Siyasette sıcak saatler… Muharrem İnce sahaya indi!
İşte Türk siyasetinde ilk kez karşılaşılan "İnce tarzı"nın detayları ve yaşanacaklar için öngörüler...
Siyasette sıcak saatler… Muharrem İnce sahaya indi!
CHP'nin son cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, 'Memleket' adını verdiğini ve "Türkiye'nin bereketi olacak" diye anlattığı hareketi bugün Sivas'tan başlattı. İnce'nin hedefi; 2023 yılının haziran ayında yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar, bin günde tüm ülkeyi dolaşmak. İşte Türk siyasetinde ilk kez karşılaşılan "İnce tarzı"nın detayları ve yaşanacaklar için öngörüler...
2011-2014 yılları arasında CHP’nin Grup Başkanvekili olarak da görev yapan İnce, kamuoyunun gündemine Meclis’te yaptığı sıradışı ve ateşli konuşmalarıyla kazındı.
2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, AKP lideri Erdoğan’ın karşısına, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından “Gel bakalım Muharrem…” çağrısıyla çıkarılan İnce, seçimleri ilk turda kaybetti. İnce seçimleri kaybetmesine rağmen kullanılan oyların yüzde 30,6’sını alarak, 1980 sonrası CHP tarihi için bir rekora imza attı.
“İNCE'NİN HAREKETİ FİKİR ÜRETME PLATFORMU OLARAK KALMALI”
Türkiye'nin önde gelen siyaset bilimcileri ve araştırmacıları, CHP'li Muharrem İnce'nin Sivas'tan başlattığı ve 1000 günde tamamlayacağı “Memleket Hareketi”ni ve yaptığı konuşmayı SÖZCÜ'ye değerlendirdi.
Siyaset Bilimci Prof. Dr. Mithat Baydur, hareketin Türkiye'ye dair bir fikir üretim platformu olarak kalmasının hem İnce hem de CHP için fevkalade iyi olacağını vurguladı.
“MANALI BİR GÜNÜN SEÇİLMESİNİ KIYMETLİ BULUYORUZ”
Prof. Dr. Mithat Baydur, 4 Eylül'ün Türkiye'deki bütün Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri'nin birleştirme kararı alındığı gün olduğunu anımsatarak, İnce'nin hareketi başlatması için böyle bir günü seçmesini kıymetli bulduklarını belirtti.
Türkiye'nin İnce'nin başlattığı harekete ihtiyacının olup olmadığı konusunda değerlendirmelerde bulunan Baydur, “CHP'den kopmaya belki ihtiyacı yoktu. CHP içinde söz alarak Parti Meclisi'nde ya da grup toplantılarında söz alarak, bunları dile getirebilirdi. Ama eğer bu harekete önem atfedeceksek ana muhalefet partisinin belli konularda gündem belirleyememe sorununa belki bir boyut ya da bir çare katmış olabilir. Zira ana muhalefet partisi maalesef ki Türkiye'de iktidarın belirlediği gündemin arkasından gidiyor ve çoğu kez defansif bir oyun sergiliyor” dedi.
“BEYİN GÖÇÜ MESELESİNE DOKUNMASI OLDUKÇA KIYMETLİ”
İnce'nin konuşmasını değerlendiren Baydur, “Örneğin AK Parti'ye oy vermiş gençlerin bile yüzde 62'sinin bir başka ülke vatandaşı olmak istiyorum dediği bir ortamda, ABD'de Türkiye'nin en başarılı 10 bin gencinin, Avrupa ülkelerinde 40 bin Türk gencinin eğitim aldığı böyle bir sosyo-politik iklimde beyin göçü meselesine dokunması oldukça kıymetli bir noktadır” diye konuştu.
“PARTİLEŞME KARARI ALMAMASI DOĞRU BİR KARARDIR”
Türkiye'de son zamanlarda bazı partilerin kendi içinden doğum yaptığına dikkat çeken Prof. Dr. Baydur, şunları kaydetti:
* Örneğin Gelecek ve Deva partilerinin AK Parti'den, İYİ Parti'nin MHP'den, Yeniden Refah Partisi'nin Saadet Partisi'nden doğması gibi.
* Ancak bu tür partiler büyük bir kırılma ve değişim dönemlerinde doğmuyorsa belli bir eşiği aşamıyorlar. Bu itibarla sayın İnce'nin partileşme kararı henüz almaması doğru bir karardır.
* Yapmış olduğu konuşmada Türkiye'nin hiçbir fayda görmediği tek adam yönetiminin eleştirisi, tersine beyin göçüne nüfus etmesi, siyasi kutuplaşmanın bizi boğan nasıl bir dert olduğunu vurgulaması fevkalade önemlidir. Netice itibariyle ihtiyacımız olan Türkiye'ye dair bir fikir üretim platformu olarak kalması, hem sayın İnce için hem de CHP için fevkalade iyi olacak.
