Süleymancılar ve Cemaatlerin Kavgası: İslam’ın Ruhuna Aykırı mı?
Süleymancılar ve diğer cemaatler arasındaki kavgalar, İslam’ın birlik ve sevgi anlayışına ne kadar uygun? Liderlik çekişmeleri İslam’ın ruhuyla çelişiyor.
Süleymancılar ve Cemaatlerin Kavgası: İslam’ın Ruhuna Aykırı mı?
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
İslam’da Sevgi ve Birlik: Cemaatler Neden Ayrışıyor?
Yunus Emre'nin, “Ben gelmedim dava için, benim işim sevgi için” sözleriyle tarif ettiği İslam anlayışı, günümüz tarikat ve cemaat kavgalarında unutulmuş görünüyor. Süleymancılar cemaatinde yaşanan liderlik çekişmeleri, İslam’ın birlik ve sevgi anlayışına ne kadar uygun? Bu kavga, Müslümanların hakikat yolunda ilerlemesine engel mi?
Cemaatler ve Devlet İlişkisi: Asıl Görev Neydi?
Cemaatlerin, “Devlette şu kadar kadromuz var” diyerek övünmesi, İslam’ın özünden uzak bir anlayışı mı yansıtıyor? İdeal bir cemaat, devlete ve millete adaletle hizmet eden, ahlaklı ve dürüst bireyler yetiştirmekle övünmelidir. Peki, günümüz cemaatleri bu misyonu yerine getiriyor mu?
Tarikatların Misyonu: Gerçek Bir Liderlik Örneği
Tarikatta en üst makam fenafillah olarak görülürken, cemaatler arasındaki liderlik çekişmeleri İslam’ın ruhuyla çelişiyor. Lider kim olursa olsun, temel amaç Allah rızası olmalıdır. Ancak, Süleymancılar gibi cemaatlerde görülen bu tarz kavgalar, hem inananlar arasında ayrışmaya neden oluyor hem de dışarıdan bir güven bunalımı yaratıyor.
İdeal Müslüman: Hz. Muhammed’in İzinde Bir Yolculuk
Bir Müslüman, Hz. Muhammed gibi “Muhammed-ül Emin” olmalıdır. Bu temel nitelik olmadan, herhangi bir cemaatin insanlığı selamete çıkarabileceği düşünülebilir mi? İslam, zenginlik ve lüks ile değil; tevazu, adalet ve sevgi ile anlam bulur.
Çözüm: Cemaatler İçin Yeni Bir Yol Haritası
Cemaatler, kişisel çıkarları ve siyasi hedefleri bir kenara bırakarak, topluma fayda sağlayacak bireyler yetiştirme amacına odaklanmalıdır. İnsanların cemaatlere bakışı, dürüstlük ve adaletle şekillenmelidir. Tarikatların amacı, her dalında farklı meyveler veren çınar ağaçları gibi toplumun her kesimine fayda sağlayacak bireyler yetiştirmek olmalıdır.
Sonuç:
Cemaat ve tarikatların, Yunus Emre'nin öğretilerine ve İslam’ın özüne geri dönerek, sevgiyi, birliği ve adaleti ön plana çıkarması gerekiyor. Kavganın yerini sevgi, ayrışmanın yerini birlik almalıdır. Ancak bu şekilde Allah’ın rızasına ulaşmak mümkün olabilir.