Pandemi süreci ciltte yıpranmayı artırıyor!
Kışın ortaya çıkan 5 cilt hastalığına dikkat!
Pandemi süreci ciltte yıpranmayı artırıyor!
Kışın ortaya çıkan 5 cilt hastalığına dikkat!
PANDEMİDE CİLDİMİZİ KORUMANIN 10 ÖNEMLİ KURALI!
Kış mevsimiyle birlikte cildimiz için tehlike çanları çalmaya başladı. İyice etkisini gösteren soğuklar, rüzgar ve havadaki nem miktarının düşmesine; pandemi sürecinde bolca yüklenilen dezenfektanların yanlış kullanımı da eklendiğinde bazı cilt hastalıklarının daha kolay tetikleneceğini belirten Acıbadem Kadıköy Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Funda Güneri “Kışın kendine özgü yıpratıcı şartlarına; içinde bulunduğumuz Covid-19 pandemisi sürecinde hijyenik alışkanlıkların değişmesi, aşırı ve yanlış temizlik, kullanılan dezenfektan ürünler, kolonyalar ve uzun süre değiştirilmeyen maskeler de eklendiğinde cilt sağlığımız kaçınılmaz olarak olumsuz etkileniyor. Bu nedenle pandemi sürecinde önlem almaya çalışırken yanlış uygulamalardan da kaçınmak gerekiyor.” diyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Funda Güneri, kışın ortaya çıkan ya da tetiklenen 5 cilt hastalığını sıraladı; Covid-19 pandemisinin damga vuracağı kış aylarında cilt sağlığımızı korumak için gerekli 10 kuralı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Temas Egzaması (Kontakt Egzama)
Özellikle ellerde etkili olan temas egzaması kış aylarında artıyor. Havaların soğumasıyla deride önce kuruma, sonra kızarıklık, pullanma, su toplamaları ve kaşıntıyla belirti veriyor. Bazı duş jelleri nedeniyle vücut derisinde de oluşabilirken; günümüzde Covid19 enfeksiyonundan korunma amaçlı kullanılan, uygun olmayan maskelerle de yüzde ortaya çıkabiliyor. Maskedeki yapıştırıcılar, lastik ve metal parçalarına karşı yüz derisinde alerjik kontakt egzama oluşabiliyor. Bu nedenle ilaç tedavisi gerekebiliyor.
KORUNMA YOLLARI:
Uygun nemlendirme, kremli, gliserinli sabun tercihi ve soğuk dönemde dış ortamda ellerin eldivenle korunması ile belirtiler yatışabilir. Eller ılık suyla yıkanmalıdır. Dezenfektanlar ev ortamında tercih edilmemeli, zorunlu durumda kullanılmalı, mümkün olduğunda suyla durulanmalı ve nemlendirici, vaselin veya bariyer özellikli kremlerle el nemlendirilmelidir. Ev işinde içi pamuklu eldivenler tercih edilmelidir. İçinde doğal yağlar olan besleyici krem ve losyonlar içerdikleri lipidlerle derinin kuruluğunu ve hassasiyetini gidererek kaşıntı hissini azaltır, alerjen maddelerin deriye geçişini engeller, ayrıca bakterilere karşı deri direncini artırır. Bu önlemlere dikkat edilmezse deride çatlaklar ve kanama oluşabilir.
Seboreik Dermatit
Çok yaygın görülen bu cilt hastalığı; saçlı deri, yüz, kaşlar, burun kenarları, kulaklar ve çevresinde gelişen kızarıklık, kuruluk, sarımsı yağlı kepek ve kabuklanmalarla kendini gösteriyor. Lezyonlarda kış aylarında ve stresle artış görülüyor.
KORUNMA YOLLARI:
Yağlı cilt yapısı olan kişilerde rastlanan ve tekrarlamaya eğilimli bir egzama tipi olan bu hastalıkta maske kullanırken dikkatli olmak gerekiyor. Maske kullanımı veya erkeklerde sakal altındaki deride kapalı ortam olması ciltteki bakteri ve mantar dengesini değiştirerek, ayrıca maske altında terleme iritasyon yaparak bu egzamayı olumsuz etkiliyor. İlaç tedavisi gerekebiliyor.
