Murat Yetkin Dünyanın Yeni Stratejisini açıkladı!
İnsanlığı “sevgi” kelimesinin etrafında el ele tutuşturmayı hayal ediyorlar!
Murat Yetkin Dünyanın Yeni Stratejisini açıkladı!
Türkiye’de insanın ölüsü kıymetlidir. Ölmeden kıymeti anlaşılmaz, derdik. Ülkemiz o kadar dağıldı, o kadar çizgiden çıktı ki, insanların sokaktaki köpek kadar kıymeti kalmadı.
Bilim adamları ülkeyi terk etti. Hiç fark etmedik!
Türkiye’nin en birikimli gazetecileri, Murat Yetkin, Cansu Çamlıbel, Aslı Aydıntaşbaş, Ceyda Karan vs. köşeye itildi, görmezden geldik.
Gazeteciyiz diyenler, milyonluk tirajlı gazeteleri batırdı!
Gazetelerin ve gazetecilerin itibarı sıfıra indi!
İşte böyle bir ortamda Murat Yetkin, YetkinReport.com adlı sitesinde tek başına gündem oluşturmaya başladı. Türk medyası Murat Yetkin’den aldığı gündemi manşetine taşır hale geldi.
İşte o Murat Yetkin, kimsenin görmediğini gördü ve küresel gündemi “Dünya siyasetinde yeni bir kavram: topyekûn salgın” başlıklı köşe yazısı ile Türkiye'ye duyurdu.
Murat Yetkin bu yazısında BM Güvenlik Konseyi’nin video-konferans yöntemiyle yaptığı toplantıdan çarpıcı notlar paylaşmış.
Küresel siyasetin geleceğinin tartışıldığı Münih Güvenlik Konferansı'nın (MSC), yayınladığı son rapora dikkat çekmiş.
Bu yazı size sıkıcı gelebilir!
Burun kıvırabilirsiniz!
Böyle yaparsanız pişman olursunuz.
Dünyaya yön veren adamlar dünya siyasetiyle ilgili çarpıcı tespitlerde bulunmuşlar. Çözüm önerilerini de alt alta sıralamışlar.
Ben özeti de özetliyorum!
*
Diyorlar ki, insanlığın önünde iki yol var.
1- Eski bildiğimiz düzen!
2- Yeni stratejiler ve yeni düzen
Eğer eski tas eski hamam yola devam edersek, insanlık yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacak. Şiddet artacak, terör evlerimizin içine kadar girecek, insanlık çılgınlığın zirvesinde kendi kendini yok edecek.
Aç ve susuz kalacak. Birbirini öldürecek. Kimse güvende olmayacak!
Düzen bozulacak. Tüm dişliler kırılacak. Dolar, Euro lahana yaprağı olacak.
Dünyada huzur diye bir şey kalmayacak!
Tüm sistem çökecek, insanlık kıyameti yaşayacak!
*
Eğer böyle bir son istemiyorsak, G-20 içindeki ülkeler el ele verip, insanlığı hak, hukuk, adalet, eşitlik ve demokrasi çizgisinde el ele tutturmalıyız, diyorlar.
Küresel siyasetin geleceğinin tartışıldığı Münih Güvenlik Konferansı (MSC), yayınladığı son raporun özü bu!
Münih Güvenlik Konferansı (MSC) dünyanın geleceği konusunda iyimser değil.
21. Yüzyılı, Kovit – 19 Yüzyılı olarak tanımlıyorlar.
Bu sürecin üç – beş ay içinde çok daha kötüleşeceğine vurgu yaparak acil önlem alınması konusunda insanlığı uyarıyorlar.
Uyarı tamam!
Peki insanlık nasıl el ele tutuşacak?
Zenginler ekmeğini fakirlerle bölüşmeye yanaşacak mı?
İnsanlığı bir tek ülke gibi görüp, kucaklayacak kültürel ve siyasi erdem olmadığına göre, bu sürecin itici gücü ne olacak?
Din mi?
Din olamaz!
Çünkü, İslam, Türkiye başta olmak üzere tüm dünyada çöktü!
Hristiyanlığın böyle bir birleştirme gücü ve sinerjisi yok!
O zaman insanlığın yeniden dirilişi, yeniden hak, hukuk, eşitlik ve demokrasi ekseninde bir çizgide buluşması nasıl sağlanacak?
Güç sahipleri bunun için Türkiye’nin de parçası olduğu G-20’nin uygun bir mücadele zemini olabileceğini belirtiyor.
Uzun sözün kısası, güç sahipleri de artık hak, hukuk, eşitlik ve demokrasi istiyor!
İnsan haklarına vurgu yapıyorlar!
İnsanlığı “sevgi” kelimesinin etrafında el ele tutuşturmayı hayal ediyorlar!
Müslümanların ve Hristiyanların Mehdi ve İsa gelecek, dünyaya adalet dolacak, dedikleri bu olsa gerek!
Eğer bu strateji, G-20 zemininde uygulama alanı bulursa, insanlık yeniden doğacak!
Gerçek huzura ve mutluluğa kavuşacak!
YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
E-Mail: [email protected]