- Resmi şehit: 8 bin 128- Sivil şehit: 5 bin 700- Öldürülen terörist: 43 bin 19
Terör örgütü PKK’nın siyasi ayağı HDP’nin Diyarbakır il binası önünde 150 civarında anne 365 gündür çocuklarına kavuşma umuduyla nöbet tutuyor. Onlara “Diyarbakır Anneleri” deniyor. 3 Eylül 2019’da Hacire Akar’ın oğlunun HDP aracılığıyla PKK’ya götürüldüğünü söyleyip başlattığı eylem bir yılını doldurdu. Bugüne kadar da 16 anne çocuğuna kavuştu. Tam bir yıl, soğukla, sıcakla, yağmurla, karla, HDP’lilerin hakaret ve tehdidiyle ama dört mevsim evlat hasretiyle geçti.
SÖZDE ‘İNSAN HAKLARI SAVUNUCULARI’
Türkiye’nin büyük şehirlerinde ağızlarından “insan hakları” lafı eksilmeyen sözde aydın, akademisyen, siyasetçi, sanatçı, solcu, sosyalist, kendini sözde muhalif diye tanımlayanlardan bir gün, tek bir gün bu annelerle ilgili tek bir söz duydunuz mu?
Ama bir PKK’lı, FETÖ’cü, DHKP-C’li söz konusu olursa, Meclis’ten sokağa söylemedik laf bırakmazlar. O yüzden bu tiplerin yıllardır tepe tepe kullandıkları “insan hakları, demokrasi, hukuk” kavramları arkasına saklanma dönemi bitti, maskeler düştü.
Bir de PKK’ya “Kürt katili, insanlık düşmanı terörist” deyince anında “Kürt düşmanı” diye yaftalayıp silahlı teröristlere de hedef gösteriyorlar. Oysa PKK, Türk-Kürt ayırmadan, bebek, çocuk, kadın demeden, silahlı, bombalı suikastlarla, yol keserek infazlarla, canlı bomba intihar saldırılarıyla, el yapımı patlayıcı ve mayın tuzaklamayla, karakollara saldırılarla, kurşuna dizerek infazlarla binlerce masum insanı katletti. Temelleri 1973 yılına kadar giden ve 1978 yılında kurulan terör örgütü PKK, bölgede 1984 yılına kadar 250’ye yakın şiddetten uzak Kürt dernek ve sivil toplum temsilcilerini katlederek işe başladı. Ardından 15 Ağustos 1984 akşamı Hakkâri’nin Şemdinli ile Siirt’in Eruh ilçesinde eşzamanlı düzenlediği baskınla devlete saldırıyı başlattı. 2 askerin şehit olduğu, 9 asker ile 3 sivilin yaralandığı saldırının ardından PKK, hem resmi görevlileri hem de bölgede yaşayan Kürt kökenli vatandaşları şehit etti.
43 BİN PKK’LI ÖLDÜRÜLDÜ
PKK 1984 ve 2020 arasında polis, asker, korucu gibi güvenlik görevlisi 8 bin 128 insanımızı şehit etti. 36 yıl içinde toplam 24 bin 837 kamu güvenlik görevlisi yaralandı. 1984 yılından bu yana 5 bin 700 sivilin ölümüne, 11 bin 347 sivilin de yaralanmasına sebep oldu. Kimi zaman etkili, kimi zaman yavaş olsa da devlet PKK ile aralıksız mücadelesini sürdürdü. Ve devlete ilk kez 15 Ağustos 1984 tarihinde silah çeken PKK terör örgütünün bugüne kadar toplam 43 bin 19 üyesi öldürüldü.
Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan halkı hedef alan PKK, 12 Ocak 1987’de Şırnak Uludere Ortabağ köyünde 2’si çocuk 8 kişiyi katletti, 23 Ocak 1987 tarihinde Mardin’in Midyat ilçesinde 4’ü çocuk 10 sivil vatandaş öldürdü.
8 Temmuz 1987 tarihinde, Mardin’in Midyat ilçesine bağlı Yuvalı’da aynı aileden 7’si çocuk 2’si kadın 9 sivil, Peçenek köyünde ise 16 sivil vatandaşı kurşuna dizdi.
20 Haziran 1987’de Mardin’in Ömerli ilçesine bağlı Pınarcık köyünde 16’sı çocuk, 6’sı kadın, 8’i erkek toplam 30 kişiyi katletti.
21 Eylül 1987 tarihinde, Şırnak’ın Güneyce köyü Çiftekavak mezrasını basan PKK’lılar, 2’si hamile 5 kadın, 4’ü çocuk 11 sivil vatandaşı öldürdü.
9 Mayıs 1988 tarihinde Nusaybin ilçesine bağlı Taş köyünün Behmenin mezrasında aynı aileden 8’i çocuk, 2’si kadın, 1’i erkek 11 kişi öldürüldü.
