için hapiste kalan yahut işine geri dönemeyenler olduğunu söyleyen Karamollaoğlu söz konusu duruma tepki gösterdi.
"ŞİMDİYE KADAR İTİRAZIMIZ BUNA"
Bülent Arınç'ın KHK ile ilgili sözlerine destek veren Karamollaoğlu, "Bazı şartlarda mahkemeye gidilebiliyor. Gidildiği zaman mahkeme diyor ki; 'Bu zatın FETÖ ile bir alakası yok, tamamen suçsuzdur' Ama buna rağmen Kanun Hükmünde Kararname olduğu için adam hapisteyse hapiste kalıyor, görevinden uzaklaştırıldaysa görevine geri dönemiyor. E şimdi siz buna nasıl hukuk diyeceksiniz? Bülent Bey'in itiraz ettiği bu. Hala Türkiye'de Kanun Hükmünde Kararname ile görevden alınanlar var. Olmaz! Siz bunu mahkemeye verirsiniz, mahkemede suçu ispat edilir, onun arkasından da mahkeme kararı uygulanır. Şimdiye kadar bizim itirazımız buna" dedi.
KARAMOLLAOĞLU, ERDOĞAN'IN SÖZLERİNİ HATIRLATTI
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu Çalar Saat programında yapmış olduğu açıklamalarda Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerini de hatırlattı. Erdoğan'ın "Bunların başı ihanet, ortası ticaret, altı ibadet" sözlerini hatırlatan Karamollaoğlu söz konusu ifadeyi 'düzgün bir tespit' olarak nitelendirdi.
Karamollaoğlu, Erdoğan'ın söz konusu ifadelerine dair şöyle konuştu:
Sayın Cumhurbaşkanı'nın geçmişte yapmış olduğu tespiti çok düzgün bir tespit olarak görüyorum. Ne demişti? '
Bunların başı ihanet, ortası ticaret, altı ibadet.'
Bu ne demek? Başta bulunan bir ekip ihanet içerisinde. Bu memleketi hakikaten farklı bir noktaya götürmek istiyorlar. İş birliği yapıyorlar. Onları cezalandır. Hiç tereddüt edilmemesi icap eder.
Bir grup da var ki bunlarla beraber olduğumuz zaman dünyanın her yerinde ticaretimizin önü açılıyor, şunlarla beraber olalım diyor ama bunların ihanet edeceklerini düşünmüyor. Düşünse bile geçici olarak şimdilik menfaatini düşünüyor.
Ama altta bulunanların hiçbirisinin bu ihanetten haberi bile yok. Sayın Cumhurbaşkanı'nın tespiti bu, benim değil. Şimdi siz sempati duyanları, üstelik de hükümetin telkiniyle sempati duyanlara hain gibi muamelede bulunursanız bu sefer onların tepkileri de daha da büyük olur.
"ONLARLA BAĞDAŞMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL"
Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, FOX TV'de yapmış olduğu açıklamalarda 15 Temmuz hain darbe girişimi meşru görenlerle bağdaşmalarının mümkün olmadığını da dile getirdi. Karamollaoğlu, konuya ilişkin olarak şu ifadeleri kullandı:
Şunu söyleyeyim; bu korkunç ayaklanmayı meşru görenler varsa hiçbir zaman onlarla bizim bağdaşmamız mümkün olmaz.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun KHK konusu ve Bülent Arınç'ın sözlerine dair değerlendirmesi şu şekilde:
Bir defa baştan şunu ifade edeyim Bülent Bey doğru bildiği sözleri söylemekte bir tereddüt göstermez. Yanlış anlaşılırsa da onu düzetmeye çalışır. Kendisine mahsus onun bir tarzı var.
Şimdi Kanun Hükmnde Kararnam ne demek? Onun üstünde durmak icap eder. Türkiye'de bir silahlı kalkışma olmuş, Meclis bombalanmış, Genelkurmay Başkanlığı işgal edilmiş, emniyet binaları vurulmuş, köprüler tutulmuş. Şimdi böyle bir durumda hükümete geçici olarak suçlu oldukları kanaatinde oldukları kişileri toplama yetkisi verilebilir. Bu mahkeme safahatı uzun süreceği için verilen bir yetkidir. Kısa bir dönem için verilir. 3 ay, 6 ay hadi bilemediniz bir sene... Ama bunu geçtiği zaman farklı bir mana ifade etmeye başlar. Çünkü adı üstünde Kanun Hükmünde Kararname. Kanun değil. Meclis'te tartışılarak karara bağlanmış bir konu değil. Hükümete, Cumhurbaşkanına bir yetki veriyorsunuz; 'Tereddüt ettiğiniz, tavırlarından endişe duyduğunuz kişiler varsa onlarla ilgili kararları alabilirsiniz' diyorsunuz. Ama bu kural haline geldiği zaman demokrasi ortadan kalkar. Adalate güven kalmaz. Çünkü Kanun Hükmünde Kararname'ye karşı nasıl tavır koyacaksınız?
Bazı şartlarda mahkemeye gidilebiliyor. Gidildiği zaman mahkeme diyor ki; 'Bu zatın FETÖ ile bir alakası yok, tamamen suçsuzdur.' Ama buna rağmen Kanun Hükmünde Kararname olduğu için adam hapisteyse hapiste kalıyor, görevinden uzaklaştırıldaysa görevine geri dönemiyor. E şimdi siz buna nasıl hukuk diyeceksiniz? Bülent Bey'in itiraz ettiği bu. Hala Türkiye'de Kanun Hükmünde Kararname ile görevden alınanlar var. Olmaz! Siz bunu mahkemeye verirsiniz, mahkemede suçu ispat edilir, onun arkasından da mahkeme kararı uygulanır. Şimdiye kadar bizim itirazımız buna.
Şunu söyleyeyim; bu korkunç ayaklanmayı meşru görenler varsa hiçbir zaman onlarla bizim bağdaşmamız mümkün olmaz.
Tekrar söylüyorum; Kanun Hükmünde Kararnameler hüküm değildir aslında. Yani bir yargı kararı değildir, kesin değildir. Zan üzerine, istihbarat üzerine alınan kararlar... Bunların süratle mahkemeye gidip açığa çıkarılması icap eder.
Bana çok mektup geliyor. Bizzat gelip kendi sıkıntılarını anlatanlar var. Çok mağdur insanlar var. Şunu hissediyorum. Bir kısmı var ki anladığım kadarıyla Fethullah Gülen'in okularında, başka yerlerde sevenleri olmuşlar.
Şu anda o sevgi devam ediyor mu, etmiyor mu bilmem. Ama bir askeri ayaklanmayı tasvip etmiyorlar.
Ona sempati duymuşlar, niye sempati duymuşlar. Çünkü belli bir döneme kadar Türkiye'de o grubun tavsiyesi ve telkini olmadan kimse devlette görev alamıyordu. Hükümetle de iç içelerdi.
Şimdi o insanların önde gelenlerinin bir kısmı hüküm giydiler, çok önemli bir kısmı da yurt dışına kaçtılar. Sayın Cumhurbaşkanı'nın geçmişte yapmış olduğu tespiti çok düzgün bir tespit olarak görüyorum.
Ne demişti? '
Bunların başı ihanet, ortası ticaret, altı ibadet.'
Bu ne demek?
Başta bulunan bir ekip ihanet içerisinde.
Bu memleketi hakikaten farklı bir noktaya götürmek istiyorlar. İş birliği yapıyorlar. Onları cezalandır. Hiç tereddüt edilmemesi icap eder.
Bir grup da var ki bunlarla beraber olduğumuz zaman dünyanın her yerinde ticaretimizin önü açılıyor, şunlarla beraber olalım diyor ama bunların ihanet edeceklerini düşünmüyor. Düşünse bile geçici olarak şimdilik menfaatini düşünüyor. Ama altta bulunanların hiçbirisinin bu ihanetten haberi bile yok. Sayın Cumhurbaşkanı'nın tespiti bu, benim değil. Şimdi siz sempati duyanları, üstelik de hükümetin telkiniyle sempati duyanlara hain gibi muamelede bulunursanız bu sefer onların tepkileri de daha dabüyük olur.
MİLLİ GAZETE