Ukrayna’daki Türk Çocukları Elif ve Ayşe, Savaşın Ortasında Unutuldu: Adalet Nerede?
Türkiye’nin yargı reformu vaatleri, Ukrayna’da savaşın ortasında bırakılan Türk çocukları Elif ve Ayşe’nin hikâyesiyle çelişiyor. Adalet sistemindeki çelişkiler, temel hak ve özgürlükler vaatlerinin altını boş bırakıyor.
Ukrayna’daki Türk Çocukları Elif ve Ayşe, Savaşın Ortasında Unutuldu: Adalet Nerede?
YEREL GÜNDEM / ANKARA
Ukrayna’da savaşın ortasında yaşam mücadelesi veren Türk ve Müslüman çocuklar Elif (9) ve Ayşe (8), adalet sisteminin çelişkileri içinde unutulmuş durumda. Türkiye’de yargı reformu ve insan hakları genişletme vaatleri gündemdeyken, bu çocukların sesini duyan yok.
"Adalet Bakanlığı Nerede?"
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, temel hak ve özgürlüklerin genişletileceği yeni bir Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni duyurdu. Ancak bu açıklamalar, Elif ve Ayşe’nin yaşadığı trajediyi gölgede bırakıyor. Ukrayna’da savaşın içindeki bu iki çocuk, yıllardır babalarından uzakta, insani olmayan koşullarda yaşamaya mahkûm edildi.
FOTO: Elif ve Ayşe Ukrayna'da sığınakta - 2022 - 2024
7 Yıl Adli Kontrol ve Yurtdışı Çıkış Yasağı: Hangi Yasa?
Adalet Bakanı, 7 yıl süren adli kontrol ve yurtdışı çıkış yasağını hangi kanuna dayanarak savunuyor?
Bir gazeteci ve yazara uygulanan bu yaptırımlar, çocuklarını savaşın ortasında bırakırken adaletin sağlandığını mı gösteriyor? Türk yargısı, çocukları 7 yıl boyunca babasız bırakarak mı adaleti tesis ediyor? Bu kararlar, bir aileyi sistematik olarak cezalandırırken, insani değerlerden ve hukukun üstünlüğünden ne kadar uzakta olduğumuzu gösteriyor.
Elif ve Ayşe’nin yaşadığı trajedi, Esad rejiminin gaddarlığından farklı mı? Bu sorular, Türkiye’nin adalet sistemine olan güvenin sorgulanmasına neden oluyor.
Babanın Çığlığı: "Çocuklarım Ölümle Yüz Yüze!"
Elif ve Ayşe’nin babası, çocuklarının savaş bölgesinden Türkiye’ye getirilmesi için yıllardır mücadele ediyor. Ancak Türkiye’deki adalet sistemi, bu trajediye sessiz kalıyor. Baba, Adalet Bakanlığı’na ve Hakimler ve Savcılar Kurulu’na yazılı başvurularda bulunarak çocuklarının savaşın ortasından kurtarılmasını talep etti. Cevap ise klişe bir ifadeden öteye gitmedi: "Mahkemeler bağımsızdır."
Bir Adalet Sistemi Çelişkisi
İzmir 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nin bir hakiminin, "Üzerimizde baskı var, adil karar veremiyoruz," dediği iddialarıyla hukuk sistemindeki baskılar açığa çıkıyor. Bu çelişki, Adalet Bakanı’nın insan hakları genişletme vaatleriyle tam bir tezat oluşturuyor. Bir yandan yargı bağımsızlığı ve insan hakları vurgulanırken, diğer yandan Türk çocuklarının yaşam hakkı ve güvenliği yok sayılıyor.
Çocuklar İçin Adalet Neden İşlemiyor?
Elif ve Ayşe, Ukrayna’da savaş bölgesinde, ıssız bir bağ evinde yaşam mücadelesi veriyor. Bu durum, yalnızca çocuk hakları değil, aynı zamanda insan hakları açısından da büyük bir ihlal. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni kabul eden ve iç hukukta üst norm olarak tanımlayan Türkiye’nin, bu sözleşmenin gereklerini yerine getirmemesi dikkat çekiyor.
Baba: "Türk Bayrağı ve Çocuklarımız Sahipsiz Kaldı"
Baba, Ukrayna’da Türk bayrağının ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğraflarının indirildiğini belirterek, bu durumun Türk milletinin onurunu zedelediğini söyledi. Ayrıca, çocuklarının Türkiye’ye getirilmesi için defalarca yazılı talepte bulunmasına rağmen, hiçbir somut adım atılmadığını ifade etti.
FOTO: Ukrayna'da indirilen Türk bayrağı - 2018
FOTO: Ukrayna'da indirilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafları - 2018
Savaşın İçindeki Çocuklara Kim Ses Olacak?
Adalet Bakanlığı’nın insan haklarını genişletme planları, Elif ve Ayşe’nin hikâyesiyle çelişiyor. Bu çocuklar, savaşın ortasında unutulmuş bir trajediyi temsil ediyor. Babalarının çığlığı, Türkiye’nin adalet sistemindeki çelişkileri ve vicdani sorumlulukları gözler önüne seriyor.
Adalet sadece bir kelime olmamalı. Elif ve Ayşe'nin sesi duyulmalı, hakları korunmalı. İnsan hakları reformu, önce bu çocukların yaşam hakkını savunarak başlamalı.