Pakistan'ın eski başbakanı Navaz Şerif genel seçimleri kazandığını ilan etti, koalisyon arayışına başladı

Eski Pakistan Başbakanı Navaz Şerif Cuma günü genel seçimlerde zaferini ilan ederek partisinin en büyük parti olduğunu ve tek başına net bir çoğunluk elde edemediği için koalisyon hükümeti kurmak üzere diğer gruplarla görüşeceğini söyledi.

Şerif'in açıklaması, militan saldırılarında 28 kişinin ölümüyle gölgelenen ve Perşembe günü sona eren oy verme işleminden 24 saatten fazla bir süre sonra, 265 sandalyenin dörtte üçünden fazlasının sonuçlarının açıklanmasının ardından geldi.

Analistler seçimin net bir galibinin olmayabileceğini, bunun da bir yandan ekonomik krizden çıkmaya çalışan, diğer yandan da derin bir kutuplaşmanın yaşandığı siyasi ortamda artan militan şiddetiyle mücadele eden ülkenin sıkıntılarını arttıracağını tahmin ediyordu.

Sonuçlar, çoğu hapisteki eski Başbakan İmran Han tarafından desteklenen bağımsızların en fazla sandalyeyi kazandığını gösterdi. Buna göre Han, Pakistan yerel saatiyle akşam 21.00 itibariyle sayılan 225 sandalyenin 92'sini aldı.

Şerif'in Pakistan Müslüman Birliği-Navaz Partisi 64, suikast sonucu öldürülen eski başbakan Benazir Butto'nun oğlu Bilaval Butto Zardari'nin Pakistan Halk Partisi ise 50 sandalye kazandı. Geri kalanlar ise küçük partiler ve diğer bağımsızlar tarafından kazanıldı.

Şerif, doğudaki Lahor kentinde düzenlediği basın toplantısında, "Pakistan Müslüman Birliği seçimlerden sonra bugün ülkedeki tek büyük parti ve bu ülkeyi girdaptan çıkarmak bizim görevimiz" dedi.

Şerif, "Bağımsızlar ya da partiler, kim yetki almış olursa olsun, aldıkları yetkiye saygı duyuyoruz. Onları bizimle birlikte oturmaya ve bu yaralı ulusun yeniden ayağa kalkmasına yardımcı olmaya davet ediyoruz" şeklinde konuştu.

Üç kez başbakanlık yapmış olan 74 yaşındaki Şerif, geçen yılın sonlarında İngiltere'de dört yıl süren sürgünden dönmüş ve son seçimlere, yolsuzluk suçlamasıyla tutuklu bulunduğu hapishane hücresinden katılmıştı.

Şerif, güçlü ordu ile uzun süredir devam eden çekişmeleri geride bırakarak ülkeyi yönetecek en önde gelen isim olarak görülüyordu.

Şerif, partisinin tek başına çoğunluğu kazanmayı tercih edeceğini, ancak bunun olmaması halinde Pakistan Halk Partisi'nin eski Başkanı Asıf Ali Zardari de dahil olmak üzere diğerleriyle Cuma gecesi müzakereleri başlatmak için temasa geçeceğini söyledi.

Pakistan basınından Geo News'in haberine göre, İmran Han'ın üst düzey bir yardımcısı ilk açıklamasında Pakistan Tehreek-e-İnsaf (PTI) partisi liderlerinin kendi aralarında görüşmeler yapacağını ve Cumartesi günü Han'la hapishanede biraraya gelerek sonuçları ele alacaklarını bildirdi.

Pakistan'daki geçici hükümet, oylama sonuçlarının alışılmadık bir şekilde gecikmesini, Perşembe günkü seçim öncesinde bir güvenlik önlemi olarak cep telefonu hizmetlerinin askıya alınmasına bağladı.

