Rus ve Ukraynalı İki Kadının Dostluk Hikayesi

‘‘Ortalama Rus vatandaşı, Rus halkı bu savaşı desteklemiyor’’

Rus ve Ukraynalı İki Kadının Dostluk Hikayesi


Rus ve Ukraynalı İki Kadının Dostluk Hikayesi 

Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişiminden sonra yaklaşık 100 bin Rus ve Ukraynalı Türkiye’ye geldi. Yıkıma uğrayan ülkelerinden kaçan Ukraynalılar'la, kimileri savaşa karşı çıkan kimileriyse yaptırımların daha da artmasından endişe duyan Ruslar'ın Türkiye’deki ağırlıklı tercihi İstanbul oldu.

Başta Beyoğlu ve Beşiktaş olmak üzere kentin ana merkezlerinde mecburi ya da gönüllü sürgünler gündelik hayata karışmaya başladı. Ruslar ve Ukraynalılar'ın bir bölümü birlikte ibadet ediyorlar. 11 Ekim 2018’de Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin bağımsızlık vermesiyle Kiev Patrikhanesi Rus Ortodoks Kilisesi’nden ya da diğer adıyla Moskova Patrikhanesi’nden kopsa da hala bazı Ukraynalılar aynı kiliselerde Ruslar'la birlikte ibadet ediyorlar.

Aya Panteleymon Kilisesi, Rus Ortodoks coğrafyasının İstanbul’daki buluşma merkezi

Ruslar'ın hacıların uzun Kudüs yolculukları sırasında konaklamaları için 1871 yılında İstanbul’da yaptırılan kiliselerden biri olan Aya Panteleymon Kilisesi, bir buçuk asırdan uzun süredir Rus Ortodoks coğrafyasından gelenlerin buluşma merkezlerinden biri konumunda bulunuyor.

Kilise bir hanın altıncı katında yer alıyor. 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın ilk yıllarında Rus Ortodoks hacılara hizmet eden hanın ilk beş katındaki kiralık odalar Bolşevik Devrimi’nden sonra Rusya’dan kaçan Beyaz Ruslar'a evsahipliği yapmış.

Bu katları yavaş yavaş tırmandıktan sonra çıkılan şapelde en az üç yüz kadar Ortodoks var. Pazar ayinine katılanlar sadece Rus ve Ukraynalılar değil Moldova, Azerbaycan, Belarus ve Romanya vatandaşı Ortodokslar da burada ibadet ediyor. Çocuklar ise koridorlarda koşuşuyor. Kilisede çekim yapmak yasak.

‘‘Bu gerçekleşen şey bir utanç, bir trajedi; korkunç bir şey’’

Yaklaşık iki saat süren ibadetten sonra cemaat yavaş yavaş dağılıyor. Ama Rusya ve Ukrayna arasında yaşananlar hakkında pek kimse gazetecilere yorum yapmak istemiyor. Eşini bekleyen ancak savaştan kaçan Ukraynalı arkadaşını evinde misafir eden Rus İrina Spivakova onlardan değil. En güzel kıyafetlerini giydirdiği oğlu ve Ukraynalı eşiyle birlikte ibadete gelen Spivakova ülkesinin kardeş olarak gördüğü Ukrayna’ya böyle bir saldırıda bulunmasından duyduğu rahatsızlığı gizlemiyor.

Yıllardır eşiyle birlikte İstanbul’da yaşayan Sprikova, ‘‘Tabii ki hayal kırıklığı içindeyim. Ben böyle bir şeyin hayatta olmayacağını düşünüyordum. Yıl olmuş 2022. Bu gerçekleşen şey bir utanç, bir trajedi; korkunç bir şey. Böyle bir şeyin olabilmesi beni sarsıyor. Çocuğumun geleceği için de endişeleniyorum. Ne olacağı artık hiç belli değil. Bu bizim için çok zor. Bana göre bu savaş Ruslar ve Ukraynalılar arasında değil, halklar arasında değil parlamentolar ve hükümetler arasında. Bu korkunç ve bizim için çok zor’’ diyor.

‘‘Ailem büyük ölçüde yıkılan Harkiv’de yaşıyor, orada güvende değiller’’

Baba tarafından yarı Ukraynalı olan İrina, bir dönem kendisi gibi İstanbul’da yaşarken arkadaş olduğu Kievli Elena Belyaev’in zor durumda olduğunu öğrenince evinin kapısını ardına kadar açmış ve kendisini misafir etmiş.

Her şeyini geride bırakarak Türkiye’ye gelen Belyaev ise arkadaşına minnettar ama yaşadıklarını anlamakta zorlanıyor.

Kiev’den trenle Polonya sınırına ulaşan oradan da uçakla İstanbul’a gelen 35 yaşındaki güzellik uzmanı, ‘‘Geleceğe dair kimsenin bir planı olduğunu sanmıyorum. Savaşın yedinci gününde Kiev’den çıktım. Çünkü orada şartlar çok tehlikeliydi. Birçok insan geri dönemeyeceğini düşünüyor. Durum gerçekten korkunç. Birçok insanın kalacak yeri yok. Her yer yıkıldı. Ailem Harkiv’de yaşıyorlar. Harkiv büyük ölçüde yıkıldı. Orada güvende değiller. Orası sürekli bombalanıyor, bu nedenle sürekli sığınak olarak kullanılan metrolara gitmek zorundalar’’ dedi.

‘‘Ortalama Rus vatandaşı, Rus halkı bu savaşı desteklemiyor’’

Ukraynalı sığınmacı kadın Rus televizyonlarının gerçeği gizlediğini ve Rus halkının bu savaşı desteklemediğini savunuyor.

Belyaev, ‘‘Evet biz hemen hemen aynıyız. Ama bir propaganda yapılıyor. Rus televizyonlarında haberleri izleyince bunların çoğunlukla doğru olmadığını görüyorum. Bunlar yalan. Benim hala Ukrayna’da bulunan ailemle konuştuğumda anlattıkları ile Rus televizyonunda izlediklerim çok farklı. Ruslar'ın bize yardım ettikleri de doğru. Çünkü ortalama Rus vatandaşı, Rus halkı bu savaşı desteklemiyor. Normal halktan bahsediyorum, anlıyor musunuz?’’ diyerek Rus halkı ile Rus devleti arasında ciddi bir yaklaşım farkı olduğunun altını çiziyor.

Yakınlarına para göndermek için İstanbul’da çalışmaya devam ettiğini de söyleyen Ukraynalı güzellik uzmanı sürgünde olan binlerce Ukraynalı gibi savaşın bitmesini ve ülkesine geri dönmeyi istiyor.

Hilmi Hacaloğlu

VOA