Taha Akyol: ‘AİHM ne demiş…’

ERDOĞAN’IN İMZASI

Taha Akyol: ‘AİHM ne demiş…’


Taha Akyol

Taha Akyol

‘AİHM ne demiş…’

Cumhurbaşkanı Erdoğan zaman zaman Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin ‘bizi bağlamadığını’ söylemişti ama yönettiği devlet AİHM kararları için milyonlarca Avro tazminat ödemeye devam ediyordu. Halen de devam ediyor…

Son olarak şöyle konuştu:

Bizim mahkemelerimizi tanımayanları biz tanımayız. Bu konuda AİHM ne demiş, Avrupa Konseyi ne demiş bizi çok ilgilendirmiyor.

Osman Kavala ve Demirtaş hakkında AİHM’nin ihlal kararlarını ‘tanımıyordu’, şimdi de Avrupa Konseyi’nin ve Bakanlar Komitesi’nin başlattığı “ihlal süreci”ni ‘tanımadığını’ söylüyor.

HUKUKU TANIMAK

Öncelikle hukuki bir meseleyi hukuk diliyle konuşmak, hukuk diliyle cevap vermek gerekir. Erdoğan’ın “tanıma, tanımama” söylemi hukuki değildir, siyasi bir polemiktir.

Yargıtay, bir mahkememizin kararını bozduğunda “tanımamış” mı oluyor?

Cumhurbaşkanı bir kanunu Meclis’e geri gönderdiğinde Meclis’i “tanımamış” mı oluyor?

Anayasa Mahkemesi bir kanunu ya da CB kararnamesini iptal ettiğinde Meclis’i ya da Cumhurbaşkanlığını “tanımamış” mı oluyor?

Kaldı ki AİHM’nin “ihlal” kararları hukuken iptal de değildir, bozma da değildir, veto da değildir; “İhlal tespiti”dir ve bizim anayasamıza göre AİHM’nin buna yetkisi vardır.

Hukukun bu tür inceliklerine dikkat etmemek, Türkiye’nin yerlerde sürünen hukuk devleti imajını daha da bozar maalesef.

Cumhurbaşkanı’nın çağrı üzerine çağrı çıkardığı yatırımlar gelmemeye devam eder.

ERDOĞAN’IN İMZASI

Türkiye’nin Avrupa hukukunu benimsemesinde Abdülhamit dahil Osmanlı sultanlarının, Atatürk’ün, İnönü’nün, Menderes’in, Demirel’in, Özal’ın, Ecevit’in imzaları vardır ve…

AİHM’nin bizim mahkeme kararlarımız üzerinde insan hakları denetimini yapmasını ‘tanıyan’ bir imza daha vardır: Başbakan Erdoğan’ın imzası!

Uluslararası hukuku, ‘yerli ve milli’ hukuktan üstün tutan Anayasa’nın 90 maddesindeki hüküm, 2004 yılında Erdoğan’ın imzaladığı teklifle Meclis’te kabul edildi...

Bu sebeple, bizim anayasamıza göre Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi bütün yerli kanunlarımızdan üstündür. O sözleşmeyle Türkiye “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin denetleyici yargı yetkisine tâbi olmayı” kabul etmiştir. Sözleşme’nin 46. Maddesine göre, AİHM kararlarını uygulamayan ülkeler hakkında “Bakanlar Komitesi” ihlal sürecini başlatır…

Bugün Türkiye’ye yapılmakta olan budur.

ULUSLARARASI YARGI’

Dahası var… Yine Erdoğan’ın imzasıyla Meclis’e sunulan tasarıda, AİHM kararlarına uymayan Türk mahkemelerinin kararları hakkında “yeniden yargılanma” hükmü getirildi. Meclis görüşmelerinde Bekir Bozdağ şu gerçeği söylüyordu:

AİHM’nin kurulması ve uluslararası denetim mekanizmalarının öngörülmesinden sonradır ki, daha önceleri sadece ulusal düzeyde hukuk öznesi olan bireyler, insanlar, uluslararası düzeyde de hukukun öznesi haline gelmiş; insan haklarıyla ilgili ihlaller, hem ulusal yargı denetimine hem de uluslararası yargı denetimine açılmıştır.” (Zabıt Ceridesi, 3 Aralık 2004, s. 118)

Evet! İnsan hakları konusu sadece bizim mahkemelerimizin denetimine değil “uluslararası yargı denetimine açık”tır!

Kavala, Demirtaş ve daha önce Ahmet ve Mehmet Altanlar, Şahin Alpay’lar bu hakkı kullanarak AİHM’ye gitmişlerdir.

Bozdağ dünkü sözlerine bugün sahip çıkıp AİHM’nin denetim yetkisi vardır diye tavır alabilir mi?!

Bunun da dahası var… 2010’daki “yetmez ama evet” referandumunda Bizim AYM’nin AİHM içtihatları uyması ve AİHM yolunda başvuru mercii olması kabul edildi. Referandum meydanlarında Erdoğan Avrupa hukukunu savunuyordu. Bunun da dahası var…

NEYİ TANIMIYORUZ?

Başbakan Erdoğan 7 Mart 2013 günü kendi imzasıyla Meclis’se bir tasarı sevk etti: Mahkemelerimizin kesinleşmiş yargı kararlarının AİHM kararlarına aykırı olduğu tespit edilirse yine “yargılanmanın yenilenmesi” yoluna gidilecek, mahkememiz AİHM kararı yönünde karar verecektir! Aynı kanun değişikliği ile Avrupa Konseyi’nin ve Bakanlar Komitesi’nin yetkisi de Türkiye tanıdı! (CMK Geçici Madde 2)

Bugün bütün bu Anayasa’nın 90. maddesi ve CMK hükümleri yürürlüktedir ama uygulamaya gelince “tanımıyorum” diyoruz!..

Ekonomide ve dış politikada yol açacağı sorunlardan endişeliyim.

TAHA AKYOL / KARAR