Sınır kapıları kapandı takviye güçler Suriye’ye girdi

Afrin, İdlib, El Bab, Cerablus ve Azez’de olaylar kontrol altına alınmaya çalışılıyor

Sınır kapıları kapandı takviye güçler Suriye’ye girdi




Sınır kapıları kapandı takviye güçler Suriye’ye girdi: Afrin, İdlib, El Bab, Cerablus ve Azez’de olaylar kontrol altına alınmaya çalışılıyor

Suriye Milli Ordusu (SMO) içinde yer alan bazı gruplar ile bölgedeki bazı grupların Suriye’nin kuzeyinde Türk bayrağını yakıp, resmi kurum binalarına zarar vermesi, bölgede görev yapan Türk askerlerine saldırması ile olaylar boyutlandı. Saldırıya karşılık verilmesi sonrası çok sayıda gösterici ve SMO mensubu yaralandı. Yaşamını yitirenlerin de olduğu iddia edildi. Bölgeye yayılan olaylara son verilmesi için SMO grupları tarafından itidal çağrıları yapılırken muhalif  bölgelere açılan tüm sınır kapıları kapatıldı ve bölgeye takviye askeri güç sevk edildi.

Fırat Kalkanı Harekat bölgesi ile Suriye rejim bölgesi arasında bulunan Ebu Zendin Sınır Kapısı’nın 26 Haziran’da 4 yıl aradan sonra hizmete açılması ve Ankara’nın Şam’la yeniden diyalog arayışı, Suriye’de muhalif grupları tedirgin etti. Başlayan protesto gösterileri dün tedirgin edici boyutlara ulaştı. Bu sırada Kayseri’de yaşanan olaylar, bölgedeki tansiyonu da yükseltti.

“Özgür Suriye Ordusu” bayraklarını taşıyan silahlı gruplar, Türkiye'den Suriye'ye giriş yapan yardım TIR'larını tahrip edip ateşe verdi ve sınırdaki Türk bayraklarını aşağı indirip parçaladı. Şiddet gösterileri dün birçok merkezde gün boyu sürerken Türkiye'nin destek verdiği silahlı güçlerin denetiminde olan Afrin, Mare, El-Bab, Azez, Çobanbey, Cerablus, İdlip ve bağlı yerleşim birimlerinde bayrak ve araç yakma eylemlerinin giderek artması dikkati çekti. Türkiye’nin kurduğu kontrol noktaları ve karakollara zarar veren silahlı göstericiler, Türk askerinin görev yaptığı askeri üslere de saldırdı. Saldırılar Afrin ve ilçelerinde etkili olurken üslerden karşılık verilmesi sonrası bölgede yer yer çatışmalar yaşandı.

Tanklar sokağa indi

“Allahu Ekber” diyerek Türkiye karşıtı slogan attıkları duyulan göstericilerin Afrin'deki "Valilik" binasına da saldırdığı ve zırhlı araçlara taş atıp ateş açtıkları gözlendi. Olayların şiddetinin giderek artması üzerine gösterileri bastırmak için Türkiye’den bölgeye aralarında TOMA, Kirpi ve Cobra tipi zırhlı araçlardan oluşan onlarca zırhlı takviye güç bölgeye sevk edildi. Türkiye’nin karşısında yer alan Azez’de ise güvenliği sağlamak amacıyla sokaklarda Türk tanklarının gezdiği görüldü.

Onlarca yaralı

Gösterilerin Türk askerine yönelik saldırıya dönüşmesi sonrası yaşanan çatışmalarda SMO gruplarına mensup onlarca silahlı kişinin yaralandığı ve yaşamını yitirdiği iddia edildi. Bölgeden ulaşan görüntülerde, çatışmalarda yaşamını yitiren SMO mensuplarının araçlara taşındığı görüldü.

“Kararlılıkla pozisyon alındı”

Bölgeye yayılan gösterilere son verilmesi ve durumu kontrol altına alınması için SMO içinde yer alan bir çok grup, itidal çağrısı yaptı. SMO içinde yer alan Hamza Tümeni tarafından yapılan açıklamada, Suriye Milli Ordusu, müşterek kuvvetler ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin muhaliflerin kontrolünde bulunan Kuzeydoğu Suriye’deki tüm resmi kurumlarda kararlılıkla pozisyon alıp gerekli tüm tedbirleri aldığı belirtildi. Açıklamada, hiç kimsenin Türkiye ile kurulan kardeşlik ilişkisini bozamayacağı kararlılıkla vurgulandı.