24 Kasım 1989 tarihinde Hakkâri’nin Yüksekova ilçesi İkiyaka köyünde 5’i çocuk olmak üzere toplam 28 sivil katledildi.
KÖYLÜLERİ YAKARAK ÖLDÜRDÜLER
Şırnak’ın Güçlükonak ilçesine bağlı Çevrimli köyüne, 10 Haziran 1990 tarihindeki saldırıda 11’çocuk, 7’si kadın, 9’u erkek 27 sivil öldürüldü.
14 Temmuz 1991 yılında Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Çağlayancerit ilçelerine bağlı köyleri basan PKK’lılar, 9 sivili yakarak öldürdü.
11 Haziran 1992 tarihinde Bitlis’in Tatvan ilçesinde bir minibüsten indirdiği 13 kişiyi kurşuna dizerek infaz etti.
22 Haziran 1992 tarihinde Batman Gercüş Seki köyünde 8’i çocuk, 2’si kadın olmak üzere 10 sivil öldürüldü.
1993 yılından itibaren terör saldırılarını tırmandıran PKK terör örgütü özellikle bölge halkını örgüte karşı bir sadakat eğilimine sokmak amacıyla, birçok vatandaşı öldürüp, köy ve yerleşim yerlerini yakıp yıkarak masum sivilleri katletti. Yarattığı korku ve uyguladığı şiddet ile halkı sindirip etkisi altına almaya çalışan PKK, bu stratejisini acımasızca gerçekleştirmek adına 5 Temmuz 1993 tarihinde 100’e yakın örgüt mensubu ile Erzincan’ın Kemaliye’ye bağlı Başbağlar köyünde sivil vatandaşlara yönelik büyük bir katliam gerçekleştirdi. Masum insanları kurşuna dizip evlerini ateşe vererek 33 vatandaşı öldürdü.
Aynı dönemde Van Sündüz’de 14’ü çocuk 26 kişiyi, Siirt Şirvan Daltepe’de 10’u çocuk 33 kişiyi, Siirt Baykan Daltepe’de 10’u çocuk 33 kişiyi, Derince’de 13’ü çocuk 22 kişiyi, Erzurum Çat Yavi mezrasında 35 kişiyi, Elazığ Maden’de 8 kişiyi katletti.
PKK ETKİSİNİ KAYBEDİYOR
Öğretmenleri, doktorları şehit eden PKK’lı teröristler daha sonraki yıllarda Ankara, İstanbul gibi büyük şehirlerde intihar ve bombalı saldırılarla yüzlerce insanımızı hayattan kopardı. Toplamda 5 bin 700 kişi hayatını kaybetti, 11 bin 347 kişi yaralandı. Türkiye PKK ile mücadelesini güçlendirdikçe ve etkili sonuçlar aldıkça Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde yaşayanlar da tepki göstermeye başladı. Bu mücadelenin en önemli sonucu, PKK yardakçıları görmezden gelse de Diyarbakır Anneleri’nin eylemi oldu. 151 ailenin eylemi sonucu 16 aile çocuğuna kavuştu. 1 Ocak 2020’den bu yana PKK’ya katılan 144 kişi ikna çabaları sonucu teslim oldu. Son dört yılda ikna ile teslim olanların sayısı 717’ye ulaştı. PKK’nın kanlı bilançosu kapanacaksa bunu ancak güvenlik kuvvetlerinin etkili mücadelesi ve başta anneler olmak üzere millet elbirliğiyle başaracak.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/nedim-sener/sahtekarlar-ve-tamahkarlar-41846303
NEDİM ŞENER / HÜRRİYET
PKK’nın kanlı bilançosu
- Resmi şehit: 8 bin 128- Sivil şehit: 5 bin 700- Öldürülen terörist: 43 bin 19
SÖZDE ‘İNSAN HAKLARI SAVUNUCULARI’
Türkiye’nin büyük şehirlerinde ağızlarından “insan hakları” lafı eksilmeyen sözde aydın, akademisyen, siyasetçi, sanatçı, solcu, sosyalist, kendini sözde muhalif diye tanımlayanlardan bir gün, tek bir gün bu annelerle ilgili tek bir söz duydunuz mu?
Ama bir PKK’lı, FETÖ’cü, DHKP-C’li söz konusu olursa, Meclis’ten sokağa söylemedik laf bırakmazlar. O yüzden bu tiplerin yıllardır tepe tepe kullandıkları “insan hakları, demokrasi, hukuk” kavramları arkasına saklanma dönemi bitti, maskeler düştü.
Bir de PKK’ya “Kürt katili, insanlık düşmanı terörist” deyince anında “Kürt düşmanı” diye yaftalayıp silahlı teröristlere de hedef gösteriyorlar. Oysa PKK, Türk-Kürt ayırmadan, bebek, çocuk, kadın demeden, silahlı, bombalı suikastlarla, yol keserek infazlarla, canlı bomba intihar saldırılarıyla, el yapımı patlayıcı ve mayın tuzaklamayla, karakollara saldırılarla, kurşuna dizerek infazlarla binlerce masum insanı katletti. Temelleri 1973 yılına kadar giden ve 1978 yılında kurulan terör örgütü PKK, bölgede 1984 yılına kadar 250’ye yakın şiddetten uzak Kürt dernek ve sivil toplum temsilcilerini katlederek işe başladı. Ardından 15 Ağustos 1984 akşamı Hakkâri’nin Şemdinli ile Siirt’in Eruh ilçesinde eşzamanlı düzenlediği baskınla devlete saldırıyı başlattı. 2 askerin şehit olduğu, 9 asker ile 3 sivilin yaralandığı saldırının ardından PKK, hem resmi görevlileri hem de bölgede yaşayan Kürt kökenli vatandaşları şehit etti.