Akne
Kış döneminde güneş ışınlarının azalması, evde daha fazla zaman geçirme ve beslenme alışkanlıklarının değişmesi nedeniyle akne lezyonlarında artış yaşanıyor. Covid-19 pandemisinde gençlerin uzun süreler evde olması, kan şekerini hızlı yükselten gıdaların (çikolata, beyaz ekmek, patates, hazır meyve suları..) tüketimi, kaygı ve stres lezyonların artmasına neden olabiliyor. Maske de deriye sürtünme yapması ve altta nemlenme olmasından dolayı akneleri artırıyor.
KORUNMA YOLLARI:
Maske uzun süreli kullanılacaksa 3 saatte bir değiştirilmelidir. Cerrahi maske altına kağıt peçete zımbalanması ya da çift katlı pamuklu maske tercih edilmesi, ter ve sürtünmeyi azaltacağından bu şekilde lezyonların artması engellenebilir. Bez maske günlük olarak, en az 60 derece suyla, cildi tahriş etmeyecek bir temizleme ürünüyle yıkanmalı, iyi durulanmalıdır.
Tedavide akneli cilde uygun bir yıkama ürünü, yağlı olmayan bir nemlendirici, gerekiyorsa dermatolojik ilaçlar kullanılır. Akne tedavisinde kullanılan bazı krem ve sistemik ilaçlar da ayrıca deriyi kurutup tahrişe yol açabilir, bu durumda dermatoloji hekimleri özel yatıştırıcı ürünler önermektedir.
Rozasea (Gül Hastalığı)
Nedeni tam olarak bilinmeyen, yüzde önce tekrarlayan, sonra kronik hale gelen, kızarıklık, kılcal damarlarda artma, sivilce benzeri lezyonlar, kaşıntı ve yanma ile görülen bir cilt hastalığı olan Rozasea (Gül Hastalığı) soğuk havalarda artış gösteriyor. Ayrıca cildin kuruması, ısı kaynağına yakın olmak, uygun olmayan cerrahi maske kullanımı, stres, baharatlı ya da sıcak yiyecek ve içecekler de hastalığı alevlendirebiliyor. Maske altında sıcak ve nemli bir ortam oluşması ciltteki bakteri dengesini bozarak ya da cilt içi parazitlerinin sayısını artırarak lezyonları tetikleyebiliyor. Mekanik ve kimyasal iritasyonla deri bariyeri bozulup, derinin PH’sı artıyor.
KORUNMA YOLLARI:
Maske altına mümkünse krem ve makyaj ürünleri sürülmemelidir. Günde iki kez yüzü tahriş etmeyecek bir ürünle yıkamalı ve yatıştırıcı bir nemlendirici sürülmelidir. Alkol bazlı toniklerden, yüze dezenfektan ve kolonya sürmekten kaçınılmalı, gerekiyorsa dermatoloğun önerdiği ilaçlara geçilmelidir.
Sedef hastalığı
Kış dönemi, havanın kuruması, stres, ilaçlar ve enfeksiyonlarla tetiklenen Sedef hastalığında Covid-19 pandemi süreci de olumsuz etkiyi artırabiliyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Funda Güneri bunun nedenlerini; hijyen nedeniyle suyla daha sık temas, dezenfektanların deride kurutucu etkisi, sosyal ortama girmenin sınırlı olmak zorunda olması ve stres olarak açıklayarak “Tipik formunun saçlı deri, diz dirsek gibi bölgelerde görüldüğü, sedef rengi pullanmalar ve kızarıklıkla belirti veren hastalıkta; dermatoloji hekiminin verdiği ilaçların yanı sıra özellikle kış aylarında deri bakımına ayrı bir özen gösterilmesi gerekiyor.” diyor.
KORUNMA YOLLARI:
Banyoda kullanılan duş ürününün kremli olması, banyo sırasında kese ve sabunlukla lezyonların tahriş edilmemesi ve banyo sonrasında mümkünse ilk beş dakika içerisinde iritasyon ve kaşıntı karşıtı olan bir balzam veya losyon sürülmesi hastalığın aktivasyonunu yatıştırır. Dezenfektanlar ancak su ve sabuna ulaşamadığımız yerlerde kullanılmalı ve kullanmak zorunda kalırsak ilk fırsatta ellerimizi durulamalı ve nemlendirici kullanmalıyız.