Vatandaş Mustafa öldü, dereler öksüz kaldı

Dereler Vatandaş Mustafa için ağlıyor

Vatandaş Mustafa öldü, dereler öksüz kaldı




Dereler Vatandaş Mustafa için ağlıyor

Vatandaş Mustafa öldü, dereler öksüz kaldı

Rize'nin Ardeşen ilçesinde bulunan Fırtına Vadisi’nde kurulmak istenen Hidroelektrik Santrali'ne (HES) karşı verdiği mücadeleyle tanınan Vatandaş Mustafa (Mustafa Orhan) yaşamını yitirdi...

Fırtına Havzasına kurulması planlanan Hidroelektrik Santrali’ne (HES) karşı hukuk savaşını başlatanlardan Av. Remzi Kazmaz’ın senaryosunu yazıp yönettiği “Vatandaş Mustafa” adlı belgesel film ile bu bölgede yaşanan tüm olaylar, Vatandaş Mustafa’nın gözüyle ve yorumuyla anlatılmıştı.

Vatandaş Mustafa’nın ölüm haberini alan Av. Remzi Kazmaz, duygusal bir mektup kaleme aldı. Vatandaş Mustafa’nın kısa hayat hikayesinin anlatıldığı o mektup şöyle:

MUSTAFA ORHAN NAM-I DİĞER VATANDAŞ MUSTAFA

“Rize Çamlıhemşin Çinçiva köyünde doğdu. Fırtına Deresi’nde büyüdü. Zamanı gelince her Hemşinli gibi gurbetin yolunu tuttu.

Önce Erzurum’da uzun yıllar fırın ve pastane işletti. Ardından Samsun’da birçok yerde çalıştı ama gönlü hep Çamlıhemşin’de Fırtına Vadisi’nde kaldı. O da biliyordu bir gün herkes doğduğu topraklara geri dönecekti.

Ama o erken döndü. Çünkü Fırtına Deresi onu çağırıyordu. O hiç duraksamadı, koşarak geldi Fırtına Vadisi’ne. Gördükleri karşısında şaşkına döndü...

Büyük dozerler Fırtına Deresi içinde taş ve çakılları yerinden oynatıyor, derenin yatağını bozuyordu.

Bir gece yatağından panik içinde fırlamıştı. Çünkü dere üzerinde Hidroelektrik Santrali (HES) kurmak isteyenler kayaları dinamitlerle kırarak HES inşaatı için yol açıyorlardı.

Ertesi sabah olay yerine gidince yolların tıkandığını, ağaçların kesildiğini, derenin içinde kaya, moloz ve topraklarla suyun yönünün değiştiğini gördü.

GÖZ YAŞLARINI TUTAMADI

Tek başınaydı ve elinden hiçbir şey gelmiyordu. Ta ki Avukat Remzi Kazmaz ile HES’lere karşı yapılan bir eylemde Çamlıhemşin Jandarması tarafından göz altına alınana kadar.

Remzi Kazmaz ve vatandaş mutfağının yolları bir karakol hücresinde kesişti.

Bir tarafta bir Çevre avukatı, aktivist, solcu, devrimci; diğer tarafta doğduğu topraklara karşı hizmet etmek ve korumak için köyüne dönen vatandaş Mustafa.

SOLCU AVUKATLA MHP’Lİ VE DİNDAR VATANDAŞ MUSTAFA

Sağcı muhafazakar MHP taraftarı, her gün camide ezan okur ama durmadan dereler üzerindeki HES’lerin zararlarını cemaate anlatan dindar bir adamdı.

O nedenle Avukat Remzi Kazmaz ile Vatandaş Mustafa, karakolda hiç anlaşamaz, hatta birbirleriyle kavga ederlerdi.

Aynı zamanda yönetmenlik yapan Remzi Kazmaz, Vatandaş Mustafa’nın filmini çekmeye karar verdi...

VATANDAŞ MUSTAFA FİLM OLDU

Çekilen film önce Dağ Film Festivali’nde birincilik ödülü aldı. Daha sonra Remzi Kazmaz ile birlikte tüm Türkiye’yi gezerek hem filmi hem de fırtına mücadelesini anlattılar, onlarca ödül aldılar.

O bizim kahramanımız ve çevre önderimizdi. O bilge bir doğaseverdi. Ama en hasından ve en yüreklisinden. En zor koşullarda o hep en ön saflardaydı. Derelerin Kardeşliği Platformunu onunla kurduk. Kurduğumuz bu platform Türkiye’nin her köşesindeki Çevre-Doğa mücadelesine kol kanat gerdi. Önderlik yaptı, birçok mitinge konuşmacı olarak gitti.

OKUMA YAZMAYI ASKERLİKTE ÖĞRENDİ AMA ÜNİVERSİTEDE DERS VERDİ

Askerlikte okuma - yazma öğrenen bu yiğit adam, gün geldi üniversitelerde öğrencilere çevre – doğa dersi verdi.

Her gittiği yerde saygı ve sevgi gördü. Derelerin kardeşliğinin felsefesi gereği her dere- vadi- HES mücadelesinde bir Vatandaş Mustafa yaratmaktı. HES’lere karşı başlatılan mücadelede birçok vatandaş Mustafa ortaya çıktı. İşte bugün Vatandaş Mustafa’nın açmış olduğu bu yolda, eğer destanlar yazılıyorsa biliniz ki onda Vatandaş Mustafa’nın mücadelesinin izleri vardır.

Seni anlatmak ne filmlere ne de kitaplara sığar. Seni yaşamak, seninle omuz omuza mücadele etmek benim için bir onurdu. Sen benim her zaman doğa ve çevre mücadelemde örnek olarak yaşayacaksın ve bütün çevrecilerin kahramanı olarak mücadelemizde yaşayacaksın. Seni asla unutmayacağız.

Mekanın cennet, yıldızlar yoldaşın olsun.”