Matt Mc Grath / BBC Çevre Muhabiri

Yeni bir araştırma Avrupa’nın sıvılaştırılmış doğalgaza (LNG) bağımlılığının, çevreye maliyetinin çok fazla olduğunu ortaya koydu.

Rusya’nın, Ukrayna’yı işgali sonrası, boru hatlarıyla gaz tedarikini kısıtlaması sonrası LNG ithalatında büyük bir artış yaşandı.

BBC’nin ulaştığı analize göre, LNG’nin üretimi ve nakliyesi, boru hatlarından gönderilen gaza kıyasla 10 kata kadar daha fazla karbon salımına neden oluyor.

Bu ek karbon salımının, küresel ısınmaya engel olma çabalarına darbe vurmasından kaygı duyuluyor. Verilere göre bu yılın ilk dokuz ayındaki LNG ithalatı geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 65 arttı.

Ancak Norveçli araştırma şirketi Rystad Enerji’nin BBC’yle paylaştığı analize göre sıvı gazın üretimi ve nakliyesi aşırı derecede enerji yoğun bir işlem.

LNG üretimi için, fosil gaz dev dolaplarda -160 dereceye kadar soğutuluyor. Gaz sıvılaşırken daralıyor ve 600 kat daha küçük bir hale geliyor ve böylece nakliyesi de kolaylaşıyor.

Yandığında ortaya çıkan karbon salımına boru hatlarından gelen gazla LNG arasında bir fark yok. Ancak LNG’nin üretim ve nakliyesinde kullanılan ek enerji önemli düzeylerde.

Rystad’dan Patrick King “Norveç’ten boru hatlarıyla giden gazda varil başına 7 kilo civarında CO2 salınırken, Avrupa’ya LNG ithalatlarında bu miktarın ortalama 70 kilo olduğunu tahmin ediyoruz” dedi.

King ayrıca “Gelecek yılın sonuna doğru, Rusya gaz vanalarını tamamen kapatır ve tüm bu ek gaz LNG şeklinde satın alınırsa, 2021’e kıyasla 35 milyon ton ek karbon salımı göreceğiz” diye konuştu.

Bu ek karbondioksit oranı, İngiltere’de iki yıl boyunca trafiğe 16 milyon ek aracın çıkmasına eşit.

Londra’daki Queen Mary Üniversitesi’nden Dr. Paul Balcombe “Bu kötü durumdaki gerçek fırsat, gaz tüketimimizi azaltacak teşvikleri ortaya koymak” dedi.

Balcombe Norveç’te yapılan çalışmaya katılmadı ancak LNG karbon emisyonları konusunda geçmişte araştırmalar yapan bir isim.

“LNG gibi gerçekten çok kısa vadeli çözümler yerine, enerji etkinliğimizi ve yenilenebilir enerji kullanımını artırmalıyız. Biraz daha uzun vadeli bakmalıyız, bunun hem finansal hem de çevre anlamında maliyeti çok daha ucuz olacaktır”

Çevreciler, LNG’ye yönelimin tek seferlik olmayacağından kaygılı. Şu anda Avrupa anakarasında 20'ye yakın yeni LNG terminali kurulması planları var.

Çevre kuruluşu Friends of the Earth'ten Eilidh Robb “Açık konuşmak gerekirse gerçekten korkutucu” diyor ve ekliyor:

“Mesele, bu terminallerin ekonomik açıdan anlamlı olması için, ülkelerin çok uzun vadeli gaz sözleşmeleri yapmaları gerekiyor ve terminallerin kendisi 40 yıla kadar hizmet verebiliyor. Bu da kurtulmaya çalıştığımız fosil yakıtlara yeniden bağlanmamız anlamına geliyor.”

Bu ithalattaki sorunlardan biri de gazın geldiği ülkeler. Rystad’a göre sıvı gazın yüzde 16’sı Rusya’dan geliyor.

İngiltere ve Avrupa Rusya’dan gaz alarak, sadece Ukrayna’nın işgalini fonlamıyor, aynı zamanda iklim değişikliğine karşı savaşın kazanılmasını da zorlaştırıyor.

BBC TÜRKÇE