Fatih ERGİN- Erdem AVŞAR / Özel Haber- YENİÇAĞ

Koronaya karşı laboratuvar ortamında aranan çarelerden henüz sonuç çıkmadı. Ancak, korona virüs tedavisinde başta Çin ve Hindistan olmak üzere birçok ülkede koronaya karşı alternatif tıbba yönelmede bir artış gözlemleniyor.

Dr.Erdem Ulaş’ın kekik yağından ileri teknoloji ile elde edilmiş olan kekik özü ile ilgili çalışmaları da bunlardan bir tanesi.

Kekik özünden elde edilen maddenin üreticisi Mustafa Can ise, “3 senedir AR-GE çalışmalarını yapıyorduk. Pandemi ortaya çıkınca da, acaba bu süreçte faydalı olur mu diye düşündük. Kekik içinde olan bir madde, ki biz onu ileri teknoloji ile onu çıkartıyoruz. Bir ürün olarak sunuyoruz, Geri tepkiler çok olumlu geliyor.“ şeklinde konuştu.

Kekik özünün korona tedavisindeki  başarısını Nisan ayında yaptığı çalışmasını ile ortaya koyan Dr.Ulaş, Yeniçağ’a yaptığı açıklamalarda söz konusu çalışmasının Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya sunulduğunu ve “Çalışmaları başlatalım” denildiğini, ancak aradan yedi aya yakın bir zaman geçmesine rağmen bir gelişmenin olmadığını aktardı.

Kekik özünün koronayı yenmede çok süratli etki ettiğini ifaden Ulaş, bakanlığa gönderdiği sunumunun ardından kendisinin ve projede yer alan bir arkadaşının dizüstü bilgisayarının çöktüğünü ve telefonlarının dinlenmeye başladığını söyledi.

Ulaş, çalışmasını İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile, İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu ve İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu’na da gönderdiğini belirtti.

Dr.Erdem Ulaş’ın Yeniçağ’a yaptığı açıklamalar şu şekilde;

Kim korona virüse yakalanırsa, kekik özü kullanması konusunda yönlendiriyoruz. Türkiye’nin her yerinden önemli insanlar, protokolde yer alan insanlar arayıp bununla alakalı bilgi istiyorlar.

20 yıldır Kaz Dağları’nda kekikle uğraştığım için, bunun yurtdışındaki kullanım yöntemlerini de araştırmıştım. Kekik özü koronayı yenmede çok süratli etki yapıyor. Kullanan kişilerde yüzde yüz başarı sağlandı.

“ÇALIŞMA BAKAN’A SUNULDUKTAN SONRA DİZÜSTÜ BİLGİSAYARLARIMIZ ÇÖKTÜ”

Sağlık Bakanı’na benim kekik yağından ileri teknoloji ile elde edilmiş kekik özünün korona tedavisindeki başarısını ortaya koyan sunumum gönderildi. ‘Çalışmaları başlatalım’ denildi.  Ancak yedi aya yakın bir zaman geçmesine rağmen henüz bir bilgi gelmedi.

Dizüstü bilgisayarım çöktü. Telefonumda sıkıntılar yaşadım. Konuşmalarımda oldukça fazla parazit sesleri geldi. Bir arkadaşımız daha vardı. Onun da bilgisayarı çöktü.

“TÜRKİYE’DE İŞLER FARKLI ŞEKİLDE YÜRÜYOR. BİR OTORİTE ÇALIŞMAMIZDAN RAHATSIZ OLDU”

Hiçbir yerde uygulanan tıbbi metodoloji dışında bir şey anlatılmıyor. Sürekli ‘maske takın, mesafeyi koruyun, temizlik yapın’ deniliyor.

Bunlardan başka bir şey anlatılmıyor. Ben tam tersi düşünüyorum. Kekik özü ile bu salgının üstesinden gelinebilir.

Çalışmamı Meral hanıma gönderdim. İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu ve Hayrettin Nuhoğlu’na da gönderdim. Ben görevimi yaptım. Ancak bundan sonra üzerine gitmiyorum. Çünkü Türkiye’de farklı şekilde yürüyor işler. Bir otorite, ortaya koyduğumuz çalışmamızdan rahatsız oldu.

DAHİLİYE UZMANI DOKTOR MÜSLÜM SAĞIR DA, KORONAYA KARŞI KEKİK TEDEAVİSİNİ TAVSİYE EDİYOR

Uzun süredir bitkisel tedavi üzerine araştırmalar ve çalışmalar yürüttüğünü söyleyen Sağır şöyle konuştu;
Dahiliye uzmanlığı yaptığım yıllarda bazı gözlemlerim oldu, biz birçok kronik hastalıkta hastalarımıza tedavi sunamıyoruz.
Bu durum beni yeni arayışlara yönlendirdi.
Bunun neticesinde birtakım bitkisel tedavi yöntemlerinin uygulamadaki araştırmasını yapmaya başladım.
Araştırmalarım ışığında şunu farkettim; Aslında her türlü hastalığın tedavisini bulmanız mümkün. Özellikle de dahiliye alanında ve doğal bileşenlerin hastalığı tedavi etmelerinden daha çok insanları hastalıktan koruma gibi bir özelliği olduğunu keşfettim.
Tabi ki uygun dozlarda verdiğiniz zaman hastalığı da tedavi eder hale gelebildiğini yine araştırmalarım neticesinde edindiğim bilgiler ışığında sizlere iletiyorum.
Kesinlikle içerisinde kimyasal bileşen barındırmayan ürünlerle hastaları nasıl tedavi edebilirizi araştırırken, dünyaca bilinen Avrupa'da da kullanılan kekiğin özü ön plana çıktı. 
Kekiğin özündeki maddenin ne olduğuna gelirsek; kekiğin özünden elde edilen ve bugün tüm dünyanın bildiği bir bileşeni ve birçok bitkiden elde edebilirsiniz. 

Her şeyde minimum dozlarda bu maddeyi bulabilirsiniz ama en yüksek oranda kekikte mevcut. Antik çağlardan günümüze kadar kekik, insanlara şifa vermesi için kullanılan bir bitki.
Bunun içerisindeki madde oranının saflık kalitesi, diğer bitkilerden kat ve kat daha fazladır. Tüm dünyadaki kekikler göz önüne alındığında ise, Türkiye'deki kekiğin içerisinde en saf oranda söz konusu temin ettiğimiz görülüyor.
Dünyanın en kaliteli kekiği Toroslar'da, Antalya bölgesinde yetişiyor. Kekiğin, en kaliteli ve en saf hali orada mevcut. Tüm dünyaya bunun ihracatını yapan üç ülkeden birisiyiz. Bize ait bir değer ve biz bundan niye mahrum kalalım...'

Piyasalarda açıkta satılan kekiğin, bu madde oranının çok düşük olduğunu belirten Sağır; ''Size gelen kekik işlenmiş kekik, içerisindeki öz maddeyi alıp ihraç ediyorlar. Soflarınıza gelen kekiğin içerisinde maddeye ait bir şey kalmıyor, özelliğini kaybetmiş bir kekik kullanıyorsunuz.
Kaldı ki kaybetmemiş olduğunu varsayalım 100 kilo kekikten, 3 kilo kekik yağı çıkar. Onun içerisinden de yaklaşık 400- 500 gram bu maddeden alabiliriz ve size verilebilecek tedaviyi alabilmeniz için de günde yaklaşık 50 kilo kadar bir kekik tüketmeniz gerekiyor."

TÜM VİRÜSLERE KARŞI ETKİLİ

Kekik özünden elde edilen bu etken maddenin tüm virüslere karşı da etkili olduğuna dikkat çeken Sağır, sözlerine şöyle devam etti:

Virüslere karşı etkili ve virüsün yapısını bozarak etki gösteriyor.
Hatta son günlerde korkulan korona virüsüne karşı bile kullanılabileceğini düşünüyorum.
Çünkü korana virüsü, akciğerdeki AC2 proteinine bağlanarak solunum siteminde problemleri ortaya çıkarıyor.
Akciğer enfeksiyonlarını ortaya çıkarıyor veya akciğer yetmezliğine götürüyor.
Ancak bu elde edilen maddenin hidroksil grubunun her türlü moleküle bağlanma yeteneği mevcut.
Yani virüs AC2’ye bağlanacağı yerde gelip kekiğin öz suyuna bağlanabilir.
Bağlandığında da o virüs etkinliğini kaybedecektir.
Tabii bu sadece korona virüsü ailesi için değil, bütün virüslere karşı bunu yapabilme yeteneği mevcut.

İŞTE DR ERDEM ULAŞ'IN ÇALIŞMASI