“Reis seninle çalışmak istemiyor” dendi ama...

FETÖ'YLE Mİ FETÖ KARŞITLARIYLA MI MÜCADELE

“Reis seninle çalışmak istemiyor” dendi ama...


“Reis seninle çalışmak istemiyor” dendi ama...

Müyesser Yıldız yazdı...

11 Ocak'taki yazımızda sadece günlerdir konuşulan Serdar Atasoy'u değil, sürpriz bir şekilde emekliliğini isteyen Hava Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanı Tümgeneral Kutlay Demir'i de yazdık.

En baştan şunu belirtelim; 1 ay geçtiği halde Demir'in emekliliği henüz onaylanmadı.

Bu gelişmenin “neden ve nasıl” kısmından önce Kutlay Demir kimdir; yeniden hatırlatalım.

15 Temmuz'un ardından iki kez terfi ettirildi; önce Tuğgeneral, sonra Tümgeneral oldu.

Terfi ettiği halde görev yeri değiştirilmedi, Personel Başkanlığı'na devam etti.

Tam 5 yıl süren bu görevi sırasında Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda binlerce “FETÖ'cünün” tasfiyesi gerçekleştirildi. Hemen hepsinin altında Demir'in imzası vardı.

HÜKÜMET YANLISI OLDUĞU KAYITLARA GEÇTİ

15 Temmuz'dan önce TSK'daki “FETÖ'cülerin” tespiti için özel bir komisyon kurulduğu, MİT ve Emniyet dışında “hassas kaynaklardan” da bilgi alındığı hatırlanacaktır.

Sözkonusu “hassas kaynaklar”, MGK Genel Sekreterliği ve Devlet Denetleme Kurulu Başkanlığı dışında, bazı muvazzafa ve emekli askerler ile AKP Milletvekili Şirin Ünal'dı.

Ve bu yapılan çalışmalar kapsamında “Kaynak-4” Kutlay Demir için 29 Haziran 2016'da, “Terfi etmeli. (Eşi türbanlı). Hükümet yanlısı” diye bilgi vermişti.

11 Ocak'taki yazımızda, 2016 YAŞ'ı öncesi hazırlanan resmi dosyada ise Demir hakkında Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, “FETÖ/PDY ile kararlı bir şekilde mücadele etmektedir”, dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı’nın da “PDY ile ilgisi yok. Ancak başka cemaat bağlantılı olduğu kanaatindeyim” şeklinde görüş bildirdiğini aktarmıştık.

Bunları nereden biliyoruz? Genelkurmay Çatı Davası iddianamesinin ek klasörlerinden.

ORTALIK FENA KARIŞTI

Haliyle böyle bir ismin beklenmedik bir şekilde emeklilik dilekçesi vermesi şaşkınlık yarattı, buna dair değişik yorumlar yapıldı.

Bazı çevreler, itirafçı olan Serdar Atasoy'un Kutlay Demir'in de adını verdiğini ve o yüzden emekliliğinin istendiğini öne sürerken, Demir'in kesinlikle “FETÖ'cü” olmadığını belirtenler, “Yeni cemaatler savaşı” yüzünden ayrılmak zorunda kaldığını savundu.

Demir'in emeklilik dilekçesini vermesiyle ilgili son durum ve bilgilere gelelim.

İddialara göre, tam olarak şunlar yaşanmış:

Kutlay Demir, Genelkurmay Karargâhı'na çağrılıp, “Artık Reis seninle çalışmak istemiyor. Emeklilik dilekçeni versen iyi olur” denmiş.

Demir de büyük bir şaşkınlıktan sonra istenileni yapmış.

Bu arada Saray'a, Demir'in “FETÖ'cü”, “iki eşli olduğu”, “eşinin çarşaf giydiği” vs. şeklinde bilgiler gitmiş.

Sonrasında ortalık fena karışmış.

Demir'i tanıyan ve ilk eşinden yıllar önce ayrılıp ikinci evliliğini yaptığını, eşinin çarşaflı değil türbanlı olduğunu bilen bazı AKP milletvekilleri, Erdoğan'a ulaşıp gerçeği öğrenmeye çalışmış.

İşler bu noktaya gelince de Kutlay Demir'in emeklilik dilekçesinin onaylanması veya işlemden kaldırılması için Erdoğan'ın talimatı beklenmeye başlanmış.

FETÖ'YLE Mİ FETÖ KARŞITLARIYLA MI MÜCADELE

Son YAŞ toplantısında, 700'e yakın subay tasfiye edilirken, Tuğgeneral yapılan Serdar Atasoy'un “FETÖ'cü” çıkması, ardından 5 yıldır “FETÖ'yle mücadele” eden ve AKP'ye yakın olan Kutlay Demir'in emekliliğinin istenmesi gibi gelişmeler dikkat çekici yorumlara yol açtı.

Balyoz kumpası mağdurlarından emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, Serdar Atasoy vakasıyla ilgili olarak önceki gün Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, “Son YAŞ toplantılarında çok kıymetli subaylar emekli edildi. Bir yandan bu subaylar emekli edilirken, diğer taraftan daha üst düzeylere şaibeli isimlerin gelmesi tesadüf müdür, yoksa birileri hâlâ çalışıyor mu? Bu soruların yanıtlanması gerekiyor” dedi. Yavuz, şunları da vurguladı:

“AKP, ağırlıklı olarak kendi il-ilçe teşkilatlarından isimler belirleyerek, terfileri sağlıyor. Eskiden önceden bir çalışma yapılırdı, aylarca tartışılırdı, çeşitli anketler düzenlenirdi. Ama şimdi bunları ağırlıklı olarak AKP teşkilâtı yapıyor. Terfi ve tayinlerde AKP teşkilatlarının giderek daha çok etkili hale gelmiş olmasının bu tür yansımalarını göreceğiz.”

Yavuz'un bu tespitlerine karşılık, “FETÖ'yle mücadelede” yer alan, AKP'ye yakın bazı isimler, “Erdoğan'ı besleyen bilgi kaynaklarının” kesildiğini vurgulayarak, şunları anlattı:

“Erdoğan ilave bilgileri kimlerden alıyordu? Adnan Tanrıverdi'den. O gitti. Cihat Yaycı gitti. Son olarak Kutlay Demir'e yapılan operasyon da gerçekte Şirin Ünal'ın devre dışı bırakılmasıdır. Dahası, gerek Cihat Yaycı gerekse de Kutlay Demir'in FETÖ'yle mücadelede yaptığı iş ve işlemlerin tartışmaya açılmasıdır. Bir başka önemli nokta; TSK'da hâlâ çok sayıda FETÖ'cü var. Ancak şu anda toplamda sayıları 500'ü geçmeyecek başka cemaatler ön plana çıkarılarak, hedef saptırılıyor.”

Görünen o ki, TSK'da “hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oluyor”... Ama ne?

Müyesser Yıldız

Odatv.com