"Ukrayna Silahları Nükleer Santrallarda Saklıyor"

Rusya ve NATO üyesi Estonya diplomatik ilişkilerin seviyesini düşürdü

"Ukrayna Silahları Nükleer Santrallarda Saklıyor"




"Ukrayna Silahları Nükleer Santrallarda Saklıyor"

Rus Dış İstihbarat Dairesi (SVR), Ukrayna'yı, Batılı ülkelerin tedarik ettiği silahları ülke genelindeki nükleer enerji santrallarında depolamakla suçladı.

Rusya bu suçlamasına ilişkin kanıt sunmadı. Reuters haber ajansı da iddiaları bağımsız kaynaklardan doğrulatamadı.

SVR, bugün yaptığı açıklamada, Amerika'nın tedarik ettiği Yüksek Hareketli Topçu Roket Sistemi (HIMARS) roket fırlatıcıları, hava savunma sistemleri ve topçu cephanesinin Ukrayna'nın kuzeybatısındaki Rivne nükleer santralına nakledildiğini kaydetti.

Rivne nükleer santralına Aralık ayının son haftasında bir silah nakliyesi yapıldığının iddia edildiği SVR açıklamasında, "Ukrayna silahlı kuvvetleri, Batı'nın sağladığı silah ve cephaneyi nükleer enerji santrallarının civarında depoluyor" denildi.

Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, bu açıklamaya ilişkin bir soru üzerine, iddiaların, Birleşmiş Milletler bünyesindeki Uluslararası Atom Enerjisi Dairesi'yle (IAEA) diyaloğu korumanın önemini gösterdiğini kaydetti.

Ancak Peskov, şu anda IAEA Başkanı Rafael Grossi ve Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin arasında bir görüşme yapılmasına ilişkin herhangi bir plan olmadığını söyledi.

Rusya ve NATO üyesi Estonya diplomatik ilişkilerin seviyesini düşürdü

Rusya'dan bugün yapılan açıklamada, NATO üyesi Baltık ülkesi Estonya'yla diplomatik ilişkilerin seviyesinin düşürüleceği bildirildi. Rusya Estonya'yı "Rusya korkusu" gütmekle suçlarken Tallinn, bu suçlamaya, Estonya'daki Rus Büyükelçisi'nin ülkeyi terk etmesi talimatı vererek yanıt verdi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı da, Estonyalı Büyükelçi'ye önümüzdeki ay Rusya'dan ayrılması gerektiğini söylediğini bildirdi. Her iki ülkenin de birbirlerinin başkentinde büyükelçi yerine maslahatgüzar vekili seviyesinde temsilci bulunduracağı kaydedildi.

Estonya Dışişleri Bakanı Urmas Reinsalu, iyi niyet gösterdiklerini söyleyerek, Rusya Büyükelçisi'ne Estonya'dan 7 Şubat'a kadar ayrılması talimatı verildiğini belirtti.

Reinsalu, açıklamasında, "Rusya'nın geniş çaplı saldırılar planladığı bu dönemde Ukrayna'yı desteklemeye devam edeceğiz ve aynı görüşte olan ülkelere Ukrayna'ya yardımı arttırmaları çağrısı yapacağız" dedi.

Estonya, geçen hafta, kendi ordu envanterinden Ukrayna'ya silah göndereceğini açıklayan Batılı ülkeler arasında katılmıştı.

Moskova, bugün atılan adımın, Estonya'nın, başkent Tallinn'deki Rus Büyükelçiliği'nin kapsamını daraltma kararına bir yanıt olduğunu kaydetti.

Rusya'nın açıklamasında, "Son yıllarda Estonya liderleri maksatlı olarak Rusya'yla ilişkilerin tamamını tahrip etti. Tam bir Rusya korkusu, ülkemize yönelik düşmanlık, Tallinn tarafından devlet politikası haline getirildi" ifadeleri kullanıldı.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Estonya'yla ilişkilerin seviyesinin düşürülmesi kararı hakkında, "Estonya rejimi hakettiğini buldu" dedi.

Estonya, 11 Ocak'ta Rusya'ya, Tallinn'deki Rusya Büyükelçiliği'nde görev yapan Rus diplomatlarının sayısını, Moskova'da bulunan Estonyalı diplomat sayısı olan 8'e düşürmesi talimatı vermişti.

Litvanya, Ukrayna'nın Rus kuvvetlerini Buça kasabasında sivilleri öldürdüğü suçlaması üzerine geçen Nisan ayında Rus büyükelçiyi sınırdışı etmiş ve diplomatik ilişkileri maslahatgüzar seviyesine indirmişti.

