Özel "İşimiz Gücümüz Türkiye" dedi: Aday olmasa da çalışanlar var

CHP Lideri Özgür Özel, son dönemki tartışmalar için “3-5 kişi partiyi tartıştırıyor” derken istifa edenlere karşılık aday olmasa da yerel seçimler için çalışanları örnek partili olarak gösterdi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), haftanın son gününde aday tanıtım toplantısıyla yerel seçimler kampanyasını “İşimiz Gücümüz Türkiye” sloganıyla başlattı ancak halen Hatay Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı adaylığı tartışması bitmedi ve Lütfü Savaş Ankara’da olmasına rağmen tanıtıma gelmedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 1127 belediye başkan adayı ile 31 Mart’taki yerel seçimler sürecini başlattığını açıkladı. Ancak Hatay Büyükşehir Belediyesi yanı sıra İstanbul’un ilçeleri Esenyurt ve Güngören ilçelerindeki açıklanmış adaylara tanıtım toplantısında yer verilmemesi dikkat çekti. CHP, Parti Meclisi (PM) kararlarıyla 10 Ocak’ta Güngören’de Temel Akkoç’u ve 12 Ocak’ta Esenyurt’ta Ali Gökmen’i belediye başkan adayları olarak ilan etmişti.

Mersin’de ise CHP ile DEM Parti arasında “kent uzlaşısı” gerekçesiyle olası iş birliği açısından 10 Ocak’ta ilçe belediye başkanları açıklanırken, Akdeniz ile Toroslar ilçeleri açıklanmamıştı. Sonrasında 12 Ocak’ta Akdeniz’de Nesibe Teker Hazim’in adaylığı açıklandı ancak aday tanıtım toplantısında Toroslar’da aday açıklanmadığı görüldü.

Böylece CHP, 31 Mart’taki yerel seçimlerde 1393 seçim çevresinden 1127’sinde aday belirleyerek, Türkiye genelinde 266 yerleşim yerinde 18 Şubat itibarıyla aday çıkarmadı.

Ayrıca Özel, “31 Mart 2019’daki yerel seçimlerde 100 olan kadın aday sayısı iki katına çıktı” bilgisini verdi. Dolayısıyla şimdiki yerel seçimlerde CHP’nin belediye başkanlıkları için gösterdiği kadın aday oranı sadece yaklaşık yüzde 18 oldu. Özel, gelecek seçimlerde kadın aday sayısını arttırabilmek için kadınları CHP’de siyaset yapmaya devam etti.

Aday belirleme tartışmasına yanıt verdi: 3-5 kişi partiyi tartıştırıyor

Özgür Özel, Ankara Spor Salonu’nda aday tanıtımı ile seçim bildirgesi açıklaması toplantısında, parti içi tartışmalara da değindi ve aday olmadığında istifa etmek yerine parti için çalışanları örnek gösterdi.

Aday belirleme süreçlerini kapalı kapılar ardından yürütmediklerini söyleyen Özel, bu dönemde CHP’ye 3 bin 500 kişi tarafından belediye başkan adaylığı için başvuru olduğunu açıklayarak, yaşanan istifalar ile aday belirleme sürecine yönelik tepkilere özetle şöyle yanıt verdi:

“Adaylarımızı belirlerken seçmenimizi dinledik, örgütümüzü, aday adaylarımızı dinledik. Sokağın sesine kulak verdik. Kanaat önderleri ile görüştük. Parti Meclisi üyelerimizi ve milletvekillerimizi görevlendirdik, detaylı raporlarını aldık. 3 bin araştırma yaptırdık. Mevcut belediye başkanlarımız hakkında memnuniyet anketleri yaptık. Aday adayı olup da 16 bin başvurudan, 3 bin 500’ün üzerindeki doğrudan belediye başkan adaylığı içindi, adaylaşamayanlar oldu. Son günlerde 3-5-10 memnuniyetsiz arkadaşımızın partiden ayrıldığını ya da başka taraflardan aday olmak istediklerini ve eleştirel açıklamalarını görüyoruz. Hepsine sonuna kadar saygı duyuyorum. Hiç kötü söz söylemeyeceğim. Ama esas mesele, benim gönlümde manşette olan, benim gönlümün kahramanları, kendisi aday olmadığı günün ertesi sabahı adaya telefonu açıp, ‘Çok istedim olmadı ve sizi belirlediler, ben çalışmaya hazırım’ diyen aday adayı arkadaşlarımız var. Kendisi için giydirdiği aracı aday olan arkadaşına teklif edenler var. Kampanya için kendisine ayırdığı bütçeyi ilçe başkanına teslim edenler var. Yani 3-5 kişi partiyi tartıştırıyor ama partililiğini kimseye tartıştırmayan, adayımızın arkasında duran, partinin başarısını kendi başarısı sayanlar var.”