43 BİN PKK’LI ÖLDÜRÜLDÜ
PKK 1984 ve 2020 arasında polis, asker, korucu gibi güvenlik görevlisi 8 bin 128 insanımızı şehit etti. 36 yıl içinde toplam 24 bin 837 kamu güvenlik görevlisi yaralandı. 1984 yılından bu yana 5 bin 700 sivilin ölümüne, 11 bin 347 sivilin de yaralanmasına sebep oldu. Kimi zaman etkili, kimi zaman yavaş olsa da devlet PKK ile aralıksız mücadelesini sürdürdü. Ve devlete ilk kez 15 Ağustos 1984 tarihinde silah çeken PKK terör örgütünün bugüne kadar toplam 43 bin 19 üyesi öldürüldü.
Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan halkı hedef alan PKK, 12 Ocak 1987’de Şırnak Uludere Ortabağ köyünde 2’si çocuk 8 kişiyi katletti, 23 Ocak 1987 tarihinde Mardin’in Midyat ilçesinde 4’ü çocuk 10 sivil vatandaş öldürdü.
20 Haziran 1987’de Mardin’in Ömerli ilçesine bağlı Pınarcık köyünde 16’sı çocuk, 6’sı kadın, 8’i erkek toplam 30 kişiyi katletti.
21 Eylül 1987 tarihinde, Şırnak’ın Güneyce köyü Çiftekavak mezrasını basan PKK’lılar, 2’si hamile 5 kadın, 4’ü çocuk 11 sivil vatandaşı öldürdü.
9 Mayıs 1988 tarihinde Nusaybin ilçesine bağlı Taş köyünün Behmenin mezrasında aynı aileden 8’i çocuk, 2’si kadın, 1’i erkek 11 kişi öldürüldü.
KÖYLÜLERİ YAKARAK ÖLDÜRDÜLER
Şırnak’ın Güçlükonak ilçesine bağlı Çevrimli köyüne, 10 Haziran 1990 tarihindeki saldırıda 11’çocuk, 7’si kadın, 9’u erkek 27 sivil öldürüldü.
14 Temmuz 1991 yılında Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Çağlayancerit ilçelerine bağlı köyleri basan PKK’lılar, 9 sivili yakarak öldürdü.
11 Haziran 1992 tarihinde Bitlis’in Tatvan ilçesinde bir minibüsten indirdiği 13 kişiyi kurşuna dizerek infaz etti.
1993 yılından itibaren terör saldırılarını tırmandıran PKK terör örgütü özellikle bölge halkını örgüte karşı bir sadakat eğilimine sokmak amacıyla, birçok vatandaşı öldürüp, köy ve yerleşim yerlerini yakıp yıkarak masum sivilleri katletti. Yarattığı korku ve uyguladığı şiddet ile halkı sindirip etkisi altına almaya çalışan PKK, bu stratejisini acımasızca gerçekleştirmek adına 5 Temmuz 1993 tarihinde 100’e yakın örgüt mensubu ile Erzincan’ın Kemaliye’ye bağlı Başbağlar köyünde sivil vatandaşlara yönelik büyük bir katliam gerçekleştirdi. Masum insanları kurşuna dizip evlerini ateşe vererek 33 vatandaşı öldürdü.
PKK ETKİSİNİ KAYBEDİYOR
Öğretmenleri, doktorları şehit eden PKK’lı teröristler daha sonraki yıllarda Ankara, İstanbul gibi büyük şehirlerde intihar ve bombalı saldırılarla yüzlerce insanımızı hayattan kopardı. Toplamda 5 bin 700 kişi hayatını kaybetti, 11 bin 347 kişi yaralandı. Türkiye PKK ile mücadelesini güçlendirdikçe ve etkili sonuçlar aldıkça Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde yaşayanlar da tepki göstermeye başladı. Bu mücadelenin en önemli sonucu, PKK yardakçıları görmezden gelse de Diyarbakır Anneleri’nin eylemi oldu. 151 ailenin eylemi sonucu 16 aile çocuğuna kavuştu. 1 Ocak 2020’den bu yana PKK’ya katılan 144 kişi ikna çabaları sonucu teslim oldu. Son dört yılda ikna ile teslim olanların sayısı 717’ye ulaştı. PKK’nın kanlı bilançosu kapanacaksa bunu ancak güvenlik kuvvetlerinin etkili mücadelesi ve başta anneler olmak üzere millet elbirliğiyle başaracak.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/nedim-sener/sahtekarlar-ve-tamahkarlar-41846303
NEDİM ŞENER / HÜRRİYET