Paramparça olmuş kalbime, cayır cayır yanan içime doğruları söylemeye çalışan beynime, mutsuz yüzüme hep sus dedim.
Sen sus…
Kendime haksızlık ettim, kimseye etmediğim kadar.
Herkesi dinledim kendimi dinlemediğim kadar.
Kimse benim yüzümden mutsuz olmasın diye, hiç bir şeyin sebebi ben olmayayım diye mutluluk oyunlarımı oynadım..
Yetmedi yeni oyunlar buldum.
Ama bir gün bir bakmışım ki paramparça olmuşum.
Tutunacak tek duygu bırakmamışım kendime.
Kendimi teselli edecek tek şey yokmuş hayatımda.
Allak bullak olmuşum..
Kendimi aramaya çıktığımda yorgun, yılgın, bitkin bir köşede saklanıp ağlayan bir erkek çocuğu olarak buldum.
Ve ona elimi uzattım diyebildiğim tek şey GEÇTİ, bir daha seni kimse üzemeyecek.
Şimdi senden özür diliyorum.
Seni bu kadar hiçe saydığım için, insanların seni bu kadar üzmelerine müsade ettiğim için, seni hiç bir zaman dinlemediğim için, üzerine bu kadar sorumluluk yüklediğim için, hakkın olan bütün duyguları sana yaşatmadığım için…
Şimdi tekrar söylüyorum.
İnsanlığından, kalbinden, duygularından, çocukluğundan, hislerinden çok özür diliyorum…
Galiba ben almadan vermenin Allah’a mahsus olduğunu unutmuşum…