Macron ve Müslüman ülke dışişleri bakanları Elysee Sarayı’nda ne konuştu?

İsrail’e güvenlik garantileri verilmesi

Macron ve Müslüman ülke dışişleri bakanları Elysee Sarayı’nda ne konuştu?




Macron ve Müslüman ülke dışişleri bakanları Elysee Sarayı’nda ne konuştu?

Gazze’de yaşanan savaşın sona ermesi, insani yardımın ulaştırılması ve sivil ölümlerinin durdurulması amacıyla kurulan Gazze için Temas Grubu dün, Paris’teki Elysee Sarayı’nda Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Dışişleri Bakanı Catherine Colonna ile görüştü.

Riyad'da 11 Kasım’da düzenlenen Arap ve İslam Zirvesi’nde İsrail Filistin savaşında üst düzey bir diplomatik misyon üstlenmek üzere görevlendirilen heyette, Türkiye’nin yanı sıra, Ürdün, Endonezya, Mısır, Suudi Arabistan, Filistin ve Nijeryalı Dışişleri Bakanları ile Arap Birliği genel sekreteri görev alıyor.

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi’ni temsil eden heyet ilk ziyaretlerini, BM daimi üyesi beş ülkenin başkentleri Pekin, Moskova ve Londra’da gerçekleştirmişti. Bu görüşmeleri dışişleri bakanları seviyesinde yapan heyeti devlet başkanı düzeyinde kabul eden ilk ülke Fransa oldu. Heyet temaslarını bugün İtalya’nın başkenti Roma’da sürdürecek.

Heyeti Türkiye adına Dışişleri Bakanı Hakan Fidan temsil ediyor. Fidan’ın yanı sıra heyette Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü, Filistin Dışişleri Bakanı Riyad El Maliki, Endonezya Dışişleri Bakanı Retno Marsudi, Nijerya Dışişleri Bakanı Yusuf Maitama Tuggar ve Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit yer alıyor.

VOA Türkçe’nin Elysee diplomatlarından edindiği bilgiye göre, toplantıda her bakan teker teker söz alarak çözüme ilişkin kendi ülkelerinin pozisyonlarını aktardı. Bakanlar, Güvenlik Konseyi üyelerine ve uluslararası topluma, “Gazze Şeridi'nde tam bir ateşkes için etkili ve acil önlemler alma” çağrısında bulunarak, bunun tüm Arap ve İslam ülkeleri için önceliğini vurguladı.

Toplantıda, Mısır ve Katar'ın yanı sıra ABD'nin Gazze Şeridi'nde insani ateşkes konusunda anlaşmaya varılmasıyla sonuçlanan ortak arabuluculuk çabaları memnuniyetle karşılandı.

Bakanlar, Fransa’yı, çatışmanın derhal ve tamamen durdurulması ve ilgili tüm uluslararası kararların uygulanması için “uluslararası hukuk ve insani hukuka uygun olarak dengeli bir rol oynamaya” çağırdı.

Bakanlar ayrıca uluslararası topluma, uluslararası hukuk ve etik standartların uygulanmasında her türlü seçiciliği reddederek sorumluluğunu yerine getirmesi ve Filistin halkını, işgalci güçler ve yerleşimci milislerin Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına karşı işlediği suçlardan koruması çağrısında bulundu.

Elysee kaynaklarına göre bakanlar, “önce, insani erişimin güvence altına alınması; ikincisi, acil ve kalıcı bir ateşkesin sağlanması; üçüncü olarak da iki devletli çözümün hızlandırılması için birlikte çalışma” taleplerini sıraladı.

Türk Dışişleri kaynaklarından edinilen bilgiye göre Dışişleri Bakanı Fidan, “Gazze’de hedef tam ateşkes olmalı. İsrail üzerinde nüfuz sahibi olan ülkeler kalıcı barış için baskı yapmalı” görüşünü savundu.

Toplantıda barış sürecinin yeniden canlandırılmasının gerekliliği de ele alındı. Heyet üyeleri, iki devletli çözüme ilişkin uluslararası kararların uygulanarak adil, kalıcı ve kapsamlı bir barışın sağlanmasının önemini vurguladı. Filistin halkının, başkenti Doğu Kudüs olan, 4 Haziran 1967 çizgisinde bağımsız ve egemen bir Filistin devleti kurma konusundaki meşru haklarını elde etmelerine olanak sağlanmasının gerekliliğini vurguladılar.

“Hamas saldırıları kınanmalı” tartışması

Elysee kaynaklarına göre Cumhurbaşkanı Macron,“Öncelikle Hamas saldırılarının açıkça kınanması gerektiğini” söyledi. Ayrıca rehinelerin serbest bırakılmasına öncelik verilmesi ve daha sonra çözüm için her konuda birlikte hareket etmek gerektiği konusunda ısrar etti.

Dışişleri bakanlarının talep ettiği üç konuda her zaman işbirliğine hazır olduğunu belirten Macron, “İsrail'in güvenliğinin herkes tarafından dikkate alınması gerektiğini, bu sağlanmadan bölgede hiçbir siyasi çözümün ilerleyemeyeceğini” savundu. Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırılarını “bir bakıma hepimize yönelik saldırılar” olarak niteleyen Fransa Cumhurbaşkanı, ‘çifte standart şikayetlerinin,’ ancak bu saldırının herkes tarafından kınanması durumunda ortadan kalkacağını” söyledi.

“Hamas siyasi sonuç eksikliğinin ürünüdür”

Elysee kaynaklarına göre bakanların buna yanıtı, “Terörle mücadele konusunda ülkelerimiz Hamas saldırılarını net ve kesin bir şekilde kınıyor. Ancak, doğal olarak Filistinlilerin Hamas'la karıştırılmaması gerekir” oldu.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Arap ülkelerini temsil eden bakanların her biri, “Hamas'ın uzun süredir devam eden bir durumun ve siyasi perspektif veya siyasi sonuç eksikliğinin ürünü olduğunun unutulmaması gerektiği” konusunda ısrar etti.

Savaşın gidişatı ve insani operasyonlarla ilgili olarak Mısırlı Bakan Semih Şükrü, Gazze'ye erişimi kolaylaştırma niyetini dile getirdi ve Güvenlik Konseyi'nin insani operasyonları kolaylaştıracak bir metin üzerinde bir karar alma olasılığı olduğunu söyledi. Macron da bu konuda “hızlı şekilde operasyonel ve çok pratik olunması” gerektiğini vurgulayarak, bu girişimlere prensipte destek verdi.

İsrail’e güvenlik garantileri verilmesi

Toplantıya katılan taraflar, “bir an evvel ateşkes ve insani yardımın sağlaması” gerektiği konusunda mutabakat sağladı. Müslüman ülke bakanları, “Eğer daha fazla mağdur, daha fazla acı birikirse, güvenliği yeniden tesis etmek ve çatışma sonrasını, ertesi günü organize etmek, siyasi perspektifi yeniden başlatmak daha da zor olacak” görüşünü dile getirdi.

Macron da, “İsrail’in güvenlik kaygıları da Filistin halkının devlet özlemi de meşrudur. İsrail’in güvenlik kaygılarına yönelik garantiler verilmesi şart. İsrail'in güvenliği konusunda çok sağlam garantiler olmadan kalıcı bir ateşkes olmayacak. Biri olmadan diğeri olanaklı görünmüyor” dedi.

Arzu Çakır / VOA