Nevzat Tarhan: “Gençlerin yalnızlığı göz ardı edilmemeli”
Pandemi ruh sağlığımızı nasıl etkiledi?
Nevzat Tarhan: “Gençlerin yalnızlığı göz ardı edilmemeli”
Bir yılı aşkın süredir etkili olan pandeminin psikojik yansımalarına dikkat çeken Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, en önemli sonuçlardan birinin yalnızlık olduğunu vurguluyor. Modernizmin en büyük kâbusunun yalnızlık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, pandemi sonrasında önlem alınmazsa krizin yalnızlıktan patlak verebileceğini söylüyor. Gençlerin yalnızlığına da dikkat çeken Prof. Dr. Nevzat Tarhan, gençlik ve ergenlik döneminin sosyalleşme dönemi olduğunu belirterek “Ellerinde cep telefonu ile yaşayan ve hiç arkadaşı ile görüşmeyen bir gençlik geliyor.” uyarısında bulundu ve “artık sevgi dolu bir bakış, içten bir tebessüm, sıcak bir dokunuş ve birkaç güzel söz artık çok kıymetli” dedi.
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bir yıldan uzun bir süredir hayatımızın bir parçası haline gelen pandeminin psikolojimiz üzerindeki etkilerini değerlendirdi.
Pandemi ruh sağlığımızı nasıl etkiledi?
- Pandemiyi tarihe notlar bırakacağımız bir kriz olarak görmemiz gerekiyor. İnsanlık tarihinde bir salgından bu derece etkilenme ilk defa oluyor. Daha önce veba salgınları var ama bu salgınlar sadece bir kıta içinde kalmış oysa bu kıtalar arasında yayılan, küresel bir salgın.
- Pandeminin psikolojik boyutunu anlamak için pandeminin hem bireye hem topluma hem de dünyadaki küresel olarak toplumlara etkisi ne olabilir, buna bakmak gerekir. Bir krizdir bu. Kriz yönetiminde önemli olan iki kural vardır. Birinci kural kriz anında kriz bir zincire benzer. Bu, toplum hayatındaki zaman zinciri gibidir. Zincirin en güçlü yeri zincirin en zayıf halkasıdır. Bir gerilim, stres olduğu zaman zincir zayıf yerinden kopar. Aynı şekilde toplumu da bir zincir olarak düşünürsek kriz olduğunda toplum gerilir, zayıf yerinden kopuş başlar. Bu zayıf yerlerinden birisi de şu anda yalnızlık.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a göre en büyük etki “Yalnızlık”
- Tüm dünyayı etkileyen pandeminin en büyük etkisi yalnızlık oldu. Pandemi sonrası yalnızlık patlama yapacak. Postpandemik dönem için önlem alınmalıdır. Postpandemik dönemde psikiyatrik hastalık pandemisi beklenmektedir.
- Modernizmin kâbusu yalnızlık. Ben bu krizin yalnızlıktan patlak vermesini tahmin ediyorum. Şu anda yeteri kadar istatistik yok ama bunun küresel olarak öncülleri vardı. Burada yalnızlık, psikolojik gerilimin küresel olarak kırılma noktası oldu. Buradan kırılma yaşanacak. Başka ihtimaller de var ama en önemlisi bu. Krizlerin ikinci kuralı da krizlerde hiçbir zaman olaylar kendiliğinden düzelmez. Bir kırılma olduğu zaman kendiliğinden normale gelmez. Bu krizde de eğer yalnızlık ile ilgili tedbir almazsak daha büyük bir iz bıkarak gider.
- Krize karşı küresel bir önlem alırsak çok daha büyük zararları önleyebiliriz. Burada küresel olarak hangi toplum yalnızlığa çözüm üretebilirse o toplum pandemi sonrası çağda yalnızlık kâbusundan kurtulacak. Kimse buna karşı tedbir almazsa yalnızlıkla ilgili kâbustan kurtulamayacak ve Roma’nın son dönemi gibi yıkılacak.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan ailelere şunları tavsiye ediyor
- Aile içerisinde çok önerdiğim 4 kural var: Sevgi dolu bir bakış, içten bir tebessüm, sıcak bir dokunuş ve birkaç güzel söz. Bu dört madde yakın ilişki ve yaşantılarda yalnızlığa çaredir.
- Pandeminin tehlike mi fırsat mı olduğu konusunda değerlendirme yapılması gerekiyor. Özgürlüğümüz kısıtlandı ama doyum erteleme becerimiz gelişti. Bedeni ve ruhi rahatlığımız azaldı ama kendimizi geliştirmek, aile bağlarını güçlendirmek için daha çok zamanımız oldu. Haz ve hız odaklı yaşantımız kısıtlandı ama yeni ilgi alanları keşfedebildik. Bazı haklarımızı kullanamadık ama başkalarının haklarının var olduğunu da fark ettik. Doğaya çok hoyrat davranıyorduk ama küresel kirlenme, iklim değişikliği konusunda daha dikkatli olmamız gerektiğini öğrendik.
- Sadece ekonomik refah değil, manevi refahın da önemli olduğunu öğrendik. Kendi değerlerimizle böyle bir kaynağın üzerinde oturuyoruz. Kültürel ve sosyal sermayenin üzerinde oturuyoruz. Bunu eğer harekete geçirmezsek gelecek kuşaklar yazıklar olsun atalarımıza der bize. Onun için onlara karşı vebalimiz var.