Avrupa şu an Rusya'nın enerji ihracatında en büyük pazarı konumunda bulunuyor. Rusya'dan petrol ve doğal gaz taşıyan boru hatlarının büyük bir kısmı Rusya Federasyonu ile Avrupa ülkelerini birbirine bağlıyor. Ukrayna'nın Rusya tarafından işgal edilmesinin ardından Avrupa devletleri, Rus doğal gazı ve petrolünün ithalatına ya kısıtlama getirmiş ya da tamamen durdurma kararı almış durumda.

Boykot etmek mi, etmemek mi?

Aralarında Almanya'nın da bulunduğu bazı ülkeler ise kendi ekonomisine büyük zarar vereceği gerekçesiyle, Rusya'dan enerji ithalatını tamamen boykot etmekten şu an için imtina ediyor. Ancak tüm bu ülkelerin yönetimleri tarafından, Rus doğal gaz ve petrolüne bağımlı olmaktan çıkma hedefi konmuş durumda.

Putin, Rus televizyonundan yayınlanan kabine toplantısında yaptığı konuşmada, "Dost olmayan ülkelerdeki sözde ortakların, Rus enerji kaynakları olmadan yapamayacaklarını itiraf etmeleri şaşılacak bir durum" ifadesini kullandı. Putin ayrıca, Avrupa'nın Rusya'dan enerji tedariğini kesmekten söz ederek fiyatları yükselttiğini ve pazarı istikrarsızlaştırdığını dile getirdi.

Petrol: Moskova'nın en önemli gelir kaynaklarından biri

Dünya petrol üretiminin yüzde 10'unu karşılayan Rusya'da, Batı'nın şu ana dek uyguladığı yaptırımların etkileri ekonomik anlamda bariz bir biçimde hissediliyor. Petrol ihracatından elde edilen gelirler Moskova'nın en önemli gelir kalemleri arasında yer alıyor.

Bu arada Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun üye ülkelere yönelik kaleme aldığı bir yazıda, Rusya'dan yapılan enerji ithalatında ödemelerin, Putin'in talep ettiği gibi Rus Rublesi ile yapılmasının Batı'nın uyguladığı yaptırımların altının oyulması anlamına geleceği belirtildi. Rusya'da bir süre önce yayınlanan bir genelge ile, enerji alanındaki müşterilere Gazprombank'ta, biri Euro ya da Dolar, diğeri Ruble olmak üzere iki özel hesap açma ve ödemeleri buradan yapma zorunluluğu getirilmişti.

dw