MHP'de de “FETÖ Borsası” idiası

Ankara'da tüm partiler “FETÖ'nün siyasi ayağı” konusunda birbirini suçlarken, Anadolu'daki bir ilimizde “FETÖ borsası” ile ilgili bir soruşturma başlatıldı. Ankara'da da takip edilen soruşturmaya konu olan iddiaların muhatabı bu kez AKP değil, MHP.

Oldukça hacimli ve karmaşık dosyayı özetleyelim.

“Anadolu'daki bir ilimiz” dedik.

Burada yaşayan bilişim ve yazılım firması sahibi bir kişi birkaç yıl önce ByLock kullanıcısı olduğu iddiasıyla tutuklanır. Kısa bir süre sonra tahliye olur.

Aynı kişi Haziran 2019'da da “FETÖ”nün bazı Twitter hesaplarını yönettiği iddiasıyla gözaltına alınıp, İstanbul'a götürülür. Bu defa tutuklanmaz, yurtdışı yasağıyla tahliye edilir.

İddiaya göre, İstanbul'a gidip onun tahliyesini sağlayan, sosyal medya hesaplarını yönettiği bir MHP milletvekilidir.

Peki soruşturma nasıl başlar?

Bu ilde sözkonusu kişi hakkında yıllardır, orada yaşayan neredeyse tüm bürokratlar, siyasiler, işadamları ve gazetecilerin sosyal medya hesaplarını ele geçirip, “Tehdit ve şantaj” yaptığı konuşulmaktadır.

“Mağdurlardan” birisi de bizzat MHP'nin eski il başkanıdır.

Geçtiğimiz Aralık ayında “Tanık” sıfatıyla polise ifade verir.

Bu kişiyle birlikte bir avukatın, bir il genel meclis üyesinin ve de bir MHP milletvekilinin “FETÖ borsası kurup işadamlarına, siyasetçilereve gazetecilere şantaj yapıp, kumpas kurduklarını” söyler. Kimlerin tanıklık yapabileceğini de belirtir.

Eski il başkanının “Tanık” olarak gösterdiği isimlerden birisi MİT'in eski bir haber elemanıdır. İfadesinin alınması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılır.

Ankara TEM'de onun da ifadesi alınır. Polise, suçlanan isimler hakkında bir dosya ile bilişim ve yazılım firması sahibi “Şüpheliye” ait olduğunu belirttiği, içinde karşılarında (+ veya -) işareti olan 42 kişilik bir “Fişleme listesinin” yer aldığı flash bellek veren bu tanık, özetle şunları anlatır:

“FETÖ'cüleri para karşılığında kurtarıyorlar. Daha önce MİT'te muhbir olarak çalıştım. Bu ilimizde FETÖ borsası olduğunu herkes konuşuyor. Milletvekili .... .... Devlet Bahçeli'nin adını kullanarak, savcı ve hakimlere, 'Sayın büyüğümüz Devlet Beyin haberi var' diyerek, yargıyı etkiliyor. İnsanlara şantaj ve tehditte bulunuyorlar.” 

POLİSİN TEPKİSİ

Polisler, tanığa şöyle tepki gösterir:

“Bunlar delil yerine geçmez. Facebook'tan alınan resimleri koymuşsun. Daha önceden de FETÖ ile ilgili birçok ihbar yapmıştın. Biz araştırdık, somut delil yok. Bizi de yoruyorsun. FETÖ soruşturmalarını sulandırdığın için sana soruşturma açılır. Bırak bu ihbar işlerini. Bundan sonra ihbarlarını git, savcılık makamlarına yap, bizi meşgul etme.”

Tanık ise, “Ben bir vatandaşım, sizin gibi teknik aletlerim, yetkim yok. Vatandaş ihbar eder, devlet somut delilleri var ise bulur” karşılığını verir. 

Soruşturma gizlidir; ama sözkonusu tanık Emniyet'ten ayrılır ayrılmaz, adını verdiği MHP milletvekilinin yakınları tarafından telefonla aranır. Daha sonra yine aynı milletvekilinin öğretim üyesi olan yakın bir arkadaşı Ankara'ya gelip, ona baskı yapar.

Bu iddiaları nereden biliyoruz; Aynı ismin, 24 Ocak'ta Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği dilekçe ile 6 Şubat tarihli ek dilekçesinden.

Dilekçesinde, “İfademden milletvekili .... .... başta olmak üzere birileri hemen haberdar olmuş. Bu bilgiyi ve ismimi veren polislerden şikayetçiyim” diyen tanık, bununla kalmaz, tüm fişlemeleri içeren flash belleğin nerede saklandığını ve sözkonusu “Şebeke”nin önümüzdeki günlerde o ildeki hangi işadamına kumpas kuracağını da bildirir.

Sonuç mu?

Anadolu'daki ilimizde bu soruşturma gizli bir şekilde sürdürülüp, tanıkların ifadesinin alınmasına devam edilirken, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 24 Ocak'ta Savcılık Parlamenterler Bürosu'na şu yazıyı gönderir:

“Müşteki .... ....'nün dilekçesi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunca işleme alınarak, dilekçesinde şüpheli olarak geçen MHP .... milletvekili .... .... haricinde diğer şüpheliler yönünden evrak soruşturma defterinin 2020/.... sayılı numarasına kaydedilmiştir. Halen milletvekili olduğu anlaşılan .... .... hakkındaki iddialar yönünden ise evrak takdir ve ifası için yazımız ekinde gönderilmiştir. Gereği takdirlerinize arz olunur.”

Yani MHP'yle ilgili “FETÖ borsası” iddiaları kayıtlara geçer.

Soruşturmaya konu edilen bu hacimli dosyadaki vahim iddialar gerçek midir, yoksa siyasi çekişmelerin sonucu mudur bilemeyiz; ama “FETÖ'yle mücadelenin” geldiği son noktalardan birisi işte budur!..

Müyesser Yıldız

Odatv.com