Suriye'deki Rus Askeri ÜSlerine Ne Olacak?
Rusya’nın Suriye’deki Tartus ve Hmeymim üslere ne olacağı belirsiz. Yeni Suriye yönetimi ile Kremlin arasında kritik müzakereler gündemde.
Suriye'deki Rus Askeri ÜSlerine Ne Olacak?
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
Suriye'deki Kritik Rus Askeri Varlığı
Rusya, Beşar Esad rejiminin sadık bir destekçisi olarak Suriye’de çok uzun süreli bir askeri varlık oluşturdu. Tartus Donanma Üssü ve Lazkiye’deki Hmeymim Hava Üssü, Rusya’nın Orta Doğu'daki stratejik gücü için kritik önem taşıyor. Ancak, Esad’ın ülkeden kaçması ve rejimin devrilmesiyle, bu üslere ne olacağı belirsizlik içinde.
ÜSLERİN GELECEĞİ BELİRSİZ
2017’de imzalanan 49 yıllık kiralama anlaşmasına rağmen, Şam’daki yeni yönetim ile Kremlin arasında bu üslere dair müzakereler yapılacağı belirtiliyor. Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, "Bu konuda karar, yeni yönetimle birlikte verilecektir," diyerek tahliye ihtimalini gündeme getirdi.
TAHLİYE PLANLARININ ZORLUKLARI
Rusya’nın Suriye’deki 7500 personeli, zırhlı araçları, hava savunma sistemleri ve mühendislik ekipmanlarıyla birlikte tahliyesi çok büyük lojistik sorunlar yaratabilir.
-
Hmeymim Hava Üssü: Yüzlerce An-124 ve Il/76 uçuşuna ihtiyaç olabilir.
-
Tartus Donanma Üssü: Deniz yoluyla tahliye, Montrö Sözleşmesi nedeniyle Türkiye’nin boğazları kapatması sonucu zorluklarla karşılaşabilir.
Gemilerin Akdeniz, Cebelitarık ve Avrupa üzerinden Baltık veya Barents Denizi’ne ulaşması uzun ve maliyetli bir operasyon gerektiriyor.
RUSYA'NIN ASKERİ VE DİPLOMATİK KAZANIMLARI
Rus askeri üslere sahip olma:
-
Orta Doğu'da askeri varlığı sürdürme,
-
Afrika’daki Wagner Grubu operasyonları için lojistik destek,
-
Akdeniz’de donanma varlığını garanti altına alma gibi stratejik avantajlar sağlıyordu.
Ancak, Şam'daki yeni yönetimin bu üslere izin verip vermeyeceği konusunda Rusya yeni teklifler sunmak zorunda kalabilir.
RUSYA’NIN BÖLGESEL VARLIĞI SORGULANIYOR
Rusya, Esad rejimini desteklemek adına ülkede yıllarca asker bulundurdu ve bu durum, Moskova’nın küresel gücü konsolide etme planının bir parçasıydı. Ancak şu anda askeri varlığın geleceği hem diplomatik hem de ekonomik açıdan tartışmaya açık durumda.