Soylu çok kızgın: Gerilim büyüyor
Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, hakkında çıkan haberlere bir kez daha tepki gösterdi.
Soylu çok kızgın: Gerilim büyüyor
Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, hakkında çıkan haberlere bir kez daha tepki gösterdi.
X hesabından yaptığı paylaşımda "Organize haberler devam ediyor!" diyen Soylu; Tolga Şardan'ın "Interpol ararken aklanıp saklandı" ve Timur Soykan'ın "Baron vatandaş skandalı" haberleri ile Orhan Bursalı'nın "Yerlikaya’ya övgüler ve bazı gerçekler" ve Orhan Uğuroğlu'nun "Ali Yerlikaya bu talimat senin mi?" köşe yazılarını, İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un hesabını etiketleyerek paylaşımına ekledi.
Soylu'nun paylaşımı şöyle:
"Devletin tüm birimlerini Emniyet İstihbarattan MİT’e, INTERPOLDEN Nüfus’a, Tapu’dan Valiliklere, Bakanlıklardan Cumhurbaşkanlığına kadar töhmet altında bırakan, gazetecilerin tüm detaylarını elde ettiği! kamuoyuna manipüle ederek servis ettiği bu haberlerin doğru bilgilerini herkesin öğrenme hakkı var.
Kırmızı bültenle aranan birinin vatandaş olabilmesi hatta ikamet bile alabilmesi kanunende fiilende mümkün değildir.
İftiralar yalanlar yakıştırmalarla Süleyman Soylu’yu gömelim derken tüm devletin birimlerini aynı zamanda gömüyorlar.
Devletin yaptığı bütün mücadeleyi fitne ve iftira ile hedef alan anlayış hastalıklı ve sistematik olarak Türkiye’ye narko devlet iftirası atanların hezeyanıdır."
SOYLU'NUN TEPKİ GÖSTERDİĞİ HABERLER
Gazeteci Tolga Şardan, "Interpol ararken aklanıp saklandı" başlıklı haberinde, Lider kadrosu İstanbul’da ele geçirilen Comanchero örgütünün kırmızı bültenle aranan üyesinin Türkiye’de saklanma hikayesini yazdı.
BirGün'den Gazeteci Timur Soykan "Baron vatandaş skandalı" başlıklı haberinde 18 Kasım'da İstanbul Üsküdar’da yakalanan Hırvat uyuşturucu baronu Nenad Petrak'ın nasıl Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğunu sorgularken "Avrupa’nın önemli uyuşturucu kaçakçılarından birine nasıl vatandaşlık verildi?" sorusunu yöneltti.
Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı, "Yerlikaya’ya övgüler ve bazı gerçekler" başlıklı köşe yazısında, "Saray, Yerlikaya’yı atarken elini serbest bıraktı. Yerlikaya, Saray’ın desteğini arkasına almadan bu operasyonlara kalkışabilir miydi?" dedi.
Orhan Uğuroğlu ise Yeniçağ'da "Ali Yerlikaya bu talimat senin mi?" başlıklı köşe yazısında, "İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer hakkında soruşturma açılması talimatını sen mi verdin? Bu soruşturma senin talimatın ile açılmadı ise Süleyman Soylu döneminden kalan bürokratlar tarafından sana tuzak kurulması için mi açıldı?" satırlarına yer verdi.
*
*
*
*
SOYLU'DAN BİR PAYLAŞIM DAHA
Bir paylaşım daha yapan Soylu, Comanchero çetesinin lideri Mark Buddle'ın, bakanlığı sırasında düzenlenen operasyonla yakalanmasını hatırlattı.
Soylu, CNN Türk'te konuyla ilgili çıkan haberin videosunu da paylaşımına ekledi.
Soylu'nun paylaşımı şöyle:
"Organize İftiralardaki Comanchero çetesine ait bir bilgi!
Comanchero çetesinin dünyadaki elebaşısı Mark Buddle, 2022'de KKTC ile birlikte yapılan operasyonla nasıl yakalanıp binbir meşakkatle Ankara’dan Avusturalya’ya iade edildi.
2023 Ocak ayında ondan sonraki yöneticisi Duax Ngakuru İstanbul’da nasıl yakalandığı ardından hemen tüm operasyonun düğmesine nasıl basıldığını CNN Türk'te o günlerde anlatan Nihat Uludağ bizden esirgemesin.
Bu ve benzerlerindeki gibi organize ve uyuşturucu şebeke çökertme operasyonları mahkemelerin kontrolünde işbirliği ile uzun süreli teknik takip ve izlemelerle projeli yapılır.
