Şehit Cenazeleri üzerinden provokasyon!
Başbakan yuhalanırken, Cumhurbaşkanı alkışlanıyordu.
Şehit Cenazeleri üzerinden provokasyon!
Şehit cenazesinde T.C Başbakanı'nın yuhalanarak törenin provoke edilmesi dünya haber ajanslarında öncelikli olarak yer aldı.
Uzaktan bakıldığında olaya yerel bir grubun sıra dışı refleksi diyebilirsiniz. Ancak yapılan hareket dünya haber ajansları tarafından fazlasıyla önemsendi.
Olay şehit cenazesinde Türkiye'de fitne çıkarmak isteyen bir grubun ikinci hamlesidir. İlki Kocatepe Camii'nde yapılmıştı. Törene katılan Bülent Ecevit yapılan hakaret ve sataşma lardan etkilenerek o gün hastaneye yatırılmıştı.
Kocatepe Camii'nde şehit cenazesi için gelen Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Devlet Bakanı M.Ali Şahin bir çok sataşmalar altında şehide son görevlerini yapabilmişti.
Hatta provoke eden grubun içinde CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da vardı. Kendini ulusalcı olarak niteleyen adları binlerce şaibeye karışmış isimler de oradaydı.
Yapılan provokasyonda "Cumhurbaşkanı vatanperver, Başbakan değil" gibi, dünyaya Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bölünmüş olduğu izlenimi verilmek isteniyordu.
Kocatepe Camii'ndeki provokasyon büyük ölçüde başarılı oldu.
Aynı oyun İzmir'de de sahneye konulmak istendi. Kendini ülkücü gibi gösteren bir grup bozkurt işareti yaparken, diğer bir gruba hakaret etti. Hakaretin ötesinde Türkiye Cumhuriyeti devletinin zirvesinde bölünme olduğu izlenimini vermek istediler.
Başbakan yuhalanırken, Cumhurbaşkanı alkışlanıyordu. Orada yuhalanan Tayyip Erdoğan değil; Başbakanlık makamıdır. Türk Halkı için kutsal olan bu makamlara hakaret eden, devletin içine fitne sokmak isteyen Türk Milleti'nden değildir.
Damarlarında da Türk kanı dolaşmıyor dur. Türk Milleti kimsenin oyuncağı maşası olamaz. Hele bu vatan için canını vermiş yiğitlerin cansız bedeni musalla taşında iken, bu ihanet hoş görülemez.
Konuyla ilgili MHP İzmir İl Başkanı Musavvat Dervişoğlu ile telefonda yaptığımız görüşmede "Kendisinin de şehit cenazesine katıldığını, MHP Teşkilatının bu tür provokasyonların parçası olamayacağını, MHP anlayışının devlete ve devletin başındaki Başbakanına saygılı olduğunu, MHP teşkilatı içinden bu tür bir saygısızlığa izin verilmeyeceğini" söyledi.
AK PARTİ, İZMİR İL TEŞKİLATINI FESH ETMELİ !
Şehit cenazesinde yaşanan olaylar gösterdi ki, Ak Parti İzmir Teşkilatı İzmirliler ile bütünleşememiştir. Suçu başkalarına atarak netice elde edilemez.
İzmir'de yaşadığımız için biliyoruz ki; AK Parti İzmir İl Teşkilatı İzmir' e hakim değildir. Kendi tabanı ile iletişim sorunu yaşadığı gibi toplumun diğer kesimleri ile de iletişim kuramamıştır.
Sayın Başbakan ne kadar bizim Ali dese de, bizim Ali başında olduğu teşkilatı her geçen gün küçültmüş, sembolik olaylarla mutlu olmuştur.
İzmir Halkı fanatik değildir, hele siyasi fanatik hiç değildir. İzmir, İzmir'i seven, halkıyla iletişim kuran insanları bağrına basmıştır.
İzmir İl Yönetimi'nin başarısız çalışmalarına göz yuman Ak Parti Genel Merkezi, 25 Mayıs günü büyük fiyaskonun Başbakan seviyesinde yaşanmasına yol açmıştır.
Ak Parti İzmir Teşkilatı, şehit cenazesine beş milyonluk İzmir'den iki bin kişi getirememiştir. Veya organize etmemiştir.
İl yönetimi içinden aldığım bilgilere göre il ve ilçe yönetimleri % 40 potansiyel ile toplantılarını yapıyormuş. Seçim sandıklarının başında duracak görevlileri bile hazır değilmiş. Ak Parti bu teşkilatlarla % 50 hedefine ulaşabilirse büyük başarı olur deniliyor!
İl Başkanı ve merkez ilçe başkanları milletvekili adayı olan, teşkilatları çalışmayan bir siyasi parti, halka hizmet noktasında nasıl bir strateji izlemektedir ?
İzlenen strateji, İzmir'in gözden çıkarılması ise; İzmir Halkı AK Parti'yi bin kere gözden çıkarmıştır.
Eğer İzmir ve İzmir Halkı önemli ise Ak Parti Genel Merkezi İzmir'de yaşanan olayların kaynağını araştırmalıdır.
İzmir kimsenin çiftliği değildir. İzmir hükümdar değil, hizmetkar aramaktadır.
YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
E-Mail: [email protected]