Vatan Partisi'nde kritik istifa

Hıdır Hokka... Ergenekon davası bitene kadar Silivri çadırlarından ayrılmadı

Vatan Partisi'nde kritik istifa


Vatan Partisi'nde kritik istifa

Hıdır Hokka... Ergenekon davası bitene kadar Silivri çadırlarından ayrılmadı. Silivri çadırları onun sayesinde oldu. Silivri nöbetinin mimarıdır yani...

  

Silivri Cezaevi denilince akla ilk gelen isimlerden biri o…

Hıdır Hokka…

Ergenekon, Balyoz ve diğer operasyonlara karşı Silivri Cezaevi’nin karşısına kurulan Silivri Nöbet Çadırı'nda yıllarca nöbet tuttu.

Ergenekon davası bitene kadar Silivri çadırlarından ayrılmadı. Silivri çadırları onun sayesinde oldu. Silivri nöbetinin mimarıdır yani.

Orada mücadeleyi örgütleyen isimlerin başındadır.

Fakat Hokka’nın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım partide bomba etkisi yarattı.

Hıdır Hokka tüm girişimlere rağmen aylardır Öztürk’ün partiden ihraç edilmemesine çok sert tepki göstererek bir metin paylaştı.

Hokka o paylaşımında, “42 yıllık partimden istifa ediyorum sizlerin yolu açık olsun” ifadeleriyle istifa ettiğini duyurdu.

İşte Hıdır Hokka’nın o paylaşımı:

“Değerli Vatan Partili arkadaşlar. Oğlum Bora partili değil. Partiye de bize de dost değil. Bora ile Beylikdüzü İlçe Başkanı Sayın Erol Öztürk, sosyal medya üzerinden takışmışlar.

Ben öğrenince kendisini hiç tanımadığım Erol Beyin telefonunu il merkezinden aldım. Sayın Erol Beyi aradım. ‘Erol ben Hıdır Hokka’ dedim. ‘Aranızda benim oğlumla bir problem olmuş. Oğlum partili değil partiye de dost değil ona göre tutum alın’ dedim.

Bana, ‘Hıdır Bey biz konuştuk bir problem yok, Bağcılar ilçe başkanı da araya girdi biz o meseleyi çözdük’ dedi. Ben de ‘teşekkür ederim size de bu yakışır’ dedim. Telefonu kapattık.

Üç gün geçti Erol Bey, akşam 19.00 gibi beni aradı. ‘Hıdır Bey şimdi Beylikdüzü’nde sizin eski belediye başkan adayı ile oğlum da yanımda oturuyoruz. Seni de çok seviyorlar’ dedi. ‘Teşekkür ederim’ dedim. Ve ‘Hıdır Bey adam gibi bir evlat geliştirememişsin’ dedi Erol. ‘Tamam ben sana söylemiştim’ dedim. Telefonu kapattı.  

Bir dakika geçmeden eşimin telefonunu aradı. Açtık, ilk sözü ‘Pepe sen misin’ der demez. ‘Senin a…k. En kıymetlilerine yüzlerce düz giderim, senin kocan orada sana kocalık yapamıyor. Oraya gelip seni de onu da d... s…’ Bu ilçe başkanı bu küfürleri yağdırdı. Ben de ‘kapat şu iti’ dedim.

Telefonu kapattık. Barbaros doktoru aradım, ‘Bu ne rezillik Barbaros, adam bize ağzına geleni söyledi. Bu adamı nereden buldunuz niye bu adam bizi seçti, partiye temizlik mi yaptınız’ dedim. İl Başkanını aradım.  ‘Uyaracağız’ dediler. Büyük ihtimal uyardılar. Bu olay böyle 45 gün kaldı. Ve adamı ile çağırmadılar. Ayağına gittiler. Kuruma çağırmadılar. Sayın il başkanı bir nasihat mektubu yazdı. Ben diyorum ki ‘42 yıllık partiliyim. İçeri düştüm 12 Eylüllerde 1 Mayıslarda. Afişte pankartta ne polisten ne askerden böyle alçakça küfür hakaret görmedim’ diyorum. İl başkanı senin 42 yıllık olmamla senin ilçe başkanı Erol beyin yeni partili olmasının bizim için hiçbir kıyası olamaz. Benim tam tersini söylüyor.

Ve bunun üzerine senin Erol Beyi il disiplin kuruluna verdim eşimle birlikte. Ancak 18.10.2020 verilen dilekçe ilin oy çokluğuyla reddettiler. Biz 7 aydır bu onursuzu içimizde taşıyoruz, uykularımız kaçıyor. 6 aydır stresten uyuyamıyorum. Bize bu küfür hakareti reva gören insanlarla nasıl bir arada kalacağız. Nasıl bu küfürleri yiyen insan olarak birbirimizin yüzüne bakacağız.

Biz kendi onursuzluğumuzla hasiyetsizce aranızda dolaşmaktansa intihar etmeye karar verdim. 42 yıllık partimden istifa ediyorum sizlerin yolu açık olsun. Birbirinin yüzüne bakamayacak insanların bir arada olması zulümdür. Bu zulme son veriyorum.

Saygılarımla.”

www.odatv.com