Ukrayna konferansı neden Suudi Arabistan'da düzenleniyor?

"Suudi Arabistan itici güç olmak istiyor"

Ukrayna konferansı neden Suudi Arabistan'da düzenleniyor?




Ukrayna konferansı neden Suudi Arabistan'da düzenleniyor?

Jan D. Walter

Suudi Arabistan, hafta sonu Ukrayna'daki savaşa ilişkin Türkiye'nin katılacağı bir konferansa ev sahipliği yapacak. Peki Riyad böyle bir barış girişiminde neden bulunuyor?

Suudi Arabistan, Rusya ve Ukrayna arasında süren savaşta diplomatik bir rol üstlenmeye hazırlanıyor. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu yaklaşık 30 ülkenin üst düzey temsilcileri, Ukrayna'daki savaşın nasıl sonlandırılacağına ilişkin görüşmelerde bulunmak üzere Cidde kentine davet edildi.

Davetliler arasında Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika'nın yanı sıra Endonezya, Meksika, Zambiya ve Mısır gibi ülkeler bulunuyor. Birleşik Krallık, Polonya ve Avrupa Birliği (AB) temsilcileri de konferansa katılacaklarını teyit etti. Çin'in katılım sağlayıp sağlamayacağı henüz belirsiz. Rusya ise konferansa davet edilmedi.

Toplantı, Suudi Arabistan Ulusal Güvenlik Danışmanı Musad bin Muhammed el Ayban başkanlığında ve ulusal güvenlik danışmanları düzeyinde yapılacak. Toplantıda Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin çatışmaları sona erdirmeye yönelik 10 maddelik barış formülünün ele alınması bekleniyor. Plan, "Rus birliklerinin Ukrayna'dan tamamen çekilmesi, tüm savaş esirlerini ve sürgünleri serbest bırakması, gıda ve enerji güvenliğini sağlaması" gibi konuları kapsıyor.

Peki böyle bir Ukrayna konferansı neden şimdiye kadar uluslararası konularda pek öne çıkmayan Suudi Arabistan'da yapılıyor?

"Suudi Arabistan itici güç olmak istiyor"

Almanya'daki muhafazakâr Hristiyan Birlik partilerine (CDU/CSU) yakınlığıyla bilinen düşünce kuruluşu Konrad Adenauer Vakfı'nın (KAS) Ortadoğu uzmanlarından Simon Engelkes, "Bu inisiyatif, tam da Suudi Arabistan'ın kendini müzakere ve sorunların çözümü doğrultusunda bir itici güç olarak konumlandırmak istediği dönemde ortaya çıkıyor" diyor.

Suudi Arabistan, başta Amerika Birleşik Devletleri (ABD) olmak üzere Batı'nın geleneksel müttefiklerinden biri. Ancak bunun paralelinde Riyad, Pekin ile iyi ilişkilere sahip. İki küresel petrol devi olan Suudi Arabistan ve Rusya kısa süre önce OPEC (Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü) bünyesinde gerginlik yaşamış olsa da Riyad'ın Moskova ile ilişkileri de kötü değil.

Ancak Suudilerin, Batı ile ilişkileri uzun süredir sıkıntılar yaşanıyor. Yemen'deki savaş ve Suudi Arabistan'daki insan hakları ihlalleri de bu sıkıntıları tetikliyor. Muhalif Suudi Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'daki Suudi Başkonsolosluğu'nda 2018 yılında vahşi bir biçimde öldürülmesi, Batı ile Suudi Arabistan arasındaki geleneksel ilişkilerin bozulmasında bir dönüm noktası olmuştu. Cinayetin arkasında Veliaht Prens Muhammed Bin Selman'ın olduğundan şüphe edilmesi, Suudi Kraliyet Ailesi'nin itibarına da büyük bir leke sürmüştü.

Suudi Arabistan, Rusya ve Ukrayna arasında süren savaşta diplomatik bir rol üstlenmeye hazırlanıyor. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu yaklaşık 30 ülkenin üst düzey temsilcileri, Ukrayna'daki savaşın nasıl sonlandırılacağına ilişkin görüşmelerde bulunmak üzere Cidde kentine davet edildi.

Davetliler arasında Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika'nın yanı sıra Endonezya, Meksika, Zambiya ve Mısır gibi ülkeler bulunuyor. Birleşik Krallık, Polonya ve Avrupa Birliği (AB) temsilcileri de konferansa katılacaklarını teyit etti. Çin'in katılım sağlayıp sağlamayacağı henüz belirsiz. Rusya ise konferansa davet edilmedi.

Toplantı, Suudi Arabistan Ulusal Güvenlik Danışmanı Musad bin Muhammed el Ayban başkanlığında ve ulusal güvenlik danışmanları düzeyinde yapılacak. Toplantıda Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin çatışmaları sona erdirmeye yönelik 10 maddelik barış formülünün ele alınması bekleniyor. Plan, "Rus birliklerinin Ukrayna'dan tamamen çekilmesi, tüm savaş esirlerini ve sürgünleri serbest bırakması, gıda ve enerji güvenliğini sağlaması" gibi konuları kapsıyor.

Peki böyle bir Ukrayna konferansı neden şimdiye kadar uluslararası konularda pek öne çıkmayan Suudi Arabistan'da yapılıyor?

"Suudi Arabistan itici güç olmak istiyor"

Almanya'daki muhafazakâr Hristiyan Birlik partilerine (CDU/CSU) yakınlığıyla bilinen düşünce kuruluşu Konrad Adenauer Vakfı'nın (KAS) Ortadoğu uzmanlarından Simon Engelkes, "Bu inisiyatif, tam da Suudi Arabistan'ın kendini müzakere ve sorunların çözümü doğrultusunda bir itici güç olarak konumlandırmak istediği dönemde ortaya çıkıyor" diyor.

Suudi Arabistan, başta Amerika Birleşik Devletleri (ABD) olmak üzere Batı'nın geleneksel müttefiklerinden biri. Ancak bunun paralelinde Riyad, Pekin ile iyi ilişkilere sahip. İki küresel petrol devi olan Suudi Arabistan ve Rusya kısa süre önce OPEC (Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü) bünyesinde gerginlik yaşamış olsa da Riyad'ın Moskova ile ilişkileri de kötü değil.

Ancak Suudilerin, Batı ile ilişkileri uzun süredir sıkıntılar yaşanıyor. Yemen'deki savaş ve Suudi Arabistan'daki insan hakları ihlalleri de bu sıkıntıları tetikliyor. Muhalif Suudi Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'daki Suudi Başkonsolosluğu'nda 2018 yılında vahşi bir biçimde öldürülmesi, Batı ile Suudi Arabistan arasındaki geleneksel ilişkilerin bozulmasında bir dönüm noktası olmuştu. Cinayetin arkasında Veliaht Prens Muhammed Bin Selman'ın olduğundan şüphe edilmesi, Suudi Kraliyet Ailesi'nin itibarına da büyük bir leke sürmüştü.

DW