Devlet dün de vardı.
Bugün de yarın da olacak."
Soylu'nun paylaştığı video ise şu:
TOLGA ŞARDAN'A SESLENDİ
Sosyal medya hesabından bir paylaşım daha yapan Soylu, Tolga Şardan'ın "Interpol ararken aklanıp saklandı" başlıklı haberine yanıt verdi.
"Bugünkü haberi üzerine gazeteci Tolga Şardan’a sorular" diyen Soylu'nun paylaşımı şöyle:
1- Cumhuriyet tarihi boyunca kırsalda ve şehirde ayrı görev yapan, veri tabanları da ayrı olan Polis, Jandarma, Sahil Güvenlik suç kayıt bilgileri suç ve suçluyla etkin mücadele için hangi dönemde birleştirildi?
- Organize suçlarla ilgili en önemli adım olan TCK 220’ye bizatihi talebimiz üzerine KHK’da cebir ve şiddet, 2016 KASIM’DA EKLENMESEYDİ mücadele ne olurdu?
2- Cumhuriyet tarihinde havalimanlarında ve sınır kapılarında suç ve suçluyla mücadelede kapsamında tüm verileri üzerinden yüz tanıma sistemi NE ZAMAN kuruldu?
3- Cumhuriyet tarihinde parmak izi sistemi ve biyometrik veriler, bütün güvenlik birimleri ile HANGİ ZAMAN DİLİMİNDE entegre edildi?
4- Cumhuriyet tarihinde silah ruhsatı, vatandaşlık sorgulamalarında Interpol sorgu kaydı (yani kırmızı, mavi ve diğer bültenler) NE ZAMAN ilgili birimlere açıldı? Daha önce ne oluyordu?
5- Cumhuriyet tarihinde dünyanın uyuşturucu ve organize suç çete üyeleri/ liderlerinin fotoğrafları ve bilgileri toplanıp; havalimanları sınır sistemi ve güvenlik birimlerinin el tabletlerine NE ZAMAN yerleştirildi?
6- Suç gelirleriyle ilgili operasyonlar devletin ortak kararlığı ile NE ZAMAN sistematik olarak başladı?
7- Kara para, uyuşturucu ve terör dahil suç gelirleriyle mücadelede gri liste konusunda hükümetlerimizin ve meclisimizin çıkardığı kanunlar NELER? Ayrıca Hazine ve Maliye ve İçişleri Bakanlıklarının ortak el koyma düzenlemelerinden önce NE VARDI?
8- NEDEN gri listeye girdik? girdikten sonra devlet hangi tedbirleri aldı? Hangi düzenlemeleri ve kanunları yaptı? Daha önce YAPILMIŞ MIYDI?
Bir önce yazdığınız POLSAN (Polis Sandığı ) ile ilgili yazınızdaki imânız ile ilgili de;
2018’de iflas etmiş POLSAN’ın bugün verimliliği, kârlılığı, geçmiş dönemlerle kıyasladığınızda nerelerde olduğunu görürsünüz.
Öyle ki, sadece Ankara Sigorta’yı beş yıl önce on yıl vade ile 125 milyona satmak isterken, bugün yıllık karı satış fiyatının neredeyse dört katı olmuştur.
Bence gazeteci olarak bunları da sorun!
Bizimle ilgili 800’ün üzerinde yazı yazdınız ancak cezaevine girmediniz.
Süleyman Soylu hakkında MİT raporu var dediniz; hakkınızda takibat dahi yapılmadı, hapse de girmediniz.
Bizimle ilgili olmayan farklı bir meselede ise cezaevine girdiniz.
Maazallah yoksa o da üzerime kalırdı…
Çıkar çıkmaz “SERBEST ALAN OLDUĞUM İÇİN” devam ediyorsunuz…
Niçin olduğunu da biliyorum.
Yazılarınızın yanlış olanlarına defalarca düzeltme verdik.
Eleştiri sınırında olanları da okuduk.
Bu soruları bizim çok kıymetli arkadaşlarımız -sizin de çok kıymetli dostlarınızla- inşallah değerlendirirsiniz.
Bütün bu önemli çalışmalar, devletimizin ve hükümetimizin bütün birimleriyle birlikte el birliğiyle yapılmıştır."
Soylu'nun "Bu soruları bizim çok kıymetli arkadaşlarımız -sizin de çok kıymetli dostlarınızla- inşallah değerlendirirsiniz." derken kimi kastettiği sosyal medyada tartışma konusu oldu.
Odatv.com