Kazdağları’ndan Dünya Sulak Alanlar Günü çağrısı: Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı korunmalı

Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı korunmalı

Kazdağları’ndan Dünya Sulak Alanlar Günü çağrısı: Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı korunmalı




Kazdağları’ndan Dünya Sulak Alanlar Günü çağrısı: Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı korunmalı

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği‘nin 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü vesilesiyle Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı’nda düzenlediği basın açıklamasında, bölgedeki sorunlara dikkat çekilirken sulak alanların çevre ve ekoloji için önemine değinildi.

Edremit Çevre Sağlığı ve Doğayı Koruma Derneği, TEMA Edremit Temsilciliği, Emek Partisi, Sol Parti, Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve DEM Parti temsilcilerinin de katılımıyla düzenlenen etkinlikte, Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı’nın güncel durumuna dair de gözlemler yapıldı.

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği adına Ömür İlgör ve Sinan Aykul tarafından okunan basın açıklamasının ardından kuş gözlemi yapıldı ve sulak alandaki kuşlarla ilgili bilgi verildi. Sulak alanda dolgu yapıldığı, moloz ve çöp döküldüğü ve bir bölgede de balıkların öldüğü görüldü, balık ölümleri ile ilgili olarak da dernek tarafından Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü‘ne ve İl Tarım ve Orman Müdürlüğü‘ne dilekçeler gönderilerek, balık ölümlerinin araştırılması ve vatandaşların bilgilendirilmesi istendi.

Basın açıklamasında Türkiye’de toplamda iki milyon 155 bin 45 hektarlık bir alanı kaplayan 135 sulak alan bulunduğu hatırlatılarak, “Bizler Edremit’te bunlardan birine sahip olduğumuz için çok şanslı olduğumuzu hatırlamalıyız” denildi ve sulak alanların doğal zenginlik kaynakları olarak korunması gerektiğinin altı çizildi.

Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı

‘Sağlıklı sulak alanlar teminatımızdır’

Açıklamada “Yapılan çalışmalar, sulak alanların karbon yutak alanı olarak önemini ortaya koymuştur. Sulak alanlar, yağmur ormanlarından sonra atmosferik karbonu en çok bağlayan doğal yaşam ortamlarıdır. Bir diğer taraftan Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı gibi kıyısal sulak alanlar küresel iklim değişikliğine bağlı deniz seviyesi yükselmesine karşı iç kesimleri koruyan doğal bariyerlerdir. Kıyı sulak alanları yeraltı suyu beslenimini sağlayarak tuzlu su -tatlı su kamasının iç kesimlere ilerlemesini engeller ve böylelikle içme, kullanma ve sulama suyunun tedarik edildiği akiferlere deniz suyunun karışmasını engeller. Bu sebeple sağlıklı sulak alanlar gelecekte su kıtlığı ile başa çıkmanın teminatıdır. Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı her ne kadar belirli bir seviyede doğal yapısından uzaklaşmış olsa da rehabilitasyon potansiyeli yüksek sulak alanlar arasındadır” ifadelerine yer verildi.

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği temsilcileri, 2021 yılından bu yana korunması için mücadele verilen Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı’nda doğa savunucuları tarafından çalışmalar yürütülmeye devam edildiğinin altını çizerek, “Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı, Edremit Körfezi’ne dökülen Kızılkeçili Çayı, Zeytinli Çayı, Edremit Çayı, Kadıncık Deresi, Havran Çayı başta olmak üzere çeşitli yüzeysel drenajların yüzyıllar boyunca sürdürdüğü hareketlerin bir sonucu olarak var oluşunu sürdürmektedir” dedi.

“Toplamda 148 hektarlık bir alana yayılmış olan sulak alanın mutlak koruma alanı ve sulak alan olarak tescili için mücadele ettik. Uzmanlara hazırladığımız Ekosistem Değerlendirme Raporu’nu ilgili kurumlara göndererek, Mahalli Sulak Alan Komisyonu toplantılarına katılarak, alanın yaklaşık 50 hektarlık kısmının Mahalli Sulak Alan olarak tescil edilmesini sağladık. Bu bölüm aynı zamanda Mutlak korunan alan olarak da daha önce Cumhurbaşkanlığı tarafından tescil edildi. Ayrıca sulak alan olarak tescil edilmeyen bazı bölümler, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından “nitelikli korunan alan” ve “sürdürülebilir korunan alan” olarak da tescil edildi.”

