Hürrem Elmasçı

Çocuklar kulis bilgisi bu kez Ankara’dan değil İstanbul’dan geldi. Ne yalan yazayım  Ankara'daki kaynaklarım bile bu kulisi benden öğrenecek…

Biliyorsunuz yazdım, Sayın Erdoğan 14 Mayıs seçimine “gölge kabine” ile girecek. Bu isimlerin başında ekonomiyi tüm kurumlarıyla emanet edeceği sözünü verdiği eski bakanı  Mehmet Şimşek var.

Sayın Erdoğan iki kez görüştü Sayın Mehmet Şimşek ile ve ikisinde de benzer yanıtı aldı:

1) Milletvekili olmam…

2) Hele seçimi kazanın bakanlık için görüşürüz…

Ve fakat çocuklar Sayın Erdoğan, ısrarla Sayın Şimşek’i seçimde yanında görmek istiyor.

İşte bu sebeple, iki güvendiği ismi Sayın Mehmet Şimşek’e gönderdi.

Bu gece yarısı kulisin konusu İstanbul'daki iftar…

ERDOĞAN'IN İKİ SIR KÜPÜ

İstanbul’un lüks bir mekânı…

Üç kişi iftar ediyor…

Ki biri eski bakan Sayın Mehmet Şimşek.

Diğer iki isim ise Sayın Erdoğan’ın “sır küpleri”… Çok kamuoyu önüne çıkmasalar da tanınmış isimler…

Yani çocuklar, Sayın Şimşek ile üçüncü tur görüşme İstanbul’da iftar sofrasında yapıldı.

Ancak iki “sır küpü” ne dese de Sayın Şimşek tıpkı Sayın Cumhurbaşkanına söylediğini tekrarladı; “hele seçim kazanılsın, bakarız.”

İftar sofrasında konu konuyu açtı, Sayın Şimşek, Cumhurbaşkanına yapamadığı eleştirileri sıraladı. “Nedir o ekonomik kurullar” filan dedi! Sonra nedense bir cümle edip sustu, kimseyi kırmak istemiyor sanki…

İyi de…

Güzel de…

Çocuklar, Sayın Şimşek neden sürekli “seçim sonrasını” işaret ediyor sizce? Burada Mehmet Şimşek’in nerelerde görev-danışmanlık yaptığı belirleyici sanki… Ama:

Mesele sadece Londra ve New York finans işleri değil…

Mesele sadece danışmanlık yaptığı Katar ve Dubai fonları değil.

Danışmanlık yaptığı Kalyoncular hiç değil…

Mesele hepsi… Sanki bu nedenle “önce bir seçim kazanılsın” sözünü tekrarlayıp duruyor.

Demek ki çocuklar buralar da “seçimi kesin Erdoğan kazanır” diye düşünmüyor. Sayın Şimşek’in ihtiyatlı olması bundan mı çocuklar?

İFTAR MENÜSÜ

Çocuklar dediğinizi duyar gibiyim; “uzun uzun anlatma iftar turu nasıl sonuçlandı?”

İftar yemeğinde Sayın Şimşek sustu, pek konuşmadı. Sayın Erdoğan'ın iki sır küpü çok konuştu, anlattı, ikna etmeye çalıştı.

Sayın Şimşek ise daima hep aynı sözü tekrarladı, temkinli konuştu; “Biz memleketimizin her zaman emrindeyiz.”

Yurt dışına olan danışmanlık taahhütlerini anlattı. Cumhurbaşkanına olan saygı ve sevgisini tekrarladı.
Sonunda:

Üçüncü görüşmeden de bir sonuç elde edilemedi çocuklar. Sayın Şimşek ikna edilemedi. Sanırım eski bakan çok bıktı çocuklar, “gazı kaçmış” halde, umudu yok. Ya da bir yerler ona sürekli “hele bir bekle” diyor…

İftarda, analı kızlı çorbası içildi.

İftarda, ağırlıklı Antep başlangıçları yendi.

İftarda,  Eli Böğründe, Ali nazik gibi yemekler servis edildi.

Ama sonuç çıkmadı iftar sofrasından… Sayın Şimşek iki görüşmede olduğu gibi “topu taca attı” çocuklar: “Hele seçimi kazanın!”

Üstüne üstlük tam iftar saatinde Mehmet Şimşek'in Twitter hesabından Kılıçdaroğlu'nun kampanya videosu beğenildi. Şimşek bunu "Oğlum yaptı" diye açıkladı.

Dur bakalım ne olacak çocuklar, ikna turu bitecek mi yoksa devam edecek mi?

Bana sorarsanız Sayın Erdoğan, eski bakanına kızmaya başlamıştır bile, uluslararası sermayenin kendisini istemediğine bir kez daha ikna olmuştur…

Hadi hayırlısı çocuklar…

Odatv.com