"Avrupa tank gönderirse Ukrayna halkı acı çekecek"

Kremlin'den bugün yapılan bir başka açıklamada, Batılı ülkelerin Kiev'i desteklemek için Ukrayna'ya tank göndermesinin Ukrayna halkının acı çekmesiyle sonuçlanacağı bildirildi. Alman yapımı Leopard tanklarının Ukrayna'ya gönderilip gönderilmeyeceği meselesi halen çözüme kavuşmuş değil.

Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, bugünkü haber brifinginde, Kiev'e tank tedarik edilmesi konusunda Avrupa'da yaşanan bölünmenin, NATO askeri ittifakı içindeki "gerginliğin" arttığının göstergesi olduğunu kaydetti.

Peskov, "Doğrudan ya da dolaylı olarak Ukrayna'ya silah pompalanmasına ve teknoloji düzeyinin arttırılmasına katkıda bulunan tüm ülkeler, çatışmanın sürdürülmesinin sorumluluğuna sahiptir" dedi.

Kremlin Sözcüsü, "Esas olan, Ukrayna halkının bu sözde desteğin bedelini ödemek zorunda kalmasıdır" şeklinde konuştu.

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki bugünkü açıklamasında, Almanya'nın izni olmadan da Ukrayna'ya yardım eden ülkeler koalisyonunun parçası olarak Polonya'nın Leopard tanklarını Ukrayna'ya gönderebileceğini kaydetmişti.

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da dün Fransız televizyon kanalı LCI'ye verdiği söyleşide, Almanya'nın, Polonya'nın Alman yapımı Leopard 2 tanklarını Ukrayna'ya gönderme kararının önünde engel oluşturmayacaklarını söylemişti.

Kremlin Putin'in 2024 seçimlerine katılıp katılmayacağı konusunda yorum yapmıyor

Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin''in mevcut görev süresinin tamamlanacağı 2024 yılında seçimlere yeniden katılıp katılmayacağına ilişkin soru, Kremlin tarafından yanıtsız bırakıldı. Kremlin, bu konuya ilişkin bir açıklama olmadığını kaydetti.

Rus medyasında Putin'in 2024 seçimlerine ilişkin planları hakkında bazı spekülasyonlar artmaya başlamıştı.

Kremlin Sözcüsü Peskov, Putin'in bir dönem daha seçilmek için seçim yarışına katılıp katılmayacağıyla ilgili olarak, "Cumhurbaşkanı, konuya ilişkin açıklama yapmadı" dedi.

İnsan hakları örgütleri, bağımsız gözlemciler ve Batılı hükümetler, Rusya'da seçimlerin hür ve adil olmadığını, 20 yıldan uzun süredir iktidarda olan Putin'in tüm iç muhaliflerine baskı uyguladığını, bu kişileri sürgüne gönderdiğini ya da hapsettiğini kaydediyor.

Rusya'daki seçimlerde oy sandıklarında hile yapıldığına ilişkin de yaygın suçlamalar bulunuyor ancak Kremlin bu iddiaları reddediyor.

Kremlin ABD'nin Wagner'e yönelik yaptırımlarını önemsemiyor

Kremlin'in bugünkü açıklamasında, ABD'nin Rus paralı asker grubu Wagner'e karşı aldığı yaptırım kararlarının pratikte hiçbir etkisi olmayacağı kaydedildi.

Beyaz Saray'dan Cuma günü yapılan açıklamada Ukrayna'daki Rus kuvvetlerini destekleyen ve cephede elde edilen kazanımlardan kendine pay çıkaran Wagner'in Uluslararası Suç Örgütü listesine alınacağı bildirilmiş, yeni yaptırımların ayrıntılarının bu hafta açıklanacağı kaydedilmişti.

Kremlin Sözcüsü Peskov, ABD'nin yaptırım kararıyla ilgili olarak, "Pratik açıdan bunun ülkemiz için bir önemi olduğunu düşünmüyorum, Wagner özel askeri firması içinse etkisi çok daha az olur" dedi.

Wagner'in kurucusu Yevgeni Prigojin, haftasonunda Beyaz Saray'a yazdığı mektupta, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby'den "Wagner'in hangi suçu işlediğine açıklık getirmesini" istemişti.

Uzun yıllar gizli faaliyetler yürüten ve Wagner grubuyla olan bağlarını inkar eden Prigojin, geçen yıl, paramiliter örgütle bağı olduğunu açıklamıştı. Prigojin'in amacı, af karşılığında on binlerce Rus hükümlüyü Ukrayna'da Rusya adına savaşmaya ikna ederek Wagner bünyesine asker almaktı.

Prigojin, o dönemden bu yana Ukrayna savaşında Rusya tarafının önde gelen isimlerinden biri haline gelmiş, 11 aydır süren çatışmalar sırasında Prigojin ve Rusya Savunma Bakanlığı arasında bazı gerginlikler baş göstermişti.

VOA