Pakistan'ın karmaşık seçim sistemi uyarınca bağımsız üyeler tek başlarına hükümet kuramıyor. Bu sistemde partilere kazandıkları oylara göre tahsis edilecek ayrılmış sandalyeler de bulunuyor.

Ancak bağımsız üyeler seçimlerden sonra herhangi bir partiye katılma seçeneğine sahip. Han'ın partisi seçimden men edildiği için destekçileri bağımsız olarak yarıştı.

Koalisyonun önündeki zorluklar

Mali hizmetler firması Moody's Investors, "Sonuçların zamanında açıklanması ve yeni hükümetin sorunsuz bir şekilde kurulması, siyasi belirsizliği azaltacaktır. Bu, çok zorlu makroekonomik koşullarla karşı karşıya olan ülke için hayati önem taşımaktadır" dedi.

Sonuçların açıklanmasındaki gecikme, Pakistan'daki seçimler için alışılmadık bir durum. Karaçi'nin borsa endeksi ve Pakistan'ın devlet tahvilleri yaşanan bu siyasi belirsizlik nedeniyle düştü.

Seçim komisyonu özel sekreteri Zafer İkbal, ayrıntı vermeden, gecikmenin nedeninin bir "internet sorunu" olduğunu söyledi.

Esas seçim mücadelesinin, partisi Tehreek-e İnsaf'ın son ulusal seçimi kazandığı Han'ın desteklediği adaylar ile Pakistan Müslüman Birliği-Navaz Partisi arasında geçmesi bekleniyordu. Han, ordunun, partisini ortadan kaldırmak için baskı uyguladığına inanırken, analistler ve muhalifler Şerif'in generaller tarafından desteklendiğini söylüyor.

İngiltere'den bağımsızlığını kazandıktan sonraki 76 yıl boyunca Pakistan'a doğrudan ya da dolaylı olarak hakim olan Pakistan Ordusu, son birkaç yıldır siyasete müdahale etmediğini savunuyor.

Analistler bir koalisyon hükümetinin, mevcut düzenlemenin üç hafta içinde sona ermesinin ardından Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) yeni bir kurtarma programı talep etmek başta olmak üzere birçok meselenin üstesinden gelmekte zorlanacağını söylüyor.

Washington'daki Ortadoğu Enstitüsü'nde Afganistan ve Pakistan Araştırmaları Direktörü olan Marvin Weinbaum, bir koalisyon hükümetinin "muhtemelen istikrarsız ve zayıf olacağını" ve "en büyük kaybedenin ordu olacağını" söyledi.

Weimbaum, "Çünkü ordu gerçekten de itibarını bu oylamayı gerçekleştirme becerisine bağlamış durumda" dedi.

Uzman, seçimlerin Pakistan'ın içinde bulunduğu krizlerin çözümüne yardımcı olmasının beklendiğini ancak bölünmüş bir kararın "istikrarsızlık yaratacak güçlerin daha da derinleşmesine zemin hazırlayabileceğini" vurguladı.

Perşembe günü yapılan oylama için ülke genelinde binlerce asker sokaklarda ve seçim merkezlerinde konuşlandırılmış, güvenlik arttırılırken İran ve Afganistan ile olan sınırlar geçici olarak kapatılmıştı.

İçişleri Bakanlığı, arttırılan güvenliğe rağmen, militanlar tarafından düzenlenen bombalı, el bombalı ve silahlı 56 saldırıda aralarında iki çocuğun da bulunduğu 28 kişinin öldüğünü açıkladı.

Washington'dan yapılan açıklamada Pakistan'dan halkın iradesini yansıtan "zamanında, eksiksiz seçim sonuçların" beklendiği kaydedildi.

Şerif'in zaferi ilan etmesinin ardından bir açıklama yapan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, "ABD, siyasi parti gözetmeksizin, ortak çıkarlarımızı ilerletmek için bir sonraki Pakistan hükümetiyle birlikte çalışmaya hazırdır" dedi.

voa