Ülkücü İsmail Saymaz nasıl solcu oldu?

Alparslan Türkeş; “Nerede bir Ülkücü varsa orada bizim bayrağımız dalgalanır"

Editor2

Şubat 19, 2024 - 04:53 Updated: Şubat 19, 2024 - 07:07

YUSUF İNAN YAZDI...

Ülkücü İsmail Saymaz nasıl solcu oldu?

Son yılların popüler ismi gazeteci İsmail Saymaz, duayen gazeteci Fatih Altaylı'ya konuk oldu. İsmail Saymaz yıllar sonra Ülkücü gelenekten geldiğini bu programda açıkladı.

Ailesi ve kendi hayatıyla ilgili ilginç bilgiler verdi.

Fakir ve gariban bir ailenin çocuğu olarak verdiği mücadeleyi ve bu konuma nasıl geldiğini kısa anekdotlar halinde anlattı.

Fatih Altaylı da İsmail Saymaz'ın konuşmasına zemin hazırladı!

Güzel bir program oldu.

Severek izledim.

Benim gibi milyonlarca insan da izledi.

Gazeteciler de ilk defa duydukları sıradışı hayat hikayesini ilk ağızdan dinlemiş oldu.

Burada sorulması gereken, İsmail Saymaz neden şimdi Fatih Altaylı'ya konuk oldu ve bunları anlattı?

Görünen o ki bir tehdit hissetti...

Ve geçmişiyle ilgili açıklama yapma gereği duydu. Devlette ve bürokraside etkin MHP Yönetimi'ne, belki de Devlet Bahçeli'ye mesaj iletti.

Fatih Alaylı'ya konuk olması olağan bir gazetecilik faaliyeti değil.

Bu benim görüşüm!

Eğer olaylar gerçekten bu şekilde ise, çok üzücü...

Ülkücüler adına düşündürücü...

Sayın Devlet Bahçeli ve MHP Yönetimi adına ne olduğunu ben söylemeyeceğim. Kendileri karar versin...

Başbuğ'un harmanının neden ve nasıl dağıldığını, dağıtıldığını kendileri görsün.

Alparslan Türkeş; “Nerede bir Ülkücü varsa orada bizim bayrağımız dalgalanır" demişti.

Şimdiki duruma bakar mısınız?

Ülkücü İsmail Saymaz, solcu olmuş!

Başbuğ'un arkadaşları "terörist" yaftası ile Taş Medrese'de, Medrese-i Yusufiye'de çilelerinin dolmasını bekliyor.

Hem de Bağbuğ'un partisi MHP iktidarda ve bürokraside en güçlü olduğu bir dönemde Ülkücüler bu durumda...

Doğrsunu söylemek gerekirse, bu yaşananlar bir vafasızlık serüveni.

Binlerce Ülkücü şehidin adı sanı bilinmezken, Deniz Gezmiş ve arkadaşları "Üç Fidan" söylemleri ile Türk gençliğine idol yapıldı.

Rusya'da sürgünde ölen Nazım Hikmet göklere çıkarılırken, Türkiye'de zindanda çürütülen Necip Fazıl itibarsızlaştırıldı.

İstiklal Marşımızın yazarı Mehmet Akif Ersoy, Nazım Hikmet kadar saygı görmüyor.

Bu tespitlerim yanlış anlaşılmasın...

Ben bir çiçeğe aşık olanlardan değilim. Bu ülkenin sağcısı da, solcusu da bizimdir.

Büyük Türkiye ideali, bu ülkenin tüm renkleri el ele verdiği zaman gerçek olur.

Adalet olmadan, büyük Türkiye ideali gerçekleşemez.

Anayasal Kurumlar ve STK'lar var olmadan Büyük Türkiye ideali gerçekleşemez.

Aşiretten İmparatorluğa giden yolu açan Şeyh Edebali'nin ekolü Cemaatler ve Tarikatlar göz göre göre çürürken Büyük Türkiye ideali gerçekleşemez.

Elin oğlu "Özerklik" diyor, açıktan Türkiye'yi bölmek istiyor, burnumuzun dibinde Kürt devleti kuruluyor.

“Ey Türk Titre ve Kendine Gel” ya da “Ey Türk; üstte gök çökmedikçe, altta yer delinmedikçe, senin ilini ve töreni kim bozabilir. Titre ve kendine dön.”