AK Parti Lideri Erdoğan’a tepki: Hatay’ı tehdit etti, kalbinde taş var

Erdoğan’ın bu yerel seçimlerde “Oy vermezseniz hizmet yok” yönünde tehdit niteliğinde açıklamalar yaptığını kaydeden Özel, Hatay örneğini anımsatarak, şunları dile getirdi:

“(Erdoğan) Açıkça ve netçe şunu söyledi. ‘Hatay mağdur, masun oldu çünkü belediyesi bizde değildi’ dedi. Bu söze siyaseten cevap verebilecek söz bulamadım, bu söze söyleyecek söz bulamadım. Çünkü karşımızdaki, depremzedeyi geçmişte verdiği oydan dolayı cezalandıracak, gelecekte vereceği oya göre şantaj yapabilecek bir taş kalpliliğe bağlıydı. Onun kalbinde taş var. Onun kalbinde vicdan, insaf yok. Ancak onun karşısında Hatay’ı da Türkiye’yi de çok seven CHP’liler var. Bunu öğrenecek. Vatandaşlarımıza özellikle şunu ifade etmek isterim. Biz CHP olarak ‘Oyu bize verin’ diyoruz. Ama bize vermeyeni cezalandırmakla asla tehdit etmiyoruz. Biz CHP olarak bize oy verenlerin oylarını alıyoruz. Ama asla ve asla oy vermeyenlere hizmet etmeyip, hizmette ayrıcalık yapmıyoruz. Çünkü biz belediyecilik hizmetinin bir kamu hizmeti olduğunun ve bu hizmeti yapmanın CHP’li belediyelerin vatan borcu olduğunun farkındayız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan bir süre önce Hatay’da yaptığı konuşmada, “Merkezi yönetimle yerel yönetim dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Bakın Hatay’a geldi mi?” ifadelerini kullanmıştı.

Özel: Eski genel başkanlara vefa CHP’yi iktidar yapmakla olur

Aday tanıtım toplantısında protokolde eski genel başkanlar Murat Karayalçın ile Hikmet Çetin’in yer almasına karşın grip olduğu gerekçesiyle Kemal Kılıçdaroğlu’nun yokluğu göze çarptı.

Özgür Özel ise, parti içerisinde geçtiğimiz yıl 4-6 Kasım’daki 38. Olağan Kurultayı’nda genel başkanlığı devraldığı Kemal Kılıçdaroğlu’na vefa gösterilmediği yönündeki iddialara da dolaylı olarak yanıt verdi.

Özel, “Maalesef CHP ilk 100 yılın son çeyreğinde, son 25 yılda iktidardan uzaktı ve Türkiye CHP’li iktidarlardan mahrumdu. Böyle bir sürecin sonunda girdiğimiz ikinci yüzyılda kurultayımız bize bir kez daha CHP’yi sadece üyeleri ile değil, sadece CHP’lilerle değil içinde bulunduğumuz şartlar göz önüne getirildiğinde, Türkiye’yi yeniden tek yumruk yapacak, yeniden kucaklayacak, Türkiye’yi yeniden birlikte bir dirilişe, şahlanışa, tek kişinin, bir zümrenin, bir ailenin, bir partinin çıkarları ile değil tüm toplumun çıkarlarını önceleyen bir şekilde yönetilebilecek olduğuna inandıracak bir birliktelik için bizleri görevlendirdi. Ben bugün burada iki sayın genel başkanımın huzurunda ve ilk günden bugüne kadar partimize hizmet etmiş bütün genel başkanlarımı, hayatta olmayanları rahmetle, aramızda olmayan iki genel başkanımızı minnetle ve buradaki değerli genel başkanlarımızı şükranla, sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Sağ olsunlar, var olsun. Zaman zaman siyasette vefa tartışmaları oluyor. Elbette parti kültürümüz gereğince kendimizden önceki genel başkanlarımıza büyük bir vefa duyuyor ve en yüksek saygıyı gösteriyoruz. Ama bu salona hatırlatmak istediğim bir şey var. O da bir partinin önceki genel başkanlarına vefa göstermek onlardan alınan emaneti, onların partisini, CHP’yi iktidar yapmakla olur. Bunu başaracağız” dedi.