Sulak alanın dışında tutularak tescil edilmeyen önemli bir bölümünün Edremit Tarım İhtisas Organize Sanayi Bölgesi alanında olduğunu ifade eden dernek temsilcileri, “Ne yazık ki söz konusu alana tahsis yapılırken sulak alan özelliği görmezden gelinmiş ve yasalara ve yönetmeliklere aykırı davranılarak suç işlenmiştir. Söz konusu proje ile ilgili 1/100.000’lik Çevre Düzeni Planı Değişikliği ile binlik ve beş binlik imar planlarının iptali için açtığımız davalar devam etmektedir” hatırlatması yapıldı.

Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı

‘Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı kirlilik ve insan baskısı altında’

Sulak alan sınırları içerisinde Edremit Belediyesi tarafından geçerli imar planı olmaksızın usulsüz olarak verilen Enginkent Konut Alanı Projesi inşaat ruhsatları için Edremit Belediyesi aleyhine açılan davanın kazanıldığını ve ruhsatların iptal ettirilerek alanın büyük bir yapılaşmadan korunduğu anlatılırken, “Dava sürerken kaçak olarak yapılan 7 adet villayı da en kısa sürede yıktıracağız” denildi.

“Akçay Sazlığı ve sulak alanı ne yazık ki hala ciddi bir kirlilik ve insan baskısı altındadır. Molozlar dökülmekte, kaçak temeller atılmaya çalışılmakta, yollar yapılmaktadır.

Bugün, Dünya Sulak Alanlar Günü’nde, sulak alanların değerini hatırlayarak, bu önemli ekosistemleri korumak için kararlılığımızı bir kez daha vurguluyoruz. Gelecek kuşaklara temiz su, biyolojik çeşitlilik ve sağlıklı bir çevre bırakmak için birlikte hareket etmeye devam edeceğiz.”

Basın açıklamasında yer alan ifadelere göre Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı kaybedilirse;

• Bu alanda varlığı saptanan bin 294 hayvan ve bitki türünü artık bölgede görülemeyecek,
• Alanda gözlemlenen ve kayıt altına alınan ve Türkiye’deki toplam kuş türünün yüzde 34’ü olan 165 kuş türünün beslenme ve barınma ortamları yok olacak,
• Küresel ölçekte nesli yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan Yılan balığının beslenme ve barınma ortamları yok olacak,
• Önemli bir karbon yutak alanı daha yok olacak ve iklim değişikliğinin etkileri daha fazla artacak,
• Temiz su kaynakları yok olacak,
• Sellerin etkileri daha da artacak.

Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı

Aktivistlerden yerel yönetimlere çağrı: ‘Sulak alanlardaki hayallerinizden vazgeçin’

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği adına basın açıklamasını okuyan aktivistler, Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı’nda uzmanlarla birlikte bilimsel araştırmalara ve kuş gözlemlerine devam edileceğini vurgulayarak, “Yeni hazırlanacak detaylı Ekosistem Değerlendirme Raporumuzu kamuoyuna ve ilgili resmi kurumlara sunarak, daha önce tescil edilmiş ve alanın yalnızca üçte birini kapsayan Mahalli Sulak Alan sınırlarının genişletilmesi ve tüm alan için yönetim planı hazırlanması için mücadeleye devam edeceğiz” dedi.

“Bölgemiz deprem bölgesi. Akçay Sazlığı ve Sulak alanı üzerinde ve civarında yapılaşma planlanması, insan hayatının hiçe sayılmasıdır, aymazlıktır, insanlık suçudur. Edremit ve Burhaniye Belediyeleri ile Balıkesir Büyükşehir Belediyesini bölge ile ilgili yapılaşma hayallerinden vaz geçmeye davet ediyoruz.

Sulak alanları ve korunan alanları korumak ve yönetmekle yükümlü olan Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nü, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı’nı korumaya ve yönetim planlarını hazırlama ve uygulamaya çağırıyoruz. Sahip olduğumuz değerleri korumak sadece hükümetlerin, resmi kurumların değil, tüm toplumun da ortak sorumluluğudur. Körfez halkını ve kardeş sivil toplum örgütlerini bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da dayanışmaya ve desteğe davet ediyoruz.”

https://yesilgazete.org/kazdaglarindan-cagri-akcay-sazligi-ve-sulak-alani-korunmali/