Körfez Ulaştırma yeni vagon yatırımıyla taşıdığı ürün çeşidini artırıyor

Körfez Ulaştırma yeni vagon yatırımıyla taşıdığı ürün çeşidini artırıyor

Tüpraş iştiraki Körfez Ulaştırma AŞ, akaryakıt taşımacılığının yanında diğer ürünlerin taşınmasında da atağa kalktı. Yatırımını yaptığı RGNS vagonlarıyla emniyetli şekilde tehlikeli madde taşımacılığı yapmanın yanı sıra Tüpraş rafinerileri arasında yedek parça gibi yükleri de taşımaya hazırlanan Körfez Ulaştırma, petrokok konteyner taşımacılığıyla da ürün taşıma gamını çeşitlendiriyor. 

Tüpraş’ın demir yolu taşımacılığı alanında faaliyet gösteren iştiraki Körfez Ulaştırma AŞ, ilk defa tank vagon dışında bir vagon tipine yatırım yaparak, taşımacılık faaliyetlerine çeşitlilik kazandırdı. 35 adet RGNS vagon yatırımıyla akaryakıt taşımacılığıyla birlikte yeni tip taşımacılıkta da hızla ilerlemeyi hedefleyen Körfez Ulaştırma, emniyetli tehlikeli madde taşımacılığının yanı sıra; Tüpraş rafinerileri arasında yedek parça gibi yeni yükler de taşıyarak ürün gamını zenginleştirecek.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yayımlanan “Tehlikeli Maddelerin Demir Yolu ile Taşınması Hakkında” yönetmeliğinin 6.maddesi gereği; lokomotif ile akaryakıt dolu vagon dizisi arasında tehlikeli madde taşımayan ilave vagon (emniyet vagonu) olması şartı aranıyor. Çok amaçlı kullanılması planlanan yeni RGNS vagonlarında her tip yük taşıması rahatlıkla gerçekleştirilebilecek. Bu şekilde, yeni vagonlar emniyet vagonu olarak kullanılırken uygun parkurlarda tehlikeli madde sınıfında olmayan yükler de taşınabilecek.    

Günümüze kadar TCDD’den kiralanan vagonlarla bu işlemleri gerçekleştiren Körfez Ulaştırma, 35 yeni RGNS vagon yatırımı sayesinde; farklı büyüklükte konteynerlerin taşımasını rahatlıkla yapabilecek. Yeni vagonlarda acil durum müdahale ekipmanları olan özel konteynerlerin de bulundurulması, Tüpraş rafinerileri arasında petrokok, malzeme ve yedek parça taşımacılığı için de imkân geliştirilecek.

Körfez Ulaştırma AŞ, işletmecilik ve operasyon emniyeti açısından, Türkiye’de Demiryolu Tren İşletmecisi olarak Emniyet Yönetim Sistemini ilk kuran ve ilk “Emniyet Sertifikası” sahibi işletmeci olma özelliği taşıyor.