Türkiye İttifakı’nı sandıkta kurma çağrısı yaptı: Muhalefete muhalefet işimiz değil

Kemal Kılıçdaroğlu’nun 31 Mart 2019’da İYİ Parti’yle birlikte oluşturduğu Millet İttifakı iş birliği yanı sıra CHP’nin diğer siyasi partilerle seçim ittifakı kurmadığı bu yerel seçimlerde hedefi, “Türkiye İttifakı” adıyla sandıkta seçmen çoğunluğunu yakalamak olarak görünüyor.

Türkiye’de Cumhuriyet’in ikinci yüzyılındaki ilk seçimini 31 Mart’ta yapacağını anımsatan Özgür Özel, bir kez daha seçmenlere sandıkta ittifakı CHP’li adaylara oy vererek kurma çağrısı yaptı. Özel hem seçmenlere hem de CHP’ye yönelik sert muhalefet tutumu alan diğer muhalefet partilerine şöyle seslendi: “En yaşanılabilir kentler CHP’li kentler, CHP’li belediye başkanlarının yönettiği kentler. Göç için CHP’li belediyeler göç alıyor, göçü AK Partili, Cumhur İttifakı’nın belediyeleri veriyor. CHP’li belediye başkanına oy vermek demek aslında hem geçmişi ödüllendirmek hem geleceğe umutla bakmak demek. Türkiye’deki herkesi CHP’li belediyelerde ağırlayamayız ama Türkiye’deki herkes CHP’nin belediye başkan adaylarına oy vererek, bugün hayranlıkla uzaktan izlediği, tatile gitmek istediği, evladının üniversite okumasını istediği, kendisinin yaşamak istediği o CHP’li belediyeleri kendi kentine getirebilir. O yüzden çağrım buradan bütün Türkiye’yedir. Çağrımız, Bursa, Denizli, Manisa, Uşak, Samsun, Malatya, Tokat, Tunceli, Türkiye’nin dört bir yanındaki CHP’li belediyelerden mahrum vatandaşlarımızadır. 31 Mart’ta oyu atın, halkçı, çalışkan, sizi gözetecek belediye başkanlarını kentinizde iktidara getirin. Biz onlara inanıyoruz, güveniyoruz. Ehliyetli ve liyakatli, kadının gücünün, gençliğin enerjisinin hakim olduğu kadrolarımızla, şehirlerimizi afetlere karşı dirençli hale getirmek için, daha fazla sosyal yardımı daha adil ulaştırmak için, esnafımızın sırtındaki yükü azaltmak, gençlerimize yeni sosyal alanlar sunmak için, daha fazla kreş ve yurt yapabilmek için, belediyeleri halkın söz sahibi olduğu kurumlar haline getirmek için, güvenli ve özgür şehirleri inşa etmek için yeni bir yola çıkıyoruz. Beş yıl önce CHP’nin içinde bulunduğu ittifak, bugün aynı isimle seçimlere girmiyor. Bu ittifak ortaklarımızın verdiği ve bizim de saygı duyduğumuz bir karar. Bizim işimiz genel siyasette iktidara muhalefet etmek. O yüzden muhalefetle uğraşmayız. Bugün geçmişte beraber olduklarımız ayrı adaylarla, listelerle karşımızda olabilirler. Buna da saygı duyacağız. O yüzden muhalefetle uğraşmayız. Bugün geçmişte beraber olduklarımız ayrı adaylarla, listelerle karşımızda olabilirler. Buna da saygı duyacağız. MHP’nin ‘U’ dönüşüne itiraz edenler yine seçmenler. Geçen seçimde, ‘İsraf bitsin, tasarruf olsun’ diyenler yine buradalar. Geçen seçimde bizimle birlikte olan iyi insanlar hala iyi insanlar. Geçen seçimin muhafazakar demokratları yine burada kendi değerlerine saygılı belediye başkanlarımızın arkasında. Geçen seçimlerde bizim belediye başkanlarımıza destek veren milliyetçi demokratlar, onların vatan, millet, bayrak sevgisine 5 yıl boyunca şahit oldular. O yüzden buradan sonra hep birlikte CHP’nin seçime ittifaksız girdiğini kimse kabul etmesin. Biz bir ittifakın bir parçasıyız, bileşeniyiz. İçindeyiz, bu ittifakın adı Türkiye İttifakı’dır. Partimizin bayrağı var mı, var. Ama Türkiye İttifakı’nın bayrağı Ay Yıldızlı Al Bayraktır, Türkiye İttifakı’nın renkleri kırmızı ile beyazdır.”

Yıldız Yazıcıoğlu / VOA