“İNCE'NİN ALAN AÇACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
MAK Danışmanlık Başkanı Mehmet Ali Kulat ise, siyasetteki tıkanıklığa dikkat çekti. İktidar ve muhalefetin alanı çok daraltmış olduğunun göründüğüne işaret eden Kulat, şunları söyledi:
* Yapmış olduğumuz araştırmalarda da hem iktidar hem de muhalefet bir alan daraltması içinde şu anda. Üçüncü bir alanın açılmasına ihtiyaç vardı Türkiye'de.
* Bu anlamda iktidar cephesinde önce Davutoğlu, sonra Babacan'ın hareketi başladı. Şimdi de muhalefet de Muharrem İnce çıkışı var. Bir alan açacak diye görüyorum.
* Türkiye iki ittifak arasında son derece sıkıştı. Belki bir üçüncü ittifakın doğmasına neden olur.
“UZUN ZAMANDIR ‘ÇARIKLI SİYASETÇİ' ÇIKMIYORDU”
İnce'nin CHP'den “şu kadar, bu kadar oy alır” şeklinde bir değerlendirme yapmayacağını vurgulayan şu tespitlerde bulundu:
* Kararsızda duran, mevcut partilerle tatmin olmayan seçmen açısından önemli. İnce, bir halk siyasetçisi. Eskiden Süleyman Demirel için kullandığımız bir tabir vardı. ‘Çarıklı siyasetçi' diye. Bunu negatif anlamda söylemiyorum. Uzun zamandır böyle bir siyasetçi yok.
* İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener biraz bu alanı dolduruyor. Ancak Sayın İnce pozitif etki yapar diye düşünüyorum. Bizler siyaseti sadece Cumhur ve Millet ittifakları üzerinden okumayı elde ediyoruz.
* Bu da Türkiye gibi sorunları çok olan bir ülkede yeterli olmayabilir. Bu hareketle yeni bir ittifakın doğma ihtimali olur. Siyasette bazı seçmen blokları ‘çantada keklik seçmeni' olmaktan kurtulur.
“KULLANDIĞI DİL UZUN SOLUKLU DİLİN HABERCİSİ”
İnce'nin bugünkü konuşmasında nazik bir dil kullandığına da dikkat çeken Kulat, şu ifadeleri kullandı:
* Bir manifesto açıklaması gibi yapmadı bunu. İki şeye dikkat etti, hem CHP içinde kendisine karşı bir tavrın oluşması noktasında bir sorun olmamasına dikkat etti hem de özellikle iktidar cephesiyle daha yolun başında çok sert bir kavgayla yarışa başlamak istemedi.
* Böyle bir dil kullanınca, çok büyük bir etki beklememek lazım. Ama bu dil aynı zamanda da uzun soluklu bir dilin habercisi olarak karşımızda duruyor.
* Muharrem İnce'nin çıkışı ile ilgili bugünkü konuşmadan sonra asıl sahayı görmek lazım. Daha önceki konuşmasında, manifesto diyebileceğimiz açıklaması ve bugün başlattığı haberi verdiği toplantıda söyledikleri seçmen üzerinde büyük etki yapmadı.
* Ancak bundan sonrasını göreceğiz. Şanssızlığı da var. Pandemi nedeniyle meydanlar dolmadığı için sağlıklı bir ölçüm yapamıyoruz. Ortada ciddi bir salgın var.
* TV'ler zaten ya konuşmayı yayınlamıyorlar ya da istedikleri bölümleri yayınlıyorlar. İnce ve arkadaşları bugünkü etkinliği bir laboratuvar çalışması olarak okumalı ve canlı verecek bir sosyal medya çalışması yapmalı.
“ECEVİT SİYASETİ YAPMAK İSTİYOR”
Kulat, İnce'nin biraz da Ecevit siyaseti yapmak istediğine vurgu yaparak, “Yeni dönemin Bülent Ecevit'i olmak istiyor. Bunu da süreç içinde göreceğiz” dedi.
SEÇİMLERE GÖRE AYARLANMIŞ BİR TARİH
İnce’nin 1000 günlük hareketi 4 Eylül’de başladı. 1000 gün sonrası ise 1 Haziran 2023 tarihine denk geliyor. 2023’deki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinin ise Haziran ayında yapılması öngörülüyor.
2023 Haziran’daki olası seçim tarihleri ise 4, 11 Haziran, 18 ve 25 Haziran tarihleri. İnce’nin telaffuz ettiği 1000 günlük süre içerisinde, CHP’nin 38’inci Olağan Kongresi 2022 yılının yaz aylarında yapılacak.