“Başkan Erdoğan’ın açıklamalarını takdirle karşılıyoruz”

Muhalif grupların oluşturduğu “Suriye Kurtuluş Hükümeti”ne bağlı Siyasi İşler İdaresi tarafından yayınlanan açıklamada, gösteri ve saldırılara son verilmesi çağrısı yapıldı. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Suriye ve Türkiye halklarını birbirine bağlayan unsurlar, ayıran unsurlardan çok daha fazladır. Suriye Kurtuluş Hükümetine bağlı Siyasi İşler İdaresi olarak, onurlu devrimimizin evlatlarını sağduyulu davranmaya, kurumlara ve Türkiye noktalarına yönelik herhangi bir taşkınlık içeren bir eylemde bulunmamaya çağırıyoruz. Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarını ve Türkiye İçişleri Bakanlığı’nın Suriyeli mültecilere yönelik şiddet eyleminde bulunan ve gerginlik çıkaran 67 kişinin tutuklanması yönündeki icraatlarını takdirle karşılıyoruz. Bu çabaların, mültecilerin güvenliklerini sağlayacak ve çıkarlarını koruyacak ve aynı zamanda  kötü niyetli kimselerin önünü kesecek caydırıcı kanunlarla taçlanmasını ümit ediyoruz.”

“TSK’nın bölgedeki varlığını destekliyoruz”

Suriye Kurtuluş Hükümeti adına yapılan ikinci yazılı açıklamada ise TSK noktalarına yönelik saldırılar ve Türk bayrağının yakılmasının Suriye devrim hareketine yakışmadığı belirtilerek, TSK’nin bölgedeki varlığının desteklendiği belirtildi. Açıklamada, “Hükümet ve halk olarak Suriye devriminin çıkarları Türkiye’nin çıkarları ile örtüşmektedir, Geleneklerimiz, örfümüz ve ilkelerimiz, bizleri, komşuluk hakkını ve Suriye devriminde bizi destekleyenlerin haklarını korumamıza çağırmaktadır. Suriye Kurtuluş Hükümeti’ne bağlı Siyasi İşler İdaresi olarak, devrimin askeri olarak desteklenmesindeki önemine binaen, Türkiye Silahlı Kuvvetleri’nin  bölgedeki varlığını destekliyoruz. TSK unsurlarına ve noktalarına yönelik herhangi bir saldırganlık, onları temsil eden bayrağın yakılması veya yakışıksız sözler sarf edilmesi kutlu devrimimizin çağırdığı yüce devrimimizle çatışmaktadır. Yaşananlar devrimin stratejik hedeflerine bir katkı sağlamadığı gibi pusulasını mücrim Esed rejiminin devrilmesine  çevirmesi gereken devrimin ilerleyişine de hizmet etmemektedir” ifadelerine yer verildi.

“Devrimimizin çıkarlarına zarar veren yol alındı”

Bayrak yakma ve protesto gösterilerini engellemek için İdlib bölgesini kontrol eden Heyet Tahrir Şam grubuna ait silahlı gruplar ise Hatay'daki Cilvegözü Sınır Kapısı'nın karşısında yer alan Bab el-Hava Sınır Kapısı’na konuşlandı. Alınan güvenlik önlemleri nedeniyle gösterici gruplar sınır kapısına ulaşamadı.

Bölgede tansiyonun düşürülmesine ilişkin bir açıklama da HTŞ Lideri Ebu Muhammed Colani’den geldi. Suriye’de Esad rejimine karşı sürdürülen silahlı hareketi “Yüce bir devrim” olarak adlandıran Colani, bölgede son yaşanan olayların “devrimin değerlerini çiğnediği ve imajına gölge düşürdüğünü” söyledi. 

Protesto ve gösterilerin usulüne uygun ve bilinçli bir şekilde yapılmasını isteyen Colani, “Herkesi akıl dilini hakim kılmaya, devrimin stratejik çıkarlarını gözetmeye ve özgür bölgelerde bir süredir devam edegelen şüpheli hareketlerin peşinde sürüklenmekten kaçınmaya davet ediyorum. Bugün başta Türkiye hükümeti ve halkı olmak üzere devrimimizin ittifakına ve çıkarlarına birinci derecede zarar verilen bir yol alınmıştır. İki değerli halk arasında fitnenin söndürülmesi yönünde çalışılması gerekiyor” dedi.

“Gerçeği yansıtmıyor”

HTŞ tarafından yapılan yazılı açıklamada ise, “güçlerinin TSK ile çatışmalara katıldığı ve Kuzey Halep kırsalına takviye kuvvetler sevk ettiği” şeklindeki iddiaların gerçeği yansıtmayıp dezenformasyon olduğu ifade edildi.

t24