2020 yılında hayatını kaybeden veya yaralananların yüzde 80'ini sivillerin oluşturduğu, bunların bin 372'sinin ise çocuk ve gençler olduğuna dikkat çekildi.

Kara mayınlarının patlaması sonucu yaşanan ölüm ve yaralanmaların sayısının en yüksek olduğu ülke 2 bin 729 ile Suriye olarak kaydedildi. Suriye'yi bin 474 ile Afganistan ve 368 ile Mali izledi. Yemen, Myanmar, Ukrayna, Nijerya, Kolombiya, Irak ve Burkina Faso geçen yıl 100'ün üzerinde patlamanın kaydedildiği ülkeler arasında ilk sıralarda yer aldı. Rapora göre, Türkiye'de ise 24 kişi mayınlar nedeniyle yaşamını yitirdi veya yaralandı.

"Derin kaygı duyuyoruz"

ICBL'nin kurucularından yardım örgütü Handicap International Almanya'dan Eva Maria Fischer, "Mayın kurbanlarının sayısının altı yıldır üst üste olağandışı bir şekilde yüksek olmasından dolayı derin kaygı duyuyoruz" sözleriyle raporu değerlendirdi. "Bunun başlıca nedeni mevcut çatışmalar ve hâlâ yoğun olarak mayınların kullanılması" diyen Fischer, birçok bölgede mayınların yeni döşendiğini ve bunun için uzun süreli ve karmaşık temizleme süreci gerektirdiğini ifade etti.

Koroavirüs salgınının mayınlar konusundaki yardım faaliyetlerini engellediğini belirten Fischer, salgın yüzünden mayın imha işlemlerinin ve bilgilendirme çalışmalarının sekteye uğradığını söyledi. Fischer, mayın sonucu yaralanan kişilerin de salgın nedeniyle rehabilitasyon hizmetlerinden yeterince yararlanamadığını sözlerine ekledi.

1997 yılında Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen ICBL, uluslararası topluma kara mayınlarına karşı mücadeleyi arttırma çağrısında bulundu. Kara mayınlarının kullanımını ve üretimini yasaklayan Ottowa Sözleşmesi'ne taraf olan ülkelerin 15-19 Kasım tarihlerinde Lahey'de düzenleyeceği konferansta, uluslararası hukukun uygulanması ve mayınların kullanımına son verilmesi için taraf ülkeler üzerindeki baskının artırılması talep edildi.

2004 yılında Ottowa Sözleşmesi'ne taraf olan Türkiye de rapora göre toprak altında mayın bulunan 60 ülke arasında yer alıyor.

Deutsche Welle Türkçe