'Maaşlar enflasyon karşısında eridi': En düşük emekli maaşına asgari ücret talebi

''Emekliyi bu toplumun dilencisi durumuna getirdiler''

'Maaşlar enflasyon karşısında eridi': En düşük emekli maaşına asgari ücret talebi


'Maaşlar enflasyon karşısında eridi': En düşük emekli maaşına asgari ücret talebi

Emekliler şu anda toplumun en zorda olan kesimi. Açlık sınırının altında yaşıyoruz. Artık sadece markete gidip ekmek, lazımsa da süt alıp geri dönüyorum. Bir kafede oturacak, bir pastanede iki çay içecek durumumuz yok. Parklardaki banklarda oturuyorum. Tek gittiğimiz yer de market. Ona da paramız yetmiyor zaten.
Yusuf Alkaç 
Emekli

Bu sözlerin üstüne bir de öfkeyle ''Emekliyi bu toplumun dilencisi durumuna getirdiler'' diye bir ekleme yapıyor 66 yaşındaki emekli Yusuf Alkaç.

Aylık 3 bin 500 lira aldığı emekli maaşıyla geçinemiyor Yusuf Alkaç. Telefonda özellikle kış aylarından bu yana içinde bulunduğu çaresizliği anlatırken ara ara sesi yükseliyor.

Bayram ikramiyesinin az da olsa kendisine ve ailesine iyi geleceğini anlatan emekli Alkaç, o ikramiyenin de asgari ücrete yapılan zammın altında kalmasına yani 1.100 TL olarak belirlenmesine tepkili.

''Yılbaşında hükümet memur emeklisine zam yaptı. Asgari ücretlilere yüzde 50 zam yaptı. Ama bize yapmadılar. Onca hizmet ettik ama bize ek bir şey vermediler. Allah sizi inandırsın, gözümüz bu kez bayram ikramiyesindeydi. Hiç olmazsa 1500 lira yapılır diyorduk. Ama onu da artırmadılar. Evde üniversite bitirmiş ama işsiz kızım var. O parayı ona veririz diyorduk. Elinde harçlığı olur dedik. Emekli maaşıyla sadece biz geçinmiyoruz işsiz evladımız da o paraya bakıyor.''

''Emekliyi bu toplumun dilencisi durumuna getirdiler''

Bayram ikramiyesinden umduğunu bulamayan emekli Yusuf Alkaç'ın gözü kulağı şimdi emekli maaş artışında. Ama ondan da pek umutlu değil.

''Bakan’ın, 1 Mayıs’ta yapacağım dediği açıklamayı bekliyoruz. En düşük emekli maaşı artacakmış. Benim maaşım da en düşük emekli maaşından 1000 lira yüksek. 3500 lira yani. Şimdi nasıl olacak diye soruyoruz kendi kendimize. Sadece en düşüğünü mü yükseltecekler yoksa kademeli olarak bize de etkisi olacak mı? Emekliyi bu toplumun dilencisi durumuna getirdiler.''

Bugün 13.600 bin emekli var ve 12 milyonu açlık sınırı altında. Bugün 4 milyon 800 bin emekli 2.500 TL altında maaş alıyor. Ülkede resmi rakamlara bakıldığında açlık sınırı 5 bin TL, yoksulluk sınırı 16 bin TL.
Cengiz Yavuz 
Emekli-Sen Genel Başkanı

Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz'a göre Türkiye'de emekliler hiç bir zaman refah içinde yaşamadı.

Ama geçtiğimiz yıllarda 5510 sayılı yasa ile birlikte aylık bağlama oranlarının düşmesiyle durum daha da vahimleşti.

Yavuz, 13 milyon 600 bin emeklinin 12 milyonunun açlık sınırı altında yaşadığına dikkat çekiyor ve ekliyor; ''Bugün 4 milyon 800 bin emekli 2.500 TL altında maaş alıyor.

