Siyasi Ahlak ve Milletvekili Transferleri: Türk Siyasetinde Güven Bunalımı

Türk Siyasetinde Güven Bunalımı

Siyasi Ahlak ve Milletvekili Transferleri: Türk Siyasetinde Güven Bunalımı




Siyasi Ahlak ve Milletvekili Transferleri: Türk Siyasetinde Güven Bunalımı

YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE

En Politik yazarı İrfan Sönmez, son makalesinde Türk siyasetinde giderek yaygınlaşan ve siyasi ahlakın sorgulanmasına neden olan milletvekili transferlerine dikkat çekiyor. Sönmez, siyasi partilerin kuruluş aşamasında büyük vaatlerle ortaya çıktıklarını, ancak iktidara geldikten sonra bu vaatlerden hızla uzaklaştıklarını eleştiriyor. Yazısında özellikle milletvekili transferlerinin demokrasiye ve halkın iradesine zarar verdiğini vurgulayan Sönmez, bu durumun oy kullanmayı anlamsız hale getirdiğini savunuyor.

Büyük Vaatler, Boş Çıkan Sonuçlar

Siyasi partiler, kuruldukları dönemde genellikle ahlak, adalet ve halkın çıkarlarını savunma üzerine büyük vaatlerde bulunurlar. Fakir fukaranın yanında olacaklarını, kul hakkı yemeyeceklerini iddia ederler. Ancak Sönmez’e göre, bu vaatler iktidar elde edildikten kısa bir süre sonra unutulur. Partiler, belirli bir imaj oluşturduktan sonra bu imajı kullanarak verdikleri sözlerin üzerini örterler. İdeolojik imajlar üzerinden kitlelerini manipüle eden siyasetçiler, yaptıkları hatalı icraatları dahi bu imajın gölgesinde meşrulaştırırlar.

İmaj Siyaseti: Aldatma Sanatı

Sönmez, siyasetçilerin eleştirilerden kaçınmak için kişisel hatalarını ideolojik imajların arkasına sakladıklarını belirtiyor. Örneğin, bir siyasetçi İslamcılık veya milliyetçilik üzerinden kendini tanımlıyorsa, ona yöneltilen eleştirileri doğrudan kendisine değil, bu ideolojilere yapılmış gibi gösterir. Böylece kitleler, aslında bir siyasetçinin hatalarını değil, dini ya da milli değerleri savunduklarını düşünerek hareket ederler. Bu durum, siyasetin içindeki ahlaki yozlaşmayı daha da derinleştirir ve toplumsal bir güven bunalımına yol açar.

AKP'nin Değişen Yüzü: İlkelerden Pragmatizme

Sönmez, AKP'nin kuruluş sürecinde yaptığı vaatleri hatırlatarak, partinin zamanla bu vaatlerden uzaklaştığını dile getiriyor. AKP, yola çıkarken garibin, gurebanın hakkını koruyacağını, siyasete ahlak getireceğini iddia etmişti. Ancak yirmi iki yıllık iktidarın ardından, parti ilkelerini unutarak milletvekili transferi gibi tartışmalı adımlar atmaya başladı. Sönmez, son dönemde AKP’ye geçen iki milletvekili ve 13 belediye başkanının hikayesinin, bu ahlaki çöküşü açıkça gözler önüne serdiğini belirtiyor.

İYİ Parti kökenli iki milletvekilinin AKP'ye geçmesi, muhalefete oy veren seçmenlerin iradesinin aksine, bu oyların iktidar blokuna taşınmasına neden oldu. Sönmez, bu durumu "oy dolandırıcılığı" olarak nitelendiriyor ve milletvekili transferlerinin oy kullanmayı anlamsız hale getirdiğini savunuyor.

Siyasi ve Ahlaki Çöküş

Sönmez’e göre, AKP iktidarında Türkiye sadece maddi anlamda kayıplar yaşamadı; en büyük kayıp manevi alanda gerçekleşti. Siyasi ahlak dibe vurdu, iktidar olma arzusu rant dağıtmakla eş anlamlı hale geldi. Din, siyasetin bir aracı haline getirildi ve bu durum, dinden ve imandan bahseden siyasetçilere olan güveni zedeledi. İktidar olmak ya da iktidarda kalmak için her yolun mübah görülmesi, ahlak kavramının içini boşalttı.

Sonuç olarak, Sönmez, milletvekili transferlerinin ve siyasetçilerin ideolojik imajlar üzerinden kitleleri manipüle etmelerinin, Türkiye’de siyasi ahlakın çöküşüne işaret ettiğini belirtiyor. Bu tür uygulamalar, demokrasinin temel taşlarını sarsarken, halkın siyasete olan güvenini de zayıflatıyor. Türkiye’nin siyasi geleceği için ahlaki değerlere geri dönülmesi gerektiğini vurgulayan Sönmez, bu yozlaşmanın toplumsal yapıyı daha fazla zedelememesi için acil adımlar atılması gerektiğini ifade ediyor.

www.yerelgundem.com