Sahte bayrak operasyonu
'TÜM İŞARETLER İŞGAL PLANININ BAŞLADIĞINI GÖSTERİYOR'
Sahte bayrak operasyonu
Kırım’ı dünyanın gözü önünde tanklarıyla çiğneyen Putin, Ukrayna’da daha büyük işgal için ‘vekilleri’ kullanıyor. Moskova yanlısı gruplar, Kiev’in ateş açtığını savunarak müdahaleye zemin hazırlıyor. Patlama noktasındaki süreci yaptırım tehdidiyle yönetmeye çalışan Batı ise teyakkuzda. Biden ulusal güvenlik konseyini topladı. Johnson ‘Rusya 1945’ten bu yana en büyük savaşı planlıyor’ dedi.
Ukrayna ile yaşanan sınır krizini satranca çeviren Putin, barut fıçısına kıvılcım çakmayı sürdürüyor. Ukrayna’nın Moskova yanlısı Donetsk ve Lugansk’taki gruplar Kiev’in son 24 saatte 82 kez ateşkesi ihlal ettiğini duyurdu. Ayrılıkçıların kontrolündeki Donetsk’in merkezinde patlamalar duyulduğu ajanslara yansıdı. Uzmanlar, kamuoyunu yönlendirmeyi amaçlayan ‘sahte bayrak’ operasyonlarıyla işgale kapı aralandığını belirtti.
'TÜM İŞARETLER İŞGAL PLANININ BAŞLADIĞINI GÖSTERİYOR'
Batı ‘işgali’ diri tutarak Rusya’nın önünü tıkamaya çalışıyor. ‘Çekiliyoruz’ söylemlerinin sahte olduğunu vurgulayan İngiltere Başbakanı Johnson “2. Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük çatışmaya hazırlanıyorlar. İşaretler planın başladığını gösteriyor” dedi. Putin’in işgale karar verdiğini söyleyen Biden da ulusal güvenlik konseyini topladı. Kremlin ise “Batının Ukrayna için işgal tarihi vermesi aksi sonuçlara yol açabilir” açıklaması yaptı.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgale gerekçe oluşturmak için ‘sahte bayrak’ operasyonu başlatacağı iddiası ayrılıkçıların kontrolündeki Donbas bölgesinde gerçeğe dönüşüyor. Bölgeden son günlerde hükümet güçlerine yoğun top atışı başlarken binlerce sivil Rusya’ya tahliye ediliyor. İngiliz istihbaratçılar Putin’in halihazırda işgal emrini verdiğini, öncesinde ayrılıkçı grupların bir saldırı düzenleyeceğini ve ardından da Rus askerlerinin harekatının başlayacağını öne sürdü.
Ukrayna tarafı ise saldırıların ayrılıkçı gruplar tarafından düzenlendiğini, ayrılıkçıların topçu ateşi sonucu iki askerin öldüğünü ve dört askerin yaralandığını açıkladı. Öte yandan, bölgedeki durumu yerinde incelemek için giden bir grup parlamenter ve gazeteci de ateş hattında kalarak bir sığınağa girdi. Krizin temelinde NATO’nun Ukrayna’yı üye olarak kabul edip etmeyeceği konusu yatarken, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy ülkesinin NATO’ya alınmasını istedi.
Önceki gün Münih Güvenlik Konferansı’nda konuşan Zelenskiy, “NATO, Ukrayna’nın üyeliği konusunda dürüst olmalı. Avrupa’nın güvenlik mimarisi yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Biz Ukrayna’da Avrupa’yı koruyoruz. Ukrayna’ya düşen bombalar Avrupa için de tehdit” dedi. Zelenskiy, CNN televizyonu ile söyleşisinde de, Rusya’ya yaptırım uygulanması için Batı’ya çağrıda bulundu. Zelenskiy, yaptırımların ‘olası işgalden sonra açıklanması gerektiği’ fikrine katılmadığını söyleyerek, “Mesele sadece açıklamak. Onların da bizim de savaşa başlarlarsa neler olacağını bilmemiz için liste yayınlanmalı” dedi.
Zelenskiy, “Bombardıman başladıktan, ülkemize ateş açıldıktan ya da artık sınırlarımız, ekonomimiz kalmadıktan sonra yaptırımlarınıza ihtiyacımız yok. Öyle bir zamanda yaptırımlara neden ihtiyacımız olsun ki?” dedi. Mevcut durumda her türlü provokasyonun çok tehlikeli olduğunu kaydeden Zelenskiy, “Tek bir kez ateş açılması, bir top atışı savaşa yol açabilir” diye konuştu. Sunday Times gazetesine konuşan dört üst düzey İngiliz yetkili, Putin’in Ukrayna işgalinin emrini verdiğini iddia etti.
Yetkililer, Donbas’ta sahte operasyonlar düzenleneceğini ve Ukrayna askerleriyle gerilim yaratılacağını, ayrılıkçı grupların bir saldırı düzenleyeceğini ve ardından da Rus askerlerinin harekatının başlayacağını öne sürdü. Yetkililer, Rusya’nın Kiev’deki hükümeti devirmek için Ukrayna’nın başkentini de hedef alabileceğini iddia etti.
Rusya’nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitriy Polyanskiy ise bu iddialar tepki gösterdi. Sky News’a konuşan Polyanskiy, Irak işgaline giden sürece atıfta bulunarak, “ABD ve İngiliz istihbaratına güvenmiyoruz. Bizi, tüm dünyayı birçok defa hayal kırıklığına uğrattılar” dedi. Öte yandan, NATO’nun önceki gün Kiev’deki personelini Lviv kentine ve Brüksel’e kaydırdığı belirtildi.