İYİ Partili Tatlıoğlu açıklamasında şunları söyledi:

“Türkiye kapanma sürecinden sonra, sorunlarını büyüten bir Türkiye olarak açılışı yaptı. Bugün bizim talebimiz Sayın Erdoğan ve ekibinden, Türkiye sorunlarına yönelik olarak muhalefete laf yetiştirmekten, muhalefete ayar verme teşebbüslerindense, Türkiyemizin insanımızın gündeminde bulunan sorunların çözümüne yönelik politikalar oluşturması, bunları uygulamaya koyması ve bunlarla ilgili çözüm önerilerini paylaşmasıdır. 17 günlük kapanmada beklerdik ki, 17 milyon aşılama olsun. Neden olmadı sorusunun cevabını bilmiyoruz. Türkiye’nin bu aşıyı almaya gücü yeter Türk devletinin böyle bir organizasyonu yapmaya gücü yeter. Pandemi sürecinin başında çok eleştirdiğimiz ülkelerin Haziran itibarı ile açılışa geçtiği, birçok ülkede maske takılmasına rağmen kapanmanın tamamen ortadan kalktığı ve normal hayata geçtiğini görüyoruz. Türkiye’de yaklaşık 65 milyon insanımızın yüzde yirmisine erişmemiş bir tam aşılama süreci var. Bunun nedenleriyle beraber kamuoyu ile paylaşılmasını istiyoruz. Bu bağlamda alelacele çıkarılan kanunlarla kapanmaya giderken çek yasası ile ticari hayatın kilitlendiği bir dönem yaşadık. Ne yazık ki, özellikle hizmet sektöründeki esnafımızı geniş milyonları umutsuz bir şekilde kapanma dönemini geçirmelerini gördük. Hala bugün itibarı ile sokağa çıkma yasağı kalkmasına rağmen bu insanlar için yarınları ile ilgili devlet tarafından önlerine konulmuş bir yol haritası yok.

İYİ Parti olarak önerdiğimiz, Esnaf kredilerinin ertelenmesi, yıl sonuna kadar stopaj ödemelerinin kaldırılması, Nisan, Mayıs, Haziran aylarında kira elektrik ve doğalgaz ödemelerinin altı aya kadar yayılması, günlük çalışanlara doğrudan gelir desteğinin artırılarak verilmesi ve özellikle turizm sektöründe çalışanlara yönelik bir destek paketinin gündeme getirilmesini talep ediyoruz. Türkiye’yi yönetenler işlerini günlük götürüyorlar ama kim neden sorumlu ve kim ne yapması gerekiyor bu bilinmiyor.

GELİRİNİN ÜÇTE BİRİNİ KAYBEDEN BİR TÜRKİYE VAR. YOL HARİTASINA SAHİP BİR TÜRKİYE NE YAZIK Kİ, YOK

Türkiye Hazine açığıyla ve bütçe dengeleri itibarı ile baktığımız zaman, özellikle Merkez Bankası’ndaki eksi 60 milyar dolarlık döviz eksiği ülkemizi tarihinde en kırılgan döneme sokmuştur. Bu konuda Sayın Erdoğan’dan beklentimiz devlet denetleme kulunun görevlendirilmesi ve inceleme başlatmasıdır. 128 milyar dolar döviz satışının incelenmesi ve ortaya çıkan raporun kamuoyu ile paylaşılması gerekmektedir. Bu Merkez Bankası’nın itibarında da düzelme sağlayacaktır. Aksi taktirde Türkiye’nin bugünkü makro rakamları ve bunun Türkiye’ye maliyeti hızla daha da bozulacaktır. Türkiye yüzde 19 faizle en yüksek maliyet yüklenen bir ekonomi konumunda. Gelirinin üçte birini kaybeden bir Türkiye var. Yol haritasına sahip bir Türkiye ne yazık ki, yok.

Devletin dışında herşeyin olduğu ve Sayın Erdoğan’ın sessizce toplumdan sıradan insanlar gibi seyrettiği bir süreç var. Türkiye kapaklı bir ülkeye döndü, yani kapağı açılıyor sorun içine atılıyor kapağı kapatılıyor. Ne Meclis, ne siyaset, ne yargı ne de basın üzerinden toplum tarafından çözümlenmesine el sürülmesine müsaade edilmiyor.  Devletin en önemli güvenlik birimlerini de içine alan bu konuda Ak Parti’nin Genel Başkanı olarak değil ama Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı sıfatı ile toplumu bilgilendirici bir paylaşımı bütün Türkiye beklemektedir.

FİLİSTİN’DE YAŞANANLAR KAYGI VERİCİDİR. TELEFON TRAFİĞİNİ AŞAN HİÇBİR EYLEMİN VARLIĞA ŞAHİT OLMADIK

İçimizi yaralayan ve bayramı kapkara eden bir diğer konu Filistin meselesidir. Filistin’de yaşananlar kaygı vericidir. Mazlum ve mağdur Filistin halkına yapılan zulme, Müslümanlığa karşı girişilen bir acımasızlığa, insanlığa yönelik bir katliama şahitlik etmektedir dünya. Bunu alkışlayan devletleri ve liderlerini şiddetle kınıyoruz. Türkiye’ye baktığımızda telefon trafiğini aşan hiçbir eylemin varlığa şahit olmadık. Sayın Erdoğan’ın dışişlerinin ve saray bürokrasisine ait bir yol haritası var mı bilmek istiyoruz. Beş Parti grubu ortak bir bildiri yayınlamış ve Filistin’de yaşananları ve İsrail’i şiddetle kınamıştır. Şimdi devleti temsil edenlerin düşüncelerini Meclis olarak bilek istiyoruz. Bunların yol haritasının varlığından haberdar olmak istiyoruz. Türkiye’nin bu konuda yapabileceği çok şey var, atabileceği adımlar var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak yapabileceği atabileceği adımlar var bunlarla ilgili Sayın Erdoğan ve yönetiminin yol haritasını görmek, paylaşmak ve ortak bir politika üretmenin doğru olacağına inanıyoruz.  Filistin konusu tüm iktidarların sahip çıktığı bir konudur. Sayın Erdoğan’dan Doğu Türkistan’daki zulme karşı sessizliğinin sebebini de öğrenmek istiyoruz. 

MADEM HELALLEŞME NİYETİNİZ VAR; MİLLETİN İRADESİNE, SANDIĞA GİTMEK LAZIM

Geldiğimiz noktada yönetilemeyen bir Türkiye var. Türkiye’deki bugünkü yetersiz yönetimin getirdiği durum Türkiye’nin hakettiği durum değildir. Güçlü Türkiye için birinci elzem olan husus siyasal iklimin değişmesidir. Sayın Erdoğan helalleşelim kavramı ile gündeme geldi. Sayın Genel Başkan Meral Akşener’in tabiri ile Sayın Erdoğan unutmuş olabilir ama siyasetçi milleti ile kürsüde değil, hamaset üzerinden değil sandıkta helalleşir. Madem helalleşme niyetiniz var gerçekten milletin iradesine, sandığa gitmek lazım. Zor durumdaki çiftçi ile esnafla, işsiz gençle ve Türkiye’nin itibarının düştüğüne inananlarla, Türkiye’nin yumuşak karnının genişlediğini ve bu mahcubiyeti yaşayanlarla milletimizin kutlu iradesi ile helalleşelim diyoruz. "

YENİ ÇAĞ