Malazgirt’ten Konstantinopol’e: Sessizliğin Ardındaki Tehlike
Malazgirt’ten Çıktık Yola “Konstantinopol”de Verdik Mola!..
Malazgirt’ten Konstantinopol’e: Sessizliğin Ardındaki Tehlike
YEREL GÜNDEM / ANKARA
Müyesser Yıldız’ın kaleme aldığı ve 30 Ağustos 2024 tarihinde yayımlanan yazısında, Türkiye’nin tarihi zaferlerinden biri olan Malazgirt Zaferi ile günümüzün uluslararası ilişkilerdeki kritik gelişmeleri arasında çarpıcı bir bağlantı kuruldu. Yıldız, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Malazgirt Zaferi’nin 953. yıldönümü konuşmasında, “Malazgirt, Türklerle birlikte tüm Müslümanların zaferidir” diyerek İslam dünyasına vurgu yapmasının yanı sıra, İstanbul’un fethine giden yolda Malazgirt’in kritik bir adım olduğuna dikkat çektiğini hatırlatıyor.
Ancak Yıldız, bu söylemin arka planında daha derin bir tehdidin yattığını öne sürüyor: Fener Rum Patrikhanesi ve onun "Ekümenik" unvanıyla oynadığı rol. Yıldız’a göre, Patrikhane ve Patrik Bartholomeos, ABD ve NATO gibi uluslararası güçlerin desteğiyle, Türkiye’nin egemenlik haklarını zedeleyen adımlar atıyor. Bu adımların en son örneği, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’nin Rusya’ya bağlı kiliseleri yasaklaması sonrası Patrik Bartholomeos’a teşekkür etmesi ve ona "Ekümenik" unvanıyla hitap etmesi oldu.
Yıldız, AKP hükümetinin ve MHP’nin bu duruma karşı sessiz kalmasını eleştiriyor. Özellikle MHP’nin, geçmişteki sert tavrının aksine, bu konuda sessizliğe bürünmesini ele alarak, partinin eski milletvekillerinden birinin bu konuyu gündeme getirmesi sonrası partiden uzaklaştırıldığını hatırlatıyor.
Yazının en dikkat çekici bölümü, Patrik Bartholomeos’un 1 Eylül’de yayımladığı mesajda kullandığı unvan. Yıldız, Patrik’in kendisini "Konstantinopol-Yeni Roma Patriği ve Ekümenik Patrik" olarak tanımlamasının, Türkiye’nin egemenliğine yönelik büyük bir tehdit olduğunu vurguluyor. Bu unvanın sadece Yunanca değil, İngilizce olarak da yayımlanmış olmasını, uluslararası kamuoyuna mesaj vermek olarak değerlendiriyor.
Yıldız, Türkiye’nin bu duruma sessiz kalmasının, ileride daha büyük sorunlara yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. Özellikle Ukrayna’da yapılan barış zirvesine “Konstantinopol Ekümenik Patriği” olarak davet edilen Bartholomeos’un, Türkiye’de yapılması planlanan ikinci zirvede aynı unvanla yer almasının, Türkiye’nin egemenliğini zedeleyeceğini belirtiyor.
Sonuç olarak, Yıldız’ın yazısı, Türkiye’nin tarihi zaferlerinin ardında yatan uluslararası mücadeleleri ve günümüzdeki sessizliğin olası tehlikelerini ele alarak, okuyuculara önemli bir uyarıda bulunuyor: Geçmişten ders almayanlar, tarihi yeniden yaşamak zorunda kalabilir.