Türkiye'ye Yönelik Rüşvet Suçlamaları Derinleşiyor: Milli Güvenlik Tehdit Altında mı?

Devlet Gücünün Türkiye Aleyhine Kullanılması Bir Milli Güvenlik Sorunudur

Editor

Ekim 1, 2024 - 14:16 Updated: Ekim 1, 2024 - 14:23

Türkiye'ye Yönelik Rüşvet Suçlamaları Derinleşiyor: Milli Güvenlik Tehdit Altında mı?

YUSUF İNAN YAZDI...

Türkiye'ye Yönelik Rüşvet Suçlamaları Derinleşiyor: Milli Güvenlik Tehdit Altında mı?

Son günlerde, New York Belediye Başkanı Eric Adams’a yönelik rüşvet iddialarıyla başlayan süreç, Brooklyn Belediye Başkanı Antonio Reynoso’nun Türkiye'ye yönelik yeni suçlamalarıyla daha karmaşık bir hal aldı. Reynoso'nun, Türk yetkililerin kendisine hediye ettiği altın kaplama porselen çay setini rüşvet olarak yorumlayıp geri çevirmesiyle gündeme gelen bu olay, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerdeki duruşunu zora sokan bir gelişme olarak dikkat çekiyor.

Reynoso’nun açıklamaları, Türk yetkililere yönelik bir dizi suçlamayı gündeme getirmiş durumda. Görev sürecinde kendisine sunulan bu hediyenin başlangıçta masum göründüğünü belirten Reynoso, Eric Adams’a yönelik suçlamaların ardından bu hediyenin de benzer bir amaca hizmet ettiğini düşündüğünü dile getiriyor. Türk Konsolosluğu’nun ABD'deki yetkililere nasıl yaklaşması gerektiği konusunda eleştirilerde bulunan Reynoso, Türkiye’nin uluslararası platformda nasıl algılandığına dair yeni tartışmalara kapı aralıyor.

Türkiye'ye Yönelik Suçlamaların Arkasında Ne Var?

Bu suçlamalar karşısında Türkiye’yi savunmak adına farklı refleksler göstermemiz gerektiği aşikar. Ancak burada yalnızca bir rüşvet iddiasından daha fazlası var. Zira, devletin gücünü kullanarak Türkiye’ye karşı hareket eden bazı devlet görevlilerinin varlığı bu durumu daha ciddi kılıyor. Türkiye’nin çıkarlarına zarar veren bu tür eylemler, devletin bazı yetkilileri tarafından maalesef göz ardı edilmekte.

FOTO: Ukrayna - 2018 - Fond İnan - Ukrayna'da indirilen ve çöpe atılan Türk ve Ukrayna Bayrakları

Kişisel olarak şahit olduğum ve yaşadığım bazı olaylar da gösteriyor ki, Ukrayna’da benzer bir şekilde Türk bayrağını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğraflarını indirmek için benzer yollar izlenmişti. Ukraynalı yetkililerle yaptığım görüşmelerde, bu devlet görevlilerinin aldığı "hediyeler" hakkında bizzat bilgi aldım. Bu olaylar, Türkiye’ye yönelik bir komplo teorisinden daha fazlası olarak değerlendirilmelidir. Devlet yetkililerinin denetlenmemesi ve bu konuda herhangi bir korku yaşamamaları, Türkiye’nin aleyhine kullanılmakta.

FOTO: Ukrayna - 2018 - Fond İnan - Ukrayna'da indirilen Türk ve Ukrayna Bayrakları

Devlet Gücünün Türkiye Aleyhine Kullanılması Bir Milli Güvenlik Sorunudur

Bu tür olaylar, devletin en üst kademelerinde bile ciddi bir ihanetin yaşandığını gösteriyor. Eğer bir Türk konsolosu ya da büyükelçi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bayrağını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fotoğraflarını indirmek için rüşvet dağıtıyorsa, bu milli güvenlik açısından ciddi bir tehdittir. Bu, yalnızca bir bireyin suistimali değil, aynı zamanda devletin uluslararası itibarına yönelik ciddi bir saldırıdır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ya da AK Parti’ye karşı olabilirsiniz; ancak Türk bayrağını indirmek ya da Cumhurbaşkanının fotoğraflarını sökmek gibi eylemlerde bulunanlar, Türkiye’nin milli çıkarlarına açıkça zarar vermektedirler. Bu tür eylemleri yapanlar yalnızca devlete değil, Türk milletine de ihanet etmektedir. Bu nedenle bu konu acilen Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) gündeme alınmalı, devlete ihanet edenler ve devlet erkini kötüye kullananlar tespit edilerek yargıya teslim edilmelidir.

FOTO: Ukrayna - 2018 - Fond İnan - Ukrayna'da beş kez indirilen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın fotoğrafları

Brooklyn Belediye Başkanı Reynoso'nun Suçlamaları Ciddiye Alınmalı

Brooklyn Belediye Başkanı Antonio Reynoso’nun Türkiye’ye yönelik rüşvet suçlamaları basit bir olaylar zinciri olarak değerlendirilemez. Bu iddialar, Türkiye’ye yönelik daha geniş kapsamlı bir kumpasın bir parçası olabilir ve arka planda çok daha derin bağlantılar bulunabilir. ABD makamlarının bu süreçten haberdar edilmesi ve suçlamaların üzerine gitmeleri, sürecin yalnızca ABD-Türkiye ilişkileriyle sınırlı olmadığını göstermektedir.

Bu tür olayların arkası gelecektir. Özellikle Ukrayna’da yaşanan benzer olaylar, Türkiye’ye yönelik bu tür komploların yaygın olduğunu ve bunun organize bir hareketin parçası olabileceğini düşündürüyor. Türk bayrağının indirildiği, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fotoğraflarının söküldüğü olaylar daha önce de yaşandı. Bu tür ihanetlerin odağında yer alan kişilerin, Türkiye’nin diplomatik misyonlarında ağırlanmış olması ise meselenin boyutlarını daha da genişletiyor.

FOTO: Ukrayna - 2018 - Fond İnan - Ukrayna'da beş kez indirilen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın fotoğrafları

Devletin Tüm Organları Bu Olayların Üzerine Gitmeli

Adalet Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, bu olayların üzerine kararlılıkla gitmelidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğindeki Türkiye’ye karşı yapılan bu ihanetler, devletin tüm organları tarafından ciddiyetle ele alınmalı ve sorumlular adalete teslim edilmelidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağını indirten, Cumhurbaşkanının fotoğraflarını söktüren ve devletin imkanlarını suistimal edenler, asla göz ardı edilmemelidir.

Bu olaylar, Türk devletinin ve milletinin uluslararası arenada ne kadar hassas ve dikkatli olması gerektiğini bir kez daha göstermektedir. Devlete karşı işlenen bu ihanetler, sadece bir kişi ya da grup meselesi değildir; bu, tüm milletin onurunu ilgilendiren bir konudur. Türkiye’ye yönelik bu tür saldırılara karşı daha güçlü, daha dirençli ve daha kararlı bir duruş sergilemek zorundayız.