Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün Twitter’dan Türkçe ve Rusça yaptığı paylaşımda, “Sevgili Rus Dostlarımız, dün bu ülkede ortaya saçılan montajlar, kumpaslar, Deep Fake içerikler, kasetlerin arkasında siz varsınız. Eğer 15 Mayıs sonrası dostluğumuzun devamını istiyorsanız, elinizi Türk’ün devletinden çekin. Biz hala işbirlikten ve dostluktan yanayız” diyerek Rusya'yı Türkiye'deki seçimlere müdahale etmekle suçladı.

KREMLİN SUÇLAMAYI 'KESİNLİKLE' REDDETTİ

Rusya'dan Kılıçdaroğlu'nun 'seçime müdahale' suçlamasına yanıt geldi. Kremlin'den yapılan açıklamada, "Türkiye'deki seçimlere müdahale suçlamalarını 'kesinlikle' reddediyoruz" denildi. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Türkiye ile ilişkilere çok değer verdiklerini ve seçimlere müdahalenin söz konusu olmadığını kaydetti.

Peskov açıklamasında, “Bu açıklamayı (CHP liderinin) reddediyoruz. Resmi olarak Türkiye'deki seçimlere bir Rus müdahalesi olamayacağını bildiriyoruz." ifadesini kullandı ve "Rusya’nın önemli bir ortak olarak gördüğü Türkiye ile ilişkilere büyük önem verdiğini" vurguladı.

Türkiye'nin bir dizi bölgesel ve uluslararası sorunun çözümünde “oldukça sorumlu” davrandığını kaydeden Peskov, Ankara’nın bu konumunun Moskova tarafından da takdir edildiğini bildirdi. Peskov, Rusya'nın diğer ülkelerin iç işlerine ve seçim süreçlerine karışmadığı gerçeğini defalarca dile getirdiklerini vurguladı.

'ELİMİZDE SOMUT KANITLAR VAR'

Bu açıklamanın ardından Kılıçdaroğlu, Rusya'nın 14 Mayıs seçimlerine müdahale ettiği yönündeki açıklamasını yineledi ve CHP'nin elinde somut kanıt bulunduğunu söyledi.

Reuters'a konuşan Kılıçdaroğlu, "Rusya'yı niçin seçimlere müdahale etmekle suçladığına" dair soruya "Eğer somut kanıtımız olmasaydı tweet atmazdım" yanıtını verdi.

CHP lideri, "Bir diğer ülkenin, bir parti lehine Türkiye'nin seçim sürecine müdahale etmesini kabul edilemez buluyoruz. Tüm dünyanın bundan haberdar olmasını istedim. Bu çağrıyı bir tweet ile açıkça yapmamın sebebi bu" dedi.

Öte yandan Rusya, daha önce de başta ABD, Fransa ve Almanya olmak üzere başka ülkelerin seçim sürecine müdahil olmakla suçlanmıştı.

KARAR