Kargo çalışanları: 'Bir günde 100-150 kişiye kargo taşınıyor, müşteriler de risk altında'
'Süper taşıyıcı faktörü oynama riski var'
Paketleri evlere taşıyan kargo çalışanlarıysa iş yüklerinin arttığını, ancak virüsten korunmaları için gereken önlemlerin yeterince alınmadığını söylüyor.
Kargo çalışanlarına göre bu nedenle hem kendileri, hem aileleri hem de müşteriler risk altında.
Salgın döneminde yaşadıkları zorlukları da, sosyal medya üzerinden dile getiriyorlar.
Türkiye'de faaliyet gösteren büyük kargo şirketlerinin temsilcisi Kargo, Kurye ve Lojistik İşletmecileri Derneği (KARİD) ise, bu iddiaların "gerçeği yansıtmadığını" söylüyor.
Yurtiçi Kargo çalışanları önce şikayet ve taleplerini duyurmak için kendi aralarında örgütlenmeye başladı, şimdi ise "Patronların Ensesindeyiz" dayanışma ağı üzerinden tüm ülkedeki farklı firmalardan kargo çalışanlarını bir araya getirmeye çalışıyor.
'Süper taşıyıcı faktörü oynama riski var'
Yurtiçi Kargo'da 1.5 senedir dağıtımda çalışan Ateş (gerçek ismi değil), 'Evde Kal' çağrıları yapılmaya başlandığından beri iş yüklerinin arttığını söylüyor.
"Bir kurye günde 100-150 kişiye kargo taşıyor. Bu anlamda bir süper taşıyıcı faktörü oynama riski var" diyor.
Kargo çalışanlarının hem paketi teslim aldıkları, hem de teslim ettikleri yerde virüsü kapma ya da bulaştırma ihtimalleri var.
Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS) Başkanı Kenan Öztürk bu nedenle "sağlık sektöründen sonra en büyük risk grubunda olanların taşıma sektörü" olduğunu söylüyor.
KARİD'e göre sektörün Türkiye çapında 10 bin sabit merkezi ve yaklaşık 100-110 bin çalışanı var.
Çalışanlar Covid-19'a yakalanma riskini azaltmak için çalışma saatlerinin azaltılmasını istiyor.
BBC Türkçe'ye konuşan KARİD Başkanı Aslan Kut ve Yurtiçi Kargo, iş yükünün arttığı ve çalışma saatlerinin uzadığının "doğru olmadığını" kaydediyor.
Kut, "Bu dönemde şirketten şirkete giden gönderiler yüzde 50-60 azaldı. Şirketlerden şahıslara giden gönderiler eski seviyesini koruyor. Toplam iş hacmi artmadı" diyor.
'Şarap soğutma kovası taşıdım'
Kargo çalışanlarının koronavirüse yakalanma risklerinin azaltılması için taleplerinden bir diğeri, salgın süresince "tıbbi gereçler, temizlik ürünleri ve gıda ürünleri" hariç kargo alımının durdurulması.
Acil ihtiyaç haricindeki alışverişlerin durması halinde iş yüklerinin de azalacağını vurgulayan Ateş, çoğunlukla tişört ve pantalon gibi "gereksiz şeylerin" sipariş edildiğini söylüyor:
"Bir siparişte şarap soğutma kovası taşıdım. Böyle bir şey olduğunu ilk orada öğrendim. Salgın sürecinde böyle lüzumsuz şeyleri taşımak bizim zorumuza gidiyor."
Ancak KARİD kargo sektörünün "kamu hizmeti" olarak görüldüğüne dikkat çekti. Yurtiçi Kargo da kargo alımını durdurmanın "yasal olarak mümkün olmadığını" belirtti.
Yurtiçi Kargo: Hiçbir denetimde en ufak bir problem yaşamadık
Kargo çalışanlarının bir diğer talebi de maske ve eldiven gibi koruma ekipmanlarının sağlanması ve şubeler ile araçların haftada bir kez dezenfekte edilmesi.
Bir diğer Yurtiçi Kargo çalışanı olan Çağdaş Takmaz, sedef romatizması olan eski bir kargo aktarma yeri çalışanı.
Yöneticisinden maske, eldiven ve dezenfektan istediğinde, "Bunu kendiniz karşılayın" yanıtını aldığını söylüyor.
Bağışıklık sistemini zayıflatan hastalığı nedeniyle işe gitmediğini anlatan Takmaz, sağlık merkezlerinden Covid-19 hastası olmaması nedeniyle rapor için gelmemesinin istendiğini ve 3 gün işe gitmemesi sonucunda rapor götüremediği için işten çıkarıldığını anlatıyor.
