Nevşin Mengü yeni AYM Başkanı'nı değerlendirdi: "Full badem diyemeyiz her yöne gider"
"KLASİK TÜRK BIYIĞINA DA DÖNEBİLİR"
Nevşin Mengü yeni AYM Başkanı'nı değerlendirdi: "Full badem diyemeyiz her yöne gider"
Abdullah Gül zamanında atanan AYM üyelerinden Zühtü Arslan, hatırlanacağı üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İrfan Aslan'dan yana ağırlığını koymasına rağmen bir dönem daha seçilmişti. Arslan son döneminde zaman zaman iktidarla ciddi anlaşmazlıklar ve fikir ayrılıklar yaşamıştı. Bunlar arasında en bilineni hiç şüphesiz Can Atalay konusunda verilen karar üzerine ayyuka çıkan restleşmeydi.
Arslan, özellikle MHP lideri Devlet Bahçeli’nin sert eleştirilerine maruz kalmıştı. Hatta Bahçeli, MHP grup toplantısında ülke gündemini uzun süre işgal edecek “Anayasa Mahkemesi kapanmalı ya da yeni anayasada bir düzenleme yapılmalı, yetkileri düzenlenmeli” çıkışında bulunmuştu.
Eski başkan bilindiği üzere son seçimde tekrardan aday olamayıp sadece oy kullandı. Aslan ve 6 kişilik ekibi söz konusu seçimde Yusuf Şevki Hakyemez’e oy vermişlerse de Kadir Özkaya, 9 oy alarak yeni AYM Başkanı seçilmişti. Kadir Özkaya’nın nasıl bir AYM başkanı profili sergileyeceği hakkındaki tartışmalar devam ederken gazeteci Nevşin Mengü de konuya dahil oldu. Mengü, yeni AYM Başkanı Kadir Özkaya’nı oldukça ilginç bir argüman üzerinden analiz etti.
"BAŞKANIN BIYIĞI HER YÖNE GİDER"
Türk siyasetinde ve Türk bürokrasisinde bıyık enteresan bir şeydir. Eskiden Türk insanı dediğin zaten bıyıklı oluyordu. Malum Türk erkeği dediğim bıyıklı oluyordu: 90'ların sonu 2000'lerin başına kadar… 90’larla beraber ekonominin dışı açılması, borsanın falan insan hayatına girmesi, finans sektörünün… Türkiye'nin dünyaya açılması Türk tipolojisini değiştirdi ama siyaset işte… Solcuların pos Stalin bıyığı oluyor, Ülkücülerin aşağı doğru bıyığı oluyor, İslamcıların da badem bıyık denilen bıyığı var ama yok gibi… Dudak üstünden kesiyorlar. Özellikle AK Parti ile badem bıyık hayatımızın merkezine oturan bir tarz oldu malumunuz.
Şimdi başkanın bıyığına bakıyorum: Başkanın bıyığı her yöne gider; aslı bürokrat bıyığı. Bu da çok ilginç. 2000'lerin başında falan bürokratlarda da bıyık yoktu. Bıyık kayboldu. Sonra bıyık geri geldi. Şunu biliyoruz Cumhurbaşkanı Erdoğan bir dönem bıyığa sarmıştı hatırlarsanız. Kameraların önüne de yansıdı: kimi bakanlarını yanına çağırıp “Nerede bıyığın?”, “Bıyık bırak?” dedi. Sonra bütün bakanlar bıyık bırakmaya başladı. Egemen Bağış mesela… Eskiden bıyıksızdı sonra bıyık bıraktı. Hatırlarsanız pek çok bakan bıyık bıraktı ama yine bıyıksızlık geri mi dönüyor acaba, Mehmet Şimşek'in bıyığı yok? Her şey olabilir, bıyık çok şey ifade ediyor hakikaten.
"FULL BADEM DE DİYEMEYİZ"
Şimdi burada başkanın bıyığına aslında tam badem bıyık da diyemeyiz değil mi? Tam badem değil, tam bürokrat bıyığı da değil: Dudak üstünden kesilmiş ama o kadar böyle post değil, hafif de bir seyreltilmiş ama tam da seyreltilmemiş bir bıyık… Bir bıyık olayı var yani ama full badem de değil yani full badem de diyemeyiz… Vallahi neden bıyık olayına girdin diyecek olursanız, çünkü mevcut başkan için de şunu sordum: Kadir Özkaya'nın seçilmesi -iktidar bloğunun oy verdiğine göre- bundan sonra karla daha uyumlu bir Anayasa Mahkemesi mi göreceğiz acaba? Anayasa Mahkemesi kararları yani Mesela Can Atalay'ın tutukluluğu için ihlal değildir mi diyecek ya da yetkisizlik mi verecek? Beni ilgilendiren bir konu değil deyip yollayacak mı acaba? Öyle bir şey mi göreceğiz? Çok da emin olmamak lazım? Diyorlar. Çok da belli olmaz o iş, “Buna % 100 öyle dememek lazım. Zaman gösterecek. Her ne kadar iktidar bloğu AYM içerisinde Kadir Bey’e oyunu vermiş olsa da bunu zaman gösterecek” diyorlar.
"KLASİK TÜRK BIYIĞINA DA DÖNEBİLİR"
Şimdi zamanın göstereceği o kadar da çok şey var ki enteresan bir döneme girdiğimiz kesin onun için kestiremiyoruz. Başkanın bıyığı gibi yani o da çıkabilir bu da çıkabilir. Yani her şey olabilir. Bir yandan Bahçeli'yi de kızdırmayacak ama 1 Nisan sonrası başlayacak yeni sürece de uyabilecek birisi mi acaba diye de insan düşünmeden edemiyor. Tabii burada sadece Anayasa Mahkemesi başkanı değil yargıda ciddi değişiklikler olacak. Neden, diyecek olursanız Yargıtay’da 25 Mart’ta başkanlık seçimi var. 2020'de Mehmet Akarca seçilmişti. Onun görevi 24 Mart'ta doluyor. 25 Mart'ta Yargıtay başkanı seçilecek. Danıştay da başkan seçilecek yine aynı şekilde… Mevcut başkan Zeki Yiğit'in 4 yıllık süresi 7 Mayıs'ta dolacak. Danıştay en son kavgada biliyorsunuz Danıştay, MHP'ye yakın; Anayasa Mahkemesi MHP'ye uzak gibi bir denklem ortaya çıkmıştı. Danıştay'da da başkanlık seçimi olacak. Vallahi enteresan. Tüm bunları daha enteresan yapan, aslında, Kadir Bey'in yani yeni başkanın o da olabilir, bu da olabilir, bademe de dönebilir… Bu iş, klasik Türk bürokrat bıyığına da dönebilir, hepsi olabilir...
YENİ ÇAĞ