''Bugün 13.600 bin emekli var ve 12 milyonu açlık sınırı altında. Bugün 4 milyon 800 bin emekli 2.500 TL altında maaş alıyor. Ülkede resmi rakamlara bakıldığında açlık sınırı 5 bin TL, yoksulluk sınırı 16 bin TL. Böyle bir ortamda bir emeklinin 2.500 TL ile geçinmesi kabul edilemez. Kaldı ki dul ve yetimler arasında 800 TL’ye kadar düşüyor bu aylıklar. Aslında bu 2.500 TL de direkt ücretlere yansıtılmıyor, hazine yardımıyla tamamlanıyor. Yani maaşı 2500 liraya tamamlanan kişiler temmuz ayında yapılacak olan zamdan faydalanamayacak. Yani denildiği gibi en düşük emekli aylığı 2 bin 500 TL olmadı, 2 bin 500 liraya tamamlandı. Ortada bir aldatmaca söz konusu.''

Emekli ikramiyeleri ve maaşları enflasyon altında erimiştir ve emeklilerimiz açlığa mahkum olmuştur. Bugün 14 milyona yaklaşan emeklinin 6 milyonu ikinci bir işte çalışmak zorunda.

Enflasyon ve ekonomik kriz karşısında emeklilerin ezildiğini dile getiren Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, temel ihtiyaçlara gelen zamlarla emeklilerin açlığa mahkum edildiğini söylüyor.

''Ocak ayı itibariyle asgari ücrete devasa zamlar yapıldı diye müjdeler verdiler. Ama bir gün sonra enflasyon aldı başını gitti, doğalgaz ve elektriğe zamlar geldi. Emekliye verilen artış ile enflasyon rakamları arasında uçurum var. İkramiyelerimiz de enflasyon altında. Yani verilen ikramiyeler ve maaşlar erimiştir ve emeklilerimiz açlığa mahkum olmuştur. Bugün 14 milyona yaklaşan emeklinin 6 milyonu ikinci bir işte çalışmak zorunda. Yoksa geçinemez.''

Emekli-Sen Genel Başkanı, kış aylarında emeklilerin özellikle ısınma ve gıda sorunu yaşadığını ve pek çok kişinin de evlerini kapatıp çocukları ile yaşadığını belirtiyor.

Yine sağlıktan alınan katkı payı da emeklilerin sağlığa erişimini zorladı.

''İnsan onuruna yakışır bir yaşam sürmenin kriterleri ortadan kaldırıldı. Örneğin bu kış ısınma sorunu yaşadı bir çok emekli. Yine gıda zamlarından sonra pek çok emekli atılan gıdalarla beslenmeye çalıştı. Bugün Türkiye’de çekirdek aile kavramı bitti. Yaşlılarımız yani emeklilerimiz geçinemediği için evlerini kapatıp, çocuklarının yanına gitti. Ülkedeki emeklilerin yüzde 71’i 56 yaş üstü ve tamamına yakınının kronik rahatsızlıkları var. Sağlıkta katkı payı alınmasın diye başvurmadığımız yer kalmadı ama bi sonuç alamadık. İnsan olmanın kriterlerini karşılayamamaktan yakınıyoruz.''

Bizim talebimiz en düşük emekli aylıklarının asgari ücrete denk gelmesi. Herkes 2 bin 500 TL ile geçim olmayacağını çok iyi biliyor.

Seçim sadece siyasilerin değil emeklilerin de gündeminde. 14 milyon olduklarını hatırlatan Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, siyasi partilere taleplerini ilettiklerini söylüyor.

Euronews'e konuşan Yavuz, partilerin seçim beyannamelerinde kendilerine yer vermelerini ve emeklilerden yana tavır takınmalarını hatırlatıyor.

''Uluslararası Yaşlılar ve Emekliler Federasyonu’na göre en mutsuz emekli Türkiye’de. Bana göre Türkiye’nin ekonomik koşulları emeklileri refah düzeyine ulaştırmak için müsait. Ama bazı sermayaderlere gidiyor bu paralar, yani ekonomik güç var ama tercih bir avuç sermayeden yana. Emekliyi ve işçiyi yok sayan politikalar izleniyor. Bizim talebimiz en düşük emekli aylıklarının asgari ücrete denk gelmesi. Herkes 2 bin 500 TL ile geçim olmayacağını çok iyi biliyor.''

EURO NEWS