"Ücretli ya da ücretsiz izin talebinde de bulundum ama bununla ilgili herhangi bir geri dönüş yapılmadı" diyor.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın iş yerlerinde alınacak önlemelere ilişkin kılavuzunda, çalışanların kullanımı için yeterli temizlik malzemesinin bulundurulması ve risk gruplarındaki çalışanların mümkünse evden çalışmalarının sağlanması gerektiği kaydediliyor.
Astım hastası olan Ateş de çalıştığı şubenin şimdiye kadar bir kez dezenfekte edildiğini söylüyor, "Filtresiz bir bez maske verildi. Maske demeye bin şahit lazım. Onu yıkayıp yıkayıp kullanıyoruz. Eldiven de çok inceydi. Ben kendi imkanlarımla eldiven aldım" diyor.
KARİD Başkanı Kut ise yaptığı açıklamada, salgın başlar başlamaz kargo şirketlerinin acil eylem planı oluşturduğunu, şube ve araçlara maske ve dezenfektan temin ettiğini ve buraların periyodik olarak dezenfekte edilmesi için eğitim çalışmaları düzenlediğini kaydetti.
Yurtiçi Kargo Takmaz'ın durumu ile ilgili yorum yapmadı, ancak "Bireysel yaşanan problemler ile ilgili de iç denetim mekanizmalarımız çalışıyor ve insan hatası tespit edildiğinde gerekli uyarı ve önlemler alınıyor" dedi.
Açıklamada, "Rapor getiremeyen birinin kronik rahatsızlık sebebi ile işe devam etmemesinin kanuni bir gerekçesi bulunmamaktadır" denildi.
İlaçlama ve koruyucu ekipmanla ilgili çalışanların iddialarını reddeden şirket, "İl ve ilçe sağlık müdürlükleri tarafından denetleniyoruz. Şu ana kadar hiçbir denetimde en ufak bir problem yaşamadık" dedi.
'Ekmek parası ile ölüm riski arasında tercihe zorlanıyorlar'
TÜMTİS Başkanı Kenan Öztürk ise, kargo çalışanlarının "ekmek parası ile ölüm riski arasında bir tercih" yapmaya zorlandıklarını söylüyor:
"Gerçekten her gün bu tedirginlikle işe gidip geliyorlar. Kendiliğinden tazminatını da geride bırakarak işi bırakan işçiler var."
TÜMTİS Başkanı Öztürk BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada, sendikanın örgütlü olduğu kargo şirketlerinde çalışanların taleplerinin görüşmeler neticesinde çoğunlukla karşılandığını, ancak özellikle sendikanın olmadığı iş yerlerinden çok sayıda şikayet aldıklarını anlatıyor:
"Çok sayıda işçi bizi arıyor, 'Maske bulamıyoruz, eldiven bulamıyoruz. 12 saat çalışıyoruz, fazla mesai ücreti alamıyoruz. Bari salgın döneminde 8 saat çalışalım diyoruz, bize kapıyı gösteriyorlar' diyorlar."
'Her günümü odamda geçiriyorum'
Öztürk, "Pozitif vakalar çıktı, teste dahi gönderilmiyoruz" şeklinde şikayetler olduğunu da kaydediyor.
Kargo sektöründe şu ana kadar "ciddi hiçbir vakaya rastlanmadığını" söyleyen Kut ise, "Pozitif çıktı çalışanlardan, tedavi edildiler" diyor. Pozitif çıkanların "çoğunun" da evlerine gönderildiklerini söylüyor.
Yurtiçi Kargo soru üzerine İstanbul-Maltepe/Dragos şubesinde pozitif vakanın olduğunu doğruladı, virüs tespiti sonrası ilgili şahsın ve şubedeki tüm çalışanların karantinaya alındığını, şubenin 1 gün kapatılarak dezenfekte edildiğini ve ardından başka bir ekip ile çalışmaya başlandığını aktardı.
Kut, Türkiye çapında kaç kargo çalışanında ve nerelerde Covid-19 görüldüğüne dair bilgi vermedi.
Ancak çalışanlara ve müşterilere virüs bulaşması ihtimalinin azaltılması için teslimatta sosyal mesafelenme önlemleri alındığını anlattı:
"Adresinize geliyorlar. Sizden kimlik istemiyorlar. Cep telefonunuza önceden bir mesaj gönderiyorlar. Siz uzaktan mesajdaki kodu söylüyorsunuz, kargonuzu bırakıp gidiyorlar. Dolayısyla sosyal izolasyonu olabildiğince sağlamış durumdayız."
Kut, şubede alınan önlemler arasında ateş ölçümünü ve aynı anda üçten fazla müşterinin içeriye alınmamasını sıralıyor.
Annesi ve kronik solunum yolu hastalığı bulunan babasıyla yaşayan Ateş, evde kendisini karantinaya aldığını anlatıyor:
"Eve yaklaşırken telefonla arayıp annemden yemeği odama koymasını istiyorum. Eve gittiğimde direkt kendimi banyoya atıyorum, elimi yüzümü yıkıyorum. Her günümü odamda geçirmeye çalışıyorum."
Diğer kargo şirketleri iddialar için ne diyor?
BBC Türkçe Yurtiçi Kargo'nun dışında; MNG, Aras, UPS ve DHL gibi Türkiye'de faaliyet gösteren büyük kargo şirketleriyle görüşmeye çalıştı, ancak sorularına yanıt alamadı.
Sorularımıza yanıt veren Sürat Kargo, iş yoğunluğunun bu dönemde arttığını doğruladı, takviye araç ve personel ile bu yoğunluğu karşıladıklarını bildirdi.
Çalışanları arasında pozitif bir vakanın şimdiye kadar çıkmadığını belirten şirket, çalışanların ateşlerinin günde birkaç kez ölçüldüğünü ve sağlık takiplerinin iş yeri hekimlerince yapıldığını kaydetti.
"Tüm çalışanlara eldiven, maske ve kişisel dezenfektan dağıtıldığını" kaydeden şirket, iş yerlerinin düzenli olarak ilaçlatıldığını belirtti.
TÜMTİS: Etkin bir denetleme mekanizması yok
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na iş yerlerini denetleme çağrısı yapan TÜMTİS Başkanı Öztürk, "Etkin bir denetim mekanizması olmadığı için işverenler, özellikle örgütsüz yerler çok daha pervasızca davranıyor, kölece çalıştırıyor" diyor.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın açıklamalarında, Covid-19 kapsamında iş yerlerine yönelik olarak rehberlik hizmetleri ile teftişlere devam edildiği ve tedbirlere uymayan firmalara yaptırım uygulanacağı kaydediliyor.
Bakanlık, BBC Türkçe'nin şimdiye kadar kaç kargo şirketine fiziki denetim yapıldığı ve yaptırım uygulandığına dair sorularını yanıtsız bıraktı.
Ancak Rehberlik ve Teftiş Kurulu'nun eksiklik görülmesi halinde önce uyarıda bulunduğu, ardından para cezası kestiği ve iş kazasına yol açacak konularda savcılığa başvurarak ceza davası açılmasını sağlayabildiği belirtildi.
Amazon çalışanları ABD'de işe gitmeme eylemi düzenliyor
Kargo çalışanları dünyanın başka ülkelerinde de çalışma koşullarından şikayetçi.
Dünyanın en büyük e-ticaret şirketi Amazon'un yüzlerce çalışanı hafta içinde ABD'de işe gitmeme eylemi başlattı.
Fransa'da Amazon, çalışanlarını yeterince korumadığını kaydeden sendikalara karşı açtığı temyiz davasını kaybetti.
Mahkeme, şirket sağlık ve güvenlik önlemlerini alana kadar, belirlediği acil ihtiyaç kapsamına girmeyen ürünlerin taşınmasını yasakladı. Bu kuralın ihlâli halinde şirket sipariş başına 100 bin euro ceza ödemekle karşı karşıya.
Uluslararası Af Örgütü, Amazon'un kurucusu Jeff Bezos'a çalışanların çalışma koşulları ile ilgili endişelerini giderme çağrısı yaptı.
Amazon'un dünya çapında 800 binden fazla çalışanı bulunuyor. Şirket çeşitli basın kuruluşlarına yaptığı açıklamada "sağlık ve güvenliğin öncelikleri olduğunu" belirtti, maske ve dezenfektan temini, ateş ölçme, iş yerlerine sosyal mesafelenme kuralları getirme ve çalışanları ek ücretle ödüllendirme yoluna gittiklerini kaydetti.
Türkiye'de ise Ateş, insanlardan kargo siparişi verirken daha düşünceli davranmalarını istiyor:
"Sürecin bilincinde olsunlar. Kendi sağlıklarını düşündükleri kadar başkalarının sağlıklarını da düşünsünler."