Türkiye’de erkek siyasetin sonu mu?
31 Mart yerel seçimlerine kadınlar damga vurdu!
Türkiye’de erkek siyasetin sonu mu? 31 Mart yerel seçimlerine kadınlar damga vurdu!
İYİPSİKOLOG.COM / İZMİR
İstanbul Topkapı Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Eşitlik ve Sosyal Araştırmalar Derneği Başkanı Doç. Dr. Zeynep Banu Dalaman, Türkiye siyasetinde kadınların varlığını daha güçlü bir şekilde hissettirmeye başladığını ve bu sürecin Türkiye'nin demokratik yapılanması üzerinde önemli etkileri olduğunu belirtti. Kadınların siyasi arenada daha görünür hale geldiği bir dönemde, Dalaman'ın değerlendirmeleri, kadınların Türkiye siyasetinde daha etkin bir rol oynamaya başladığının altını çiziyor.
MUHAFAZAKAR YERLERDE İLK DEFA KADINLAR…
Dalaman, "Seçim sonuçlarına göre Türkiye’de 81 ilin 11’ini kadınlar yönetecek. İzmir’in ilçelerinin yüzde 40’ını kadın belediye başkanları oluşturuyor. Bilecik, Afyonkarahisar gibi muhafazakâr illerden ilk defa kadın belediye başkanları çıkıyor. Çanakkale’de bir beldede 22 yaşındaki bağımsız bir kadın aday seçiliyor. Bu müthiş bir değişim” değerlendirmesini yaptı. Bu durumun, 100 yıllık cumhuriyet tarihi boyunca erkekler tarafından belirlenen ve domine edilen siyasi yapıda artık kadınların da söz sahibi olmaya başladığı bir döneme girildiğinin göstergesi olduğunu belirten Doç. Dr. Dalaman, “Bu değişim, toplumsal cinsiyet eşitsizliği konusunda Türkiye'nin önemli bir aşama kaydettiğini gösteriyor” dedi.
DÜNYADAKİ DEĞİŞİM ŞİMDİ TÜRKİYE’DE
Doç. Dr. Dalaman, dünyadaki genel eğilimlerin Türkiye'ye de yansıdığını ifade ederek, "Dünyada yaklaşık 20 yıldır bu düzen değişmişti. Dünya siyasetinde artık kadınlar söz sahibi ve şimdi sıra Türkiye’de" ifadelerini kullandı. Kadınların siyasetteki oluşturdurduğu alanın, artık erkekler tarafından belirlenmediğini, bu durumun kadınların siyasi temsiliyetinde önemli bir ilerleme olduğunu belirten Banu Dalaman “Bu eğilim, kadınların siyasetteki hak ve özgürlüklerinin genişlemekte olduğunun bir göstergesi olarak görülebilir” diye konuştu.
Siyasetin gençleşme sürecine de değinen Dalaman, bu durumun kadınların da siyasi alanda daha fazla söz sahibi olmalarını sağladığını belirtti. Özellikle CHP'deki değişim rüzgârının ve parti içinde gençleşen kadroların, kadınların temsilinde odağı belli isimlerden ve belli erkeklerin koruması altındaki kadınlardan, mücadele eden ve seslerini duyuran kadınlara yönelttiğini ifade eden Banu Dalaman “Bu durum, kadınların siyasi liderlik rollerinde daha görünür hale gelmelerine yardımcı oluyor” dedi.
SİYASETTE KIRILAN EŞİK İŞTE BUDUR
Doç. Dr. Dalaman, "Bir başka değişim de kadınlarda oldu. Daha önce yaptığım araştırmalarda özellikle daha küçük il ve ilçelerde kadınlardan hep duyduğum aday adayı olmaktan çekinme eşiğinin de kırıldığını görüyoruz. Genelde kadınlardan duyduğumuz ‘aday adayı olsam ne olacak ki, erkeği aday yapacaklar’ veya ‘benim yerime erkek kuzenim veya ağabeyim olsun, şimdi laf ederler’ söylemleri sona erdi" dedi ve bu durumun, kadınların siyasi arenada daha aktif bir rol almayı talep ettiklerini, kendilerini daha güçlü ifade ettiklerini ve bu değişimin Türkiye'nin demokratik sürecine de olumlu yansıdığını belirtti.
TÜRKİYE TOPLUMU BUNU KABUL ETTİ
Son olarak, Doç. Dr. Dalaman, Türkiye'deki değişimin dünya ile doğru orantılı olduğunu vurguladı. Kadınların siyasi arenada daha fazla yer aldığı bir dünyanın, Türkiye'deki demokratik sürecin daha da güçlenmesine katkı sağlayacağını belirten Dalaman, kadınların siyasette daha fazla yer almasının, demokrasinin daha da güçlenmesine yardımcı olacağını ifade etti. Dalaman, “bütün bunlar, kadınların sadece siyasette değil, toplumun her alanında daha etkin bir rol alması gerektiği anlayışının Türkiye'de de kabul gördüğünü gösteriyor” şeklinde konuştu. Bu eşitlikçi ve kapsayıcı bakış açısının, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde önemli bir adım olduğunu belirten Doç. Dr. Dalaman, bu süreçte kadınların daha fazla söz sahibi olmasının, demokratik değerlerin ve toplumsal cinsiyet eşitliği ilkelerinin daha güçlü bir şekilde hayata geçirilmesine yardımcı olacağını vurguladı.