Korona Virüsünün Karantinaya Aldığı Sektörlerdeki Yöneticilere Tavsiyeler

Karar Alma Tarzınızı Gözden Geçirin

Korona Virüsünün Karantinaya Aldığı Sektörlerdeki Yöneticilere Tavsiyeler




Sağlık tehdidi yanında, dünya ekonomisinde ciddi bir resesyona yol açan Korona Virüsü, ilaç, temizlik ve gıda gibi sektörlerin yoğunluğunu artırırken; ulaşım, turizm, perakende, yiyecek-içecek sektörlerini de adeta karantinaya alarak iş yapamaz duruma getirdi. Bugün daralan sektörlerde ayakta kalmayı başaran markaların, ileride yönetim kitaplarında, örnek vakalar olarak yer alacağını vurgulayan Assessment Systems Genel Müdür Yardımcısı Ebru Bağran, virüsün etkisi azaldığında da iş dünyasında hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyleyerek, yöneticilerin artık eski normlara dönmeyi ummak yerine yeni iş modelleri ve yeni iş şartlarına hazırlık yapmaları ve bu durumu iyi okumaları gerektiğini belirtiyor. Özellikle daralan sektörlerde yöneticilerin kısa dönemde sergilemeleri gereken kritik yetkinlikleri ise şöyle sıralıyor:

Karar Alma Tarzınızı Gözden Geçirin

Ekonomideki dengelerin çok hızlı değiştiği, bu riskli ve muğlak ortamda, tüm yöneticilerin şu an için şirketleri için en kötüyü planlama zorunluluğu var. Her yöneticinin, bu grafiğin en dip noktasını ve bu dip noktada şirketinin ne kadar süre ve şartta dayanabileceğini çok detaylı analiz etmesi gerekiyor. Bu durum bazen, maalesef çok sert ve kabullenmesi çok zor kararları da almayı gerektirebilir ancak bu kararları zamanında ve cesaretle alabilmek gerekli. Erken ya da geç karar almak, bu dönemde yöneticilerin en sık yaptığı hataların başında geliyor.

Yanlış karar almamak için ise, yöneticiler gündemi en sağlam kaynaklardan çok yoğun takip etmeli. Bilgi kirliliğinden arınmış verileri bir arada değerlendirerek, belirsizliği olabildiğinde netleştirmeli. Karar alırken, sadece sektör ya da ülke gündemlerine odaklanmak ya da sadece kısa vadeli duruma kitlenmek yerine daha geniş bir çerçeveden bakmaları gerekiyor. Dolayısıyla yöneticilerin bu dönemde sadece risklere odaklanmayıp, az sayıda fırsatı da hızlı şekilde görüp değerlendirmesi büyük önem taşıyor.

Tünelin Ucundaki Işığı Tanımlayın

Bu durumun kısa vadedeki etkileri sert olsa da uzun vadede durum şekil değiştirecek ve yeni ş yapış şekilleri ortaya çıkacaktır. Ancak mevcut şirketin en erken normale dönmesi ne kadar sürer? Ne yapılırsa bu sert etki daha az olabilir? Yöneticinin bunları tanımlaması ve kendine bir hedef belirlemesi gerekiyor. Sadece defansta kalmak yerine, alternatif çözüm yolları düşünmek; asla pes etmemenin en büyük göstergesidir. Yapılan araştırmalarda dayanıklı olup, belirlenen hedefe yoğunlaşan yöneticilerin, ekiplerinde de performansı ve motivasyonu arttığı gözüküyor. Her ne kadar uzaktan çalışırken, ekip ruhunu korumak zor olsa da böyle zamanlarda ekipleri ortak bir hedefte buluşturmak daha kolaydır. Bu hedef çalışanlara, rutin hedeflerden daha anlamlı gelir. Dolayısı yöneticilerin, ekiplerini kısa, orta ve uzun vadede olmak üzere belirleyeceği ortak bir amaçta buluşturması önem kazanıyor.

Duygularınızın Orkestra Şefi Olun

Bu dönemi daha iyi atlatmak için yöneticilerin, bazı duygularının sesini kısıp, bazılarının da normalden daha fazla açması gerekiyor. Konsantrasyonu azaltan ve odaklanmayı engelleyen endişe ve stresi olabildiğince yönetebilmek bu dönemde önem kazanıyor. Özellikle üst düzey yöneticiler daha fazla çalışarak, kendilerini rahatlatan ve motivasyonlarını artıran aktiviteleri fark etmeden ikinci plana atıyorlar. Oysa bu süreçte aileye zaman ayırmak, evde moralinizi düzelten aktivitelerde bulunmak, yaratıcılığı ve başarıyı artırır. Sürece daha sağlıklı bakmak için zihinsel dinginlik sağlar. Diğer yandan çoğunluğun negatife odaklandığı bir ortamda, ileride olabilecek iyi durumları düşünmek, iç enerji ve motivasyonu korumaya yardımcı olur ve sizi dayanıklı kılar.

Adaptasyon Becerinizi En Üst Düzeye Taşıyın

Yaşam alışkanlıklarının değiştiği, hem iş hem de ev yaşamında konfor alanımızdan çıktığımız bu dönemde insanların en çok zorlandıkları durum yeni şartlara adapte olmak. Özellikle değişimler, kişilerin yaşamını daha da zora sokan nitelikte olduğunda direnç daha yükseliyor. Yöneticiler değişimin gerekliliğini hızlı kavrayıp, hemen adapte olduklarında öncü rol oynuyorlar. Ekiplerini de yeni duruma daha kolay adapte edebiliyor. Örneğin, bu süreçte hizmetlerini en hızlı online platforma taşıyanlar, uzaktan çalışmaya en hızlı adapte olanlar bir adım önde süreci yürütebiliyor.