Nihat Hatipoğlu: Dava adamı rüzgara göre pozisyon almaz

Sabah gazetesi yazarı Nihat Hatipoğlu, “Müslüman dava adamıdır” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Nihat Hatipoğlu: Dava adamı rüzgara göre pozisyon almaz




Nihat Hatipoğlu: Dava adamı rüzgara göre pozisyon almaz

"Dava adamı sesiyle, kalemiyle, parasıyla, ekmeğiyle, imkânıyla, kısacası etkili neyi varsa onunla dinine hizmet eden adamdır"

Sabah gazetesi yazarı Nihat Hatipoğlu, “Müslüman dava adamıdır” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Hatipoğlu, yazısında Müslümanların iki temel görevi olduğu görüşünü şöyle dile getirdi:

Her Müslüman'ın iki temel görevi vardır. Birincisi şudur: Her Müslüman dinini en doğru kaynaktan öğrenecek ve öğrendiği bu dini en temiz ve en duru şekilde hayata tatbik edecek. Yani inandığını yaşayacak. Zira inandığını yaşayamazsa, bir müddet sonra yaşadığına inanmaya başlayacak.
Müslüman'ın ikinci görevi ise inandığını etrafa yaymaya, yani tebliğ etmeye gayret etmesidir. Sadece kendi nefsiyle yetinen, dinini elinden geldiği kadarınca yaşamaya çabalayan Müslüman, görevini yerine getirmiş olmaz. Dini tebliğ ise sadece belli bir meslek erbabının işi değildir. Bu din sadece din adamlarının, hoca veya ilahiyatçıların dini değildir. İnanan her müminin dinidir. O halde her müminin; dini anlatması, yayması, tebliğ etmesi, teşvik etmesi asli görevidir. Bu dini bir sorumluluktur aynı zamanda.

“Dava adamı kimdir” diye sorduğu yazısında Hatipoğlu şu ifadeleri kullandı:

Dava adamı namazını, orucunu, sadakasını, sadakatini, zekâtını, merhametini esirgemeyendir. Kumardan, içkiden, yalandan dolandan, merhametsizlikten kaçınan adamdır. Dava adamı Allah'a, kitabına ve peygamberine, onların emirlerine, 'Acaba, ama, fakat' gibi kaçamak cümlelerle bakmaz. Rabbül Âlemin ne buyurmuşsa, onu baş-göz üzerine kabul eden adamdır. Üstadın deyimiyle zor günde, zor zamanda "Kim vardır?" diye sorulduğunda sağa-sola bakmadan ben varım diyen insandır. Nimet olduğunda ise -Hz. Ebu Bekir'in yaptığı gibigörünmeyen, köşeye çekilen adamdır.
Dava adamı sesiyle, kalemiyle, parasıyla, ekmeğiyle, imkânıyla, kısacası etkili neyi varsa onunla dinine hizmet eden adamdır.
Dava adamı gece namazını, gündüz zikrini, Kur'an kıraatini, Hz. Resul'e salatu selamı esirgemeyen adamdır.
Dava adamı rüzgâra göre pozisyon almaz.
Dava adamının Rabb'e olan bağlılığı mezara kadardır.
Dava adamı ümidini, umudunu, gayretini yitirmeyen adamdır.
Dava adamı tek Rabb'e teslim olandır. Sahte ilahlara, sahte gülücüklere, oyunlara, tezgâhlara, tuzaklara, aldatıcı tekliflere kapı aralamayan adamdır.

 

Sabah, Independent Türkçe