Saray’da ‘topal ördek’ komisyonu kuruldu…

Tayyip Bey, ‘topal ördek’ olmak istemiyor.”

Saray’da ‘topal ördek’ komisyonu kuruldu…



Şatafatlı saray rejiminin Ankara’daki yerleşkesi, kurulları, komisyonları ve de onlarca ballı maaşlı danışmanı ile meşhurdur. Tek adam rejiminde, kabine bile saray sekretaryası olarak görev yaparken, yüzlerce adamın ne işe yaradığı bilinmez ama olsun… Bırakın Çukurmabar’ı, Söğütözü’nü, Angara bile dar gelir onlara! Halleri ve de keyifleri yerindedir ancak iş kanuna göre zorunlu günlük mesai sürelerini bile doldurup doldurmadıkları şüphelidir.

Cumhurbaşkanlığı baş ve altı danışmanlarını saymaya sayfa yetmez… Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’nu da bazen içerde çıkan tantanalar sayesinde hatırlarsınız. Kuruldukları günden sonra kendilerinin bile unuttuğu ve ne işe yaradıkları belli olmayan kurullar ise şunlardır;

-Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu.

-Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu.

-Ekonomi Politikaları Kurulu.

-Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu.

-Hukuk Politikaları Kurulu.

-Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu.

-Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu.

-Sosyal Politikalar Kurulu.

-Yerel Yönetim Politikaları Kurulu

★★★

Saray içinde Emine Erdoğan Hanım’a, çocuklara ve Tayyip Erdoğan’a özel hizmet vermek için oluşturulan ekipler ve komisyonlar da vardır. Bunların çalışma süreleri günün ihtiyaçlarına göre düzenlenir. Ayrıcalıklar, konunun anlam ve önemine göre ayar edilir.

Bal tutan parmağını yalar rejiminin nimetleri bugünkü yazının konusu değil…

Merakla takip ettiğinizi sandığım, “Seçim olursa sonucu ne olur?”a gelebilmek için bu girizgahı yaptım.

Uzun süredir saray için yapılan özel anketler pek iç açıcı değil.  Bahsetmediklerine bakmayın! Ben de olsam  aynısı yapar, şiddetle görmezden gelirdim…

Saray da yeni bir özel komisyon kurulmuş… Topal ördek komisyonu!.. Ben öyle isimlendirdim. Siz isterseniz, “AKP, seçimde Parlamento çoğunluğunu kaybederse, Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığını kazanırsa,  başına ne gibi işler gelebilir araştırma komisyonu” da diyebilirsiniz.

Saray kaynağımla sohbet ederken, “Tayyip Erdoğan hesap kitap adamıdır. Her türlü ihtimali değerlendiriyor, masaya yatırıyor ve ona göre çalışıyor “dedi. Kaynağım, Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağından çok emin. Ancak, ortak sıkıntılarını açık etmeden de edemedi; “Tayyip Erdoğan kazanacak ama herhalde millet bu sefer faturayı AKP’ye kesecek. AKP, Meclis çoğunluğu kaybedecek. MHP, hep baraj altı görünüyor. Cumhur İttifakı devam etse de Meclis çoğunluğunu kaybedebilir.”

Soruyu net sordum;

“Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimin kazanır, Cumhur İttifakı da Meclis çoğunluğundan düşerse ne olur? Ne yapacaksınız? “

Derin bir iç çekti kaynağım ve şu cevabı verdi;

Reis bu ihtimali gördüğü için bir komisyon kurdu. Parlamento çoğunluğu kaybedilirse anayasal ve yasalar çerçevesinde Cumhurbaşkanının başına neler gelebilirin araştırılması yapılıyor. Ve alınacak önlemler konusunda kafa yoruluyor. Tayyip Bey, ‘topal ördek’ olmak istemiyor.”

★★★

Saray, kendi sıkıntıları içinde kıvranırken, Millet İttifakı içindeki gelişmeleri de yakından takip ediyor. Doğal olarak en heyecanla bekledikleri konu; Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı. Bir saray dedikodusu (Kulislere isimle birlikte fısıldanıyor ama ben pek ihtimal vermediğim için yazmayacağım. Sadece, sarayın nasıl sıkıştığını gösterebilmek adına yer veriyorum)

“ Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Tayyip Erdoğan karşısında kazanamayacağını çok iyi biliyor. O yüzden, DP döneminin çok önemli bir soyadına gitti ve adaylık önerdi. O da, “Ben CHP’nin adayı olmam” dedi. İYİ Parti’nin adayı olarak ortak aday çıkarabilirseniz o zaman teklifinizi düşünürüm’ karşılığını verdi. Akşener, bu teklifi Kemal Kılıçdaroğlu’na götürünce esaslı bir ‘ret’ cevabı aldı.”

Bir zahmet, bu saray dedikodusuna ‘mış’ları, ‘muş’ları siz ekleyiverin!…

★★★

Cumhur İttifakı içinde iç dengelerdeki hassas bir durum, Ankara’daki siyasi gözlemcilerin gözünden kaçmıyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bir süredir İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya övgülerini kesti. Soylu ise son günlerde hızlı bir şekilde en yüksek perdeden Tayyip Erdoğan yağlaması yapıyor!.. Örneklerden kısa bazı alıntılar;

– “Size şu kadarını söyleyeyim. Kim ne derse desin, kim ne söylerse söylesin. 2023’te o seçimin akşamı, bugün Amerika’dan, Avrupa’dan Tayyip Erdoğan’a çelme takmaya çalışanlar Allah biliyor ki içimizi, o akşam Tayyip Erdoğan’ın önünde diz çökecekler. “

-“Tayyip Erdoğan’ı hayali 2023 seçimini kazanmak değildir, 2123’ün Türkiye’sini kazanmaktır. Tayyip Erdoğan’ın hayali Marmaray yapmak, Avrasya yapmak, Tayyip Erdoğan’ın hayali biraz önce sürdüğü yerli otomobilimizle milletimizi buluşturmak değildir, Tayyip Erdoğan’ın hayali Anadolu’nun ahlakını bütün dünyaya nakşetmektir.”

-“Allah şahittir, biz de şahidiz. Bugün hak tarafının başpehlivanı Recep Tayyip Erdoğan’dır.”

★★★

MHP kulislerindeki iddiaya göre; Devlet Bahçeli Süleyman Soylu’nun arkasındaki desteğini de çekti. Bahçeli,  yanına gelen ziyaretçiler, Süleyman Soylu’dan bahsedip onu övmeye kalktıklarında çok sinirlenip “Kapatın bu konuyu” diye tersliyormuş. Odanın içinde Bahçeli’ye bunun nedenini sorma cesaretini gösterebilecek babayiğit olmadığını bildiğimden kaynağıma tahmini sordum. Devlet Bahçeli’nin, Süleyman Soylu’nun bazı operasyonlarından çok rahatsızlık duyduğunu öğrendim!..

AHMET TAKAN / KORKUSUZ