NATO, PKK/YPG’yi “Eğit-donat”a hazırlanıyor!..

NATO gücü 500’den 4000’e çıkacak ama bu artışın hedefinde “yerel güçler” var.

NATO, PKK/YPG’yi “Eğit-donat”a hazırlanıyor!..


Ahmet Takan YAZDI...

NATO, PKK/YPG’yi “Eğit-donat”a hazırlanıyor!..


Biliyorum!.. Teknik yazılar sıkıyor

Ancak, damat Berat Albayrak’ın tekrar siyasete dönüp dönmeyeceğinden çok daha önemli problemleri var Türkiye’nin… Lütfen dikkatle takip edin; uzun süredir Suriye ve bizim için en hayati konumda olan Suriye kuzeyindeki gelişmeler itina ile gözlerden kaçırılıyor. Gündemin kıyısına bile taşınmıyor!.. Adeta unutturulmak isteniyor.

Çok önceden yaptığımız uyarıların, analizlerin neredeyse tamamı doğru çıktı. Yılmadan, gündemde tutmaya devam edeceğim…

★★★

Gara operasyonu ile ilgili yazılarımızda ,terör örgüt PKK’nın gerçekleştirdiği katliamın ve Irak’taki diğer gelişmelerin Türkiye’nin PKK ile bütün mücadelesini Irak kuzeyinde yapmaya, yönlendirilmeye çalışılacağına dikkat çekmiştik. Türkiye’yi de içine çekecek şekilde Irak’ın yeni çatışma veya mücadele alanı olacağına dair gelişmeler yaşandığına dair uyarıları gündeme taşımıştık.

ABD, Irak’taki güçlerini azaltıyor ve kalanları yeniden konuşlandırıyor. Bu konuşlanmada ağırlığını Irak’ın kuzeyine (Barzani bölgesi) ve Anbar eyaletine (Sünni bölge) veriyor.

Bu gelişmeyle paralel olarak NATO savunma bakanları toplantısında ittifakın Irak’taki eğitim misyonunun genişletilmesine karar verildi. Kararı, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg açıkladı. Genel Sekreterin toplantı sonundaki basın açıklamasında söyledikleri çok önemliydi. Ve maalesef bazı hayati detaylar Türkiye’nin ve iktidarın gündeminde yer almadı!..

★★★

Türkiye için hayati öneme sahip gelişmelere dikkatle odaklanalım;

★★★

Cahit Armağan Dilek’in çarpıcı analizleri şöyle;

-NATO Genel Sekreteri hem basın toplantılarında dile getirdi hem de attığı tweette “Yerel güçlerin terörle mücadelesini desteklemek üzere NATO’nun Irak misyonu genişletildi” dedi. Yani, artık sadece Irak ordusu eğitilmeyecek. NATO gücü 500’den 4000’e çıkacak ama bu artışın hedefinde “yerel güçler” var.

-Genel Sekreter, “Eğitim için adam gönderiyoruz” diyor ama bunların korunması da misyon kapsamında. Yani, kuvvet koruması, NATO personelinin koruması için de silahlı birlikler olacak. Ayrıca, “NATO personelinin çatışmanın içine çekilme durumu da söz konusu” diyor. Bu bir tehdit değerlendirmesi aynı zamanda. Irak’ta çatışmalı günlere gidildiğinin işaret fişeklerini yaktı.

-Bugüne kadar Irak ordusunu eğiten NATO’nun şimdi “yerel güçler”e eğitim desteği verecek. Peki kim bu “yerel güçler”? Genel sekreterin açıklamasında bu detay yok. Resmi toplantı tutanağında böyle bir liste var mı bilmiyoruz. Ama sanmıyorum. Çünkü, ABD/NATO’nun bu tür projelerde kendisini sınırlamayıp ucu açık yuvarlak ifadeler seçtiğini biliyoruz.

-“Yerel güçler” denince akla ilk gelenin peşmergeler olduğu neredeyse kesin. Çünkü, Barzani yönetimi NATO’nun kararını sevinçle karşıladı. Peşmerge deyince de Barzani’nin KDP peşmergeleri mi Talabani’nin Süleymaniye’deki KYB peşmergeleri mi sorusu akla geliyor hemen. KDP de masum değil ama özellikle KYB’nin PKK ile sıkı fıkı olduğu bilindiğine göre KYB’de pişen PKK’ya da düşmez mi?

-Süleymaniye’den Sincar’a, Erbil ile Bağdat arasındaki tartışmalı bölgeler hattı üzerinde güvenlik tam sağlanamadığı için IŞİD, peşmerge, PKK, Haşdi Şabi ve Irak ordusu arasında bir mücadele var. Bu hat aynı zamanda İran’ın Suriye’ye ulaşım hattı. Sincar aynı zamanda PKK’nın Suriye kuzeyine geçiş noktası. Yani, Sincar’da PKK-Haşdi Şabi işbirliği var. Dolaylı ve konjonktürel bir İran-ABD memnuniyeti var.

Şuana kadar Irak’ta hem IŞİD karşıtı koalisyon hem de çoğu NATO üyesi ülkeler ayrı ayrı eğit-donat projeleri yürütüyordu. Şimdi koalisyon ve ülkelerin bireysel faaliyetleri ve asker sayıları azalırken NATO şapkası altında asker sayılarını artıracağı ve IŞİD karşıtı koalisyonun görevlerinin kısmen devralacağı anlaşılıyor.  Bu durum Koalisyonun Suriye’deki konumu nedeniyle de NATO’nun Suriye’ye de sarkmasının önünü açtığı gibi koalisyonun “karadaki partnerimiz” dediği PYD/YPG’nin maske örgütü SDG’nin eğitilmesinin de alt yapısı olacaktır.

– Öngörülerimiz destekleyecek bir gelişme daha oldu. CENTCOM Komutanı Orgeneral McKenzie, bir video konferansta “ABD ordusunun Suriye’de SDG’nin IŞİD ile savaşmak için ‘bağımsız’ olarak hareket etme kabiliyetini geliştirmeye odaklandığını” söyledi. Terörle mücadele için istihbarat teknolojisi, hava vasıtaları vs. olması gerekmez mi?.. Bu aslında SDG’den bir ordu yaratacağız demek. McKenzi’nin NATO’ya atfen “onunla çalışmanın bir yolunu bulmaya çalışacağız” ifadesini de önce Irak sonra Suriye’deki NATO rolü bağlamında not edelim.

ABD liderliğindeki NATO bölgemizde de ABD’yi takip ediyor. ABD terörle mücadele bahanesiyle nasıl önce Irak’a sonra Suriye’ye müdahil olduysa NATO da Irak’tan Suriye’ye adım atacak gibi duruyor. Trump zamanında (2018 sonunda) ABD’nin Suriye’den çekilme kararı aldığı dönemdeki Almanya’nın Suriye’de NATO istikrar gücü konuşlandırma önerisi raftan indirilmek için uygun zamanı bekliyor olması büyük olasılık.

-NATO’nun ABD’nin izlediği rotayı takip ederek Irak ve sonra Suriye müdahil olması büyük olasılık. Afganistan’daki süreç bunun bir örneği olarak duruyor. NATO’nun Irak ve Suriye’ye müdahil olması Türkiye’nin sınırlarının güneyindeki istikrarsızlığı daha da artırması kaçınılmaz. Çünkü Suriye kuzeyinde sözde büyük Kürdistan’ın ikinci parçası hayata geçirilmiş olacak.

https://www.korkusuz.com.tr/nato-pkk-ypgyi-egit-donata-hazirlaniyor.html

AHMET TAKAN / KORKUSUZ