“Kuzey Kıbrıs'ta siyasi kriz büyüyor.”
Siyaset ve Kuzey Kıbrıs
Siyaset ve Kuzey Kıbrıs
“Sosyal medyaya sızdırılan özel bir video, Ada'nın kuzeyindeki kirlenmeyi gözler önüne serdi. Uzun süredir siyasi krizlerle boğuşan ülke yeni bir döneme girdi; adadaki belirsizliklere bir yenisini daha ekledi.”
“Ada'nın kuzeyinde siyaset bundan sonra nasıl şekillenecek?”
“Video skandalı, yasadışı yapılanmalar hakkında nasıl bir fikir veriyor?”
Son günlerde yaşanan siyasi çalkantılar nedeniyle; zaten karışık olan Kuzey Kıbrıs’ımız daha da karıştı. Siyasi anlamda yaşanan her hareketin cezasını da çekecek olan bizleriz. Bu küçücük yer, senelerce devam eden sorunların üstesinden gelebilir mi? Sorun yaşamaktan yorulmadık mı? Bence, bugüne kadar yaşananlara çok bile dayandı. Sanki biz, bunları bilmez gibi, bir de üstüne yapılmaması gereken durumlar, olaylar yaşanıyor. Halk da oğal olarak bundan etkileniyor. Durum ne olursa olsun, siyasetçilerimizin, siyaseti layıkıyla yapmaları gerektiğini, devleti geriye değil; ileriye götürmeleri gibi görevleri olduğunu onlara bir daha hatırlatmak istiyorum.
Siyaset Nedir? Ne Değildir?
Siyaset, belli bir toplumda çatışma durumunda olan düşüncelerin uzlaştırılması davranışıdır. Bu uzlaştırma faaliyetiyse, yönetim yetkilerinin kullanılmasıyla gerçekleşir. Siyaset tarihine bakacak olursak siyaset, insanın varlığıyla beraber; yönetim sanatı olarak da sahnede yerini almış ve binlerce yıl yöneten ve yönetilen arasındaki ilişkilerin düzenlenmesiyle ve gücün elde tutulmasıyla orada yaşayan herkesin davranışlarına yön vermiştir. Hangi topluma bakarsak bakalım siyaset, Antik Çağ'dan beri toplumun yönetimi üzerine çalışma yapan düşünürler tarafından kendi çağlarında mükemmel veya daha iyi bir toplum oluşturmak için verilen çabaları tanımlamak için kullanılan bir terim olmuştur. Siyaset, bireyden başlayıp toplumu etkisi altına alan bir terimdir. Siyasetçilere de seslenerek yazıma devam etmek istiyorum. Bu Dünyayı renkli hale getirmek, halkı mutlu kılmak istersek; siyasetin özünü bilmek ve ona göre bilinçli bir toplum için çalışmak gerekiyor. Bu görevleri üstlenecek olan da pek tabii ki siyasetçilerimizdir.
Siyasete Karıştırılanlar ve Siyasetin Karıştıkları
Herhangi bir spor dalında, edebiyatta, dinde, sınavda, özel yaşamda… başarılı olan, kendini gösteren bir kişinin sindirilememesini; arkasında siyasi bir güç aranmasını yaşadığımız dönemde sıkça görüyoruz. Siyaset, siyasi alanlarda kendi yerini bulmalıdır. Bu alanlardan çıktığı anda, siyasetten uzaklaşmalar yaşanır ve hatalar arttıkça artar. En iyi, en başarılı, en popüler siyasetçi olmak istemek, aktörlüğe soyunmak doğru bir strateji olmasa gerek. Öncelikle, insanla yol aldığımızı bilmek, insanın duygu ve düşüncelerine yönelik çalışmak gerektiğini bilmek gerekiyor.
Siyaset ve Rekabet
Demokrasi, özü itibariyle rekabete dayanır. Siyaset alanında düşünceler, karşı karşıya gelir. Grupların, partilerin kendi düşünceleri vardır ve bu düşünceleri savunarak en iyisine ulaşılacağını biliyoruz. Halkın kendilerine destek vermesini sağlamak için başta söylediklerini yapmalarını bekliyoruz. Düşüncelerini hayata geçirmelerini istiyoruz. Rekabet kavramını, olumlu sonuçlara ulaştırmalarını ümit ediyoruz. İktidara geçtiklerinde halkın sorunlarını dinlemelerini, halkın ihtiyaçlarını karşılamalarını, farklı çözümleri üretmelerini bekliyoruz. Rekabet, ortamı kızıştırırken halkı da refaha getirmelidir. İktidar yolunu açan rekabetten halk, karlı çıkmalıdır. Halkı yüceltebilmek için her türlü davranışa dikkat edilmelidir. Bilinmelidir ki yapılacak her davranış, halkı derinden zedeleyecektir ve başarılanlar, sil baştan olacaktır.