Osman Akkuşak - Af meselesi

Vatandaşların hapse girmesini sağlayan belli başlı kanunları şöyle sıralayabiliriz:

Osman Akkuşak - Af meselesi




Son günlerin tartışılan konusu; TBMM tarafından artık bir (af kanunu) çıkarılması, yahut işledikleri suçlar sebebiyle 200 bini aşkın vatandaşın hapishanede çekmekte olduğu çilenin hafifletilmesi, yani cezalarından münasip miktarda bir tenzilâtta bulunulmasının zamanı geldiğine dair görüşler ve kanaatlerdir.

Vatandaşların hapse girmesini sağlayan belli başlı kanunları şöyle sıralayabiliriz:

1- 5237 sayılı (türk ceza kanunu 345 madde)

2- türk ceza kanununun yürürlük ve uygulama şekli hakkında kanun (5253 sayılı, 14 madde)

3- ceza muhakemesi kanunu (5271 sayılı, 335 maddeye ilaveten 5 madde daha vardır)

4- ceza muhakemeleri usulü kanunu (1412 sayılı, 326 madde)

5- ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı hakkında kanun (5275 sayılı, 124 madde)

6- adlî yargı ilk derece mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkileri hakkında kanun (5235 sayılı, 57 madde)

7- terörle mücadele kanunu (3713 sayılı, 26 madde)

8- tanık koruma kanunu (5726 sayılı, 28 madde)

9- polis vazife ve salahiyetleri kanunu (2559 sayılı, 28 maddeye ilaveten 10 ek maddeden ibarettir)

10- kaçakçılıkla mücadele kanunu (5607 sayılı olup 27 maddeye ilaveten 9 ek maddeden ibarettir)

11- internet yoluyla işlenen suçlarla mücadele kanunu (5651 sayılı olup 14 asıl madde, 14 ek maddeden ibarettir)

12- rüşvet ve yolsuzlukla mücadele kanunu (3628 sayılı olup 25 asıl madde, 3 geçici maddeden ibarettir.)

13- memurların ve kamu görevlilerinin yargılanması hakkında kanuni (4483 sayılı olup 20 asıl madde, 4 geçici maddeden ibarettir.)

14- fikir ve sanat eserleri kanunu (5846 sayılı olup sadece cezai hükümleri ihtiva etmektedir. 87 maddeden ve 4 ek maddeden ibarettir.)

15- sermaye piyasası kanunu (6362 sayılı, 116 madde).

değerli okuyucular; saydığımız bu 15 kanundan ayrı buraya almadığımız bazı kanun ve yönetmelikler daha vardır. ceza hükümleri vazeden önemli kanunların en önemlileri bu saydıklarımızdır. diğerlerini de bir başka yazımız da ele alabileceğimizi düşünüyoruz.

yukarıda saydığımız kanunlar mucibince cezalandırılıp hapse düşen vatandaşlarımızın önemli bir kısmının böyle bir akıbete uğramaktan muzdarip olduğunu, bir daha asla böyle bir yanlışlığa ve hataya düşmemeye kararlı olduklarını tahmin edebiliriz. devletine, milletine bağlı olanların pişmanlık içinde bulunduklarını kabul etmek de bir iz’an ve basiret icabı olmak lazım gelir.

rahmetli necip fazıl, yazıları dolayısıyla girdiği hapishaneden çıktığı gün ‘allah düşmanımı düşürmesin!’ diyerek hadisenin acılığını belirtmişti.. şimdi artık ülkemin bütün halkı, köylüsü, kentlisi televizyon seyrediyor.. günü gününe, saati saatine, bütün dünyada olup bitenleri öğreniyor.. bütün insanlar kültürlü.. artık herkes iyiyi, kötüyü biliyor..

Hapishaneye düşenler, iyi bir insan olmanın kadrini, ehemmiyetini herkesten çok öğrenmiş, idrak etmiş durumdadır.. onlara bir fırsat tanımanın, iyi bir hayatı seçmekte yardımcı olmanın kanaatimce vakti gelmiştir.. fertler birbirlerinin hakkını gasp etmekten, 5 dakikalık bir öfkeye kapılmanın doğurduğu acılardan ötürü mağdurdur.. içerdeki ile dışardaki yeniden kardeş olabilirler.. toplum olarak bunlara yardımcı olmak devletin de, bütün vatandaşların da vazifesidir..

Suç işlemeyi alışkanlık haline getirenler ise ayrı bir gruptur.. adalet ve devlet, onları ayrı bir muameleye, bir ıslah muamelesine tâbi tutabilir.

Kaynak: https://www.yenisafak.com/yazarlar/osmanakkusak/af